Mutluluklarının da acılarının da ilk başladığı yer hep burası, bu devasa otel olmuştu. Daha birkaç ay önce bu otelin sıradan bir çalışanıyken şimdi sahibiydi ama yapayalnızdı!.. Dudaklarından biraz acılı, mırıldanır gibi birkaç kelime döküldü.
"Mavi gözlüm... Hep sana benzeyen birini aradım ama senden başka bir sen daha bulamadım!"
Başını çevirdi ve başı istemsizce önüne düştü. O anda artık her şey geride kalmıştı; aşklar, işlenen cinayetler ve korkutucu gerçekler... Gözünden sıcacık ama içini acıtan tek bir damla yaş süzülüp dudaklarına kadar indi. Yüreği paramparça adeta tuzla buz olmuş, en derin acıları yaşamış ve tek başına kalmıştı. Yitikti, kaybolmuştu, bir başınaydı...
Gözü yaşlı kadın kafasını ani bir hareketle kaldırıp, tok ve sert bir ses tonuyla şoförüne seslendi.
"Havaalanına!.."
Acılı bir kadının hikayesi... Gençliğinin en güzel yıllarında birden darmadağın olan bir hayat; ailesini kaybederken hiç ummadığı bir şekilde sahip olduğu servet, mutluluklarının ortasına çöken cinayetler!..
Amerika'dan İstanbul'a uzanan; gerilim, aksiyon ve acı dolu soluksuz bir serüven...
Mutluluklarının da acılarının da ilk başladığı yer hep burası, bu devasa otel olmuştu. Daha birkaç ay önce bu otelin sıradan bir çalışanıyken şimdi sahibiydi ama yapayalnızdı!.. Dudaklarından biraz acılı, mırıldanır gibi birkaç kelime döküldü.
&qu... tümünü göster
TANITIMI:
Bir Sır Saklıyorsunuz!
Üstelik Bir Seri Katilden!
Hatta Katilin İzinde Olan Bir Dedektiften!
Baltimore Cinayet Masası Dedektifi J.D. Fitzpatrick meslek hayatı ve Afganistan'daki görev süreci boyunca birçok vahşete tanık olmuştu. Fakat şehirde bulunan dehşet verici işkence yöntemleriyle öldürülmüş sonra da parçalanmış cesetler gibisini görmemişti. Dedektif Fitzpatrick bu sefer intikam ateşiyle yanıp tutuşan acımasız bir katille karşı karşıyadır ve Otopsi Uzmanı Dr. Lucy Trask'ın soruşturmayla alakası olabilecek bazı delilleri sakladığından şüphelenmeye başlamıştır.
Ona duyduğu ilgi, işini yapmasına engel olacak mı?
Otopsi uzmanı Dr. Lucy Trask, Dedektif Fitzpatrick'in şefkat ve sevgisine karşı koyamasa da, işle aşkı birbirine karıştırmaya hiç niyeti yoktur. Özellikle de ortalıkta gaddar bir katil kol gezerken. Ve özellikle de korkunç ölümlerle bağlantılı karanlık bir sır saklıyorken. Ne var ki bu sır Lucy Trask'ı katilin bir numaralı hedefi haline getirmiştir.
KİTABA ÖVGÜLER:
İlk bölümden sona kadar… Yoğun,karmaşık ve unutulmaz. – James Patterson
İnsanı son sürat sürükleyen bir aksiyon ve gerilim balonu. – Tess Gerritsen
Her saniyesinde aksiyon… Polisiye meraklıları yüksek adrenalin yüklü kurguya ve zorlu karakterlerin şaşırtıcı hikâyelerine bayılacak. – Publishers Weekly
Şüphesiz ki Rose, gerilimin en büyük ustalarından biri. – Romantic Times
Kitap boyunca Karen Rose’un yoğun ve dinamik gerilimi bitmek bilmiyor. Sakın kaçırmayın! – Karen Robards
Rose tüyler ürperten romantik polisiyenin ustası. – Alison Brennan
Gecenin bir yarısına kadar beni ayakta tutan yüksek gerilimli bir polisiye gezintisi. – Lisa Jackson
Rose okuyucuyu koltuğa perçinleyecek yüksek voltajlı bir gerilim sunuyor bizlere. – Lisa Gardner
Gergin, tüyler ürperten bu gerilime okuyucular baştan sona bayılacak. – Midwest Book Review
Rose’un iyi kurgulanmış eseri okuyucunun adeta nabzını hızlandıracak. Kitabın nasıl bittiğini anlamayacaksınız. - BookPage — Brian Adams ile birlikte.
TANITIMI:
Bir Sır Saklıyorsunuz!
Üstelik Bir Seri Katilden!
Hatta Katilin İzinde Olan Bir Dedektiften!
Baltimore Cinayet Masası Dedektifi J.D. Fitzpatrick meslek hayatı ve Afganistan'daki görev süreci boyunca birçok vahşete tanık olmuştu. F... tümünü göster
65i aşkın ülkede 44 dilde okunan Türk romancı Serdar Özkanın yeni kitabı Kayıp Gül ''Ekim Yağmurları'' hayata, kendinize ve AŞKa bakışınızı değiştirecek.
Kitapları, Penguin (ABD), Random House (İngiltere), Hachette, Bertelsmann, RCS Libri gibi, dünyanın en seçkin ve prestijli yayınevleri tarafından yayınlanan Serdar Özkanın yeni romanı yüreğinizi ısıtacak.
''Daha ilk kitabının bütün dünyada Simyacı, Küçük Prens ve Martı gibi klasiklerle kıyaslanması bir romancı için sık rastlanan bir durum değil.''
Deccan Herald
Hindistan
''Bu romanın bizi birleştirmeye gücü var.''
TVA Televizyonu
Kanada
''Serdar Özkan ismi şimdiden Paulo Coelho, Richard Bach ve hatta Antoine de Saint-Exupéry ile birlikte anılıyor.''
Corriere della Sera
İtalya
''Türklerin Küçük Prensi tüm dünyayı büyülüyor.''
Helsinki Sanomat
Finlandiya
65i aşkın ülkede 44 dilde okunan Türk romancı Serdar Özkanın yeni kitabı Kayıp Gül ''Ekim Yağmurları'' hayata, kendinize ve AŞKa bakışınızı değiştirecek.
Kitapları, Penguin (ABD), Random House (İngiltere), Hachette, Bertelsmann... tümünü göster
Sıradan insanlar yoldan çıkmaz, en masumlar günahkar olmaz, iyiler kötülük yapmazdı; eğer aşka şeytan karışmasaydı... Gençliğin verdiği cesaretle zor bir aşkın içine gözü kapalı giriverir Aslı. Toplum kurallarını, ahlakı, vicdanı, ayıbı bir kenara atarak, teyzesinin sevgilisi Ömer’e kaptırır kalbini. Sevgilisinin evli olması bile umurunda değildir ilk başlarda. Ama kıskançlıklar, sorgulamalar, hayaller ve hayal kırıklıklarının ardından çareyi kaçmakta bulur.
Yıllar sonra, artık olgun bir kadın olduğunu sandığında Ömer tekrar çıkar karşısına. “İnsanın kaçmak isteyip de koşamadığı rüyalar gibiydi. Büyülenmiş, duruyordu. Onu hayatında ilk kez, bu gece gördüğüne yemin edebilirdi. Kasıkları ateşe verilmiş gibi alev alev yanmaya başladı ve içi korkuyla doldu. Kalbi sıkıştı, niye on altılık bir küçük kız gibi titreyip duruyordu teyzesinin sevgilisinin karşısında? Bu adamı daha önce hiç çekici bulmamıştı ki... Erkek olduğunun bile farkında değildi. Çığlık atmak istiyordu ama gel gör ki, üzerinden geceliği sıyrılırken itiraz etmeyi bile başaramadı. Tanımadığı bir duygu bütün vücudunu sarmıştı. Böyle bir şeyin varlığıyla karşılaşmak bile, dünyanın hiç de güvenilir bir yer olmadığının kanıtıydı. Burası, bizim bildiğimiz, alıştığımız ve tanıdığımızı sandığımız yer değildi.
Her köşesinde farklı boyutlara açılan gizli kapılar vardı ve türlü tuzaklarla insanı, ne yapıp edip kendisine yenik düşürüyordu. Yapmam dediğimiz şeyleri yaptıran, söylemem dediğimiz sözleri söyleten bir gücün esiriydik. Ve bu güç, bizim içimizde, tohumlarımızdaydı. Bir sınırın çok yakınına gittiğimizde, o sınırın orada olmadığını görüyorduk. Sınırlar mı sürekli değişiyordu, yoksa zaten onlar bizim var olmasını dilediğimiz seraplar mıydı?”
Sıradan insanlar yoldan çıkmaz, en masumlar günahkar olmaz, iyiler kötülük yapmazdı; eğer aşka şeytan karışmasaydı... Gençliğin verdiği cesaretle zor bir aşkın içine gözü kapalı giriverir Aslı. Toplum kurallarını, ahlakı, vicdanı, ayıbı bir kenara at... tümünü göster
"İnessa, Lenin'le 1910'da Paris'te tanışır. Lenin, 1905 yenilgisi sonrası, karısı Nadya ve birçok Bolşevikle birlikte Paris'tedir. Avenue d'Orléans'da, bira, nar şurubu ve soda içtikleri bir café'nin üst katında toplanmaktadırlar. Lenin'in, her zamankinden daha ciddi bir muhalefetle karşılaştığı günlerdir. Proletari gazetesi kapanmıştır. Yeniden örgütlenmek gerekmektedir. Güzle birlikte, kumral, yeşil gözlü İnessa gelir aralarına. Dört kez hapse girip çıkmış, Kuzey Kutbu'na yakın bir kasabaya sürülmüş, oradan kaçıp Paris'e atmıştır kapağı. Bir yıl önce de, tüberküloza yakalanan Volodya, kollarında ölmüştür. Dört dili anadili gibi konuşan, örgütleme konusunda yetenekli İnessa, ilâç gibi gelir Lenin'e. Lenin kırkında, İnessa otuz altısındadır. Ortak bir erek uğrundaki birliktelik, zamanla derin, ama buğulu bir aşka dönüşür.
"İnessa, Lenin'le 1910'da Paris'te tanışır. Lenin, 1905 yenilgisi sonrası, karısı Nadya ve birçok Bolşevikle birlikte Paris'tedir. Avenue d'Orléans'da, bira, nar şurubu ve soda içtikleri bir café'nin üst katınd... tümünü göster
gnlcebeci şu anda kitap okumuyor.