Sana kelimelerden kaleler yaptım. Hendekli, balkonlu, eflatun bayraklı, girişi saklı kocaman kaleler. Bir odasında bıraktım yüreğimi. Merasimsiz, habersiz, tantanasız ve beklentisiz usulca düşürüverdim elimden, olur da bulursan belki sevinirsin diye, öylesine.
Sana harflerden sarmaşıklar ördüm; geceleri gözlerini kapadığında, uyku ile uyanıklık arası o tekinsiz aralıkta durduğunda, cinlerin meşveret alanında yapayalnız kaldığında koklarsın belki, hatırlarsın diye.
Sana alfabeden kaftan diktim; azametle giyesin ve hiç üşümeyesin diye, kalın kadifeden, sırma ipliklerle. İşledim üzerine isminin baş harflerini, sessiz ve derinden, kimse bilmeden, sadece Yaradan’ın duyduğu bir yemin gibi.
Sana noktalardan güller, virgüllerden bülbüller, ünlemlerden yaylalar, noktalı virgüllerden dağlar ve ovalar yaptım. Her bir imla işaretini özenle ekledim isminin büyüsüne. Çünkü sevmek, yeni bir dil inşa etmek demek. İki kişilik bir dil. Çünkü aşkın olduğu yerde muhakkak kelam vardır, sessizlik değil.
Sana kelimelerden kaleler yaptım. Hendekli, balkonlu, eflatun bayraklı, girişi saklı kocaman kaleler. Bir odasında bıraktım yüreğimi. Merasimsiz, habersiz, tantanasız ve beklentisiz usulca düşürüverdim elimden, olur da bulursan belki sevinirsin diye,... tümünü göster
Bir kadının yüreği sırlarla dolu bir denizdir...
Gerçek aşkı yaşadığına inanan ünlü yazar Emily Wilson, kocasının başka bir kadını ona tercih ettiğini öğrenince, hayal kırıklığına uğrar. Tüm bu olanlara rağmen yine de tek bir damla gözyaşı dökmez.
Büyük yengesi Bee, Mart ayını Bainbridge Adası'nda geçirmesi için onu davet eder. Emily ruhunda açılan yaraların iyileşmesi umuduyla, bu teklifi kabul eder.
Adanın mistik havasıyla huzuru yakalamaya çalışan Emily, 1943 yılında yazılmış kırmızı kadife kaplı bir günlük bulur. Bu günlük onu geçmişin tozlu sayfalarına hapsolan gerçek bir aşk hikâyesine ve altmış yıllık bir aile sırrına götürecektir...
Umudun, hüznün ve pişmanlığın bir arada işlendiği büyüleyici bir roman… İlk kitabı Mart Menekşeleri ile Library Journal En İyi Kitap Ödülü'ne layık görülen Sarah Jio, insan kalbinin, ne kadar hatalı olursa olsun sevdiklerimizi her zaman affedeceğini eşsiz bir dille anlatıyor.
"Aşk, tarih ve gizem… Daha ne olsun? Mart Menekşeleri, geçmişimizin er ya da geç sürprizlerle karşımıza çıkacağını hatırlatan muhteşem bir roman."
Jodi Picoult
"Tarih, gizem ve aşkın mükemmel bir karışımı… Bu romanı elinizden düşüremeyeceksiniz."
Library Journal
Bir kadının yüreği sırlarla dolu bir denizdir...
Gerçek aşkı yaşadığına inanan ünlü yazar Emily Wilson, kocasının başka bir kadını ona tercih ettiğini öğrenince, hayal kırıklığına uğrar. Tüm bu olanlara rağmen yine de tek bir damla gözyaşı dökmez.... tümünü göster
Mavi kelebeklerin hikâyesini bilir misiniz? Mavi kelebekleri her yerde göremezsiniz. Oldukça nadir görülürler. Sabah uyandığınızda, “Bugün mavi kelebekleri görmeye gidiyorum,” diyemezsiniz. Siz onları değil, onlar size bulur. Efsaneye göre bu kelebekler, değişimin habercisidir. Olur da gündoğumunda yolunuzu bir mavi kelebek keserse, bilin ki artık hayatınız eskisi gibi olmayacaktır. Ne hayatınız ne kaderiniz ne şansınız... Artık bildiklerinizi unutun. Belki bambaşka biri girer hayatınıza. Belki bambaşka bir yerde uyanırsınız. Ya da ilk kez adımınızı attığınız bir yerde kendinizi hiç olmadığınız kadar huzurlu ve evinizde hissedersiniz. Kaybolurken bulunursunuz. Geldiğinizi sanarken gittiğinizi görürsünüz. Hayata başka bakarsınız mavi bir kelebek kanat çırptığında, çünkü size başka bakıyordur artık hayat.
“Sarah Jio, beklenenin üzerinde bir kitapla karşımızda. Okurken, kıyıya ulaşmak isteyen bir yolcu gibisiniz, her zamanki gibi bütün kalbi çevreleyen bir aşk... Kitabı bitirdikten sonra etkisinden çıkamayacaksınız. Gördüğünüz her kelebek size ‘Kelebek Adası’nı hatırlatsın ve umudu hissettirsin.” - Berna Saray / SarahJioTurkey
Mavi kelebeklerin hikâyesini bilir misiniz? Mavi kelebekleri her yerde göremezsiniz. Oldukça nadir görülürler. Sabah uyandığınızda, “Bugün mavi kelebekleri görmeye gidiyorum,” diyemezsiniz. Siz onları değil, onlar size bulur. Efsaneye göre bu kelebek... tümünü göster
Okudukça yazılanların gerçekten yaşanmış olduğunu tekrar tekrar düşünmekten, hüzün ve öfkenin sınırlarında gidip gelmekten ve Bunlar gerçek olmamalı! demekten kendinizi alamayacaksınız. Yaşadığım gerçekler beni sevdiğim erkeğin peşinden sürükledi.Peşinde sürüklendiğim sevgim ise bana ihanet etti. Birçok evli kadına ihanet ettiği gibi. İçimdeki o güzelim neşeli kız çocuğu genç bir kadına dönüşemeden, çok bilmiş bir kadın oldu. Çoğu zaman bu bilmiş kadından nefret ettim. Çünkü o neşeli kız çocuğunu her defasında susturmasını bildi o çok bilmiş kadın. Sevdiğim erkeği, onunla birlikte çıktığım bir yolculukta bir süre sonra kaybettim. Daha sonra ona kızgın oldum hep. Ona defalarca söylemiştim; ne olursa olsun elimi bırakma diye. Sensizlikten korkarım diye...
Okudukça yazılanların gerçekten yaşanmış olduğunu tekrar tekrar düşünmekten, hüzün ve öfkenin sınırlarında gidip gelmekten ve Bunlar gerçek olmamalı! demekten kendinizi alamayacaksınız. Yaşadığım gerçekler beni sevdiğim erkeğin peşinden sürükledi.Peş... tümünü göster
hanife89 şu anda kitap okumuyor.