Ressam bir yazarın kaleminden çıkabilirdi ancak bu satırlar. Yazı ile resmin birbirini çağrıştırdığı, ya da iki alan açısından aynı anda bir bakış. Öykülerinde kullandığı renkler, yazın tasvir gücünü artırıyor.DOĞAN HIZLANBelki onun öykülerindeki dünyaya pek yabancı olmadığım için, okur okumaz, özel bir ilgi duymuştum yazdıklarına. Olabilir. Ama öykülerinin gerçek kişilerden, olaylardan yola çıkıp onları geçmişten bugüne (yazılan öyküye) taşımadaki başarısını günümüz öykücülerinden pek azında görüyoruz.FERİT EDGÜÖnce Caiquei, daha sonra da İçeriye Bakan Kim?i okuduğumda, sadece gözleriyle gülebilen bu çocuğun, benzersiz bir yazar olduğunun da ayırdına varmamam olanaksızdı.HİLMİ YAVUZİçeriye Bakan Kim? ile geçen yıl Sait Faik Armağanını kazandığında, okurlar Türk öykü edebiyatının Sait Faike en yaraşan yazarlarından biri ile daha buluşuyor, Sait Faik de sözü sohbeti dinlenir bir yoldaşa kavuştu diye çok sevinmiştim. Meğer o gün, aslında bizler, edebiyatın ve hüznün iflah olmaz tutkunları bir Mehmet Günsür Armağanı almışız.FÜSUN AKATLI
Ressam bir yazarın kaleminden çıkabilirdi ancak bu satırlar. Yazı ile resmin birbirini çağrıştırdığı, ya da iki alan açısından aynı anda bir bakış. Öykülerinde kullandığı renkler, yazın tasvir gücünü artırıyor.DOĞAN HIZLANBelki onun öykülerindeki dün... tümünü göster
ALDIĞI ÖDÜLLER: 2001 Cevdet Kudret Öykü Ödülü Sokaktaki sıradan insanı değil, düpedüz bildiğimiz insanın insanlık hallerini üslupçu bir anlayışla yazan Sema Kaygusuz, Sandık Lekesi adlı bu yeni kitabında bir şeyi daha denedi: Öykü kahramanlarının karşısında bir öykücü gibi değil, bir vicdan gibi durmayı. Bu kez onun için önemli olan, yazarını unutturan yazılar yazmaktı. Her öyküde değişik teknikler kullanarak, değişik ses tonlarını yakaladı. Her birimizin biricik olduğuna bizi inandırmak istedi; öykünün o deneysel dünyasına dinamik bir arayışçı olarak girmeyi denedi. İçeride olanla dışarıda olan arasındaki tek fark, dışarıdakinin yıkanabilir, ütülenebilir, onarılabilir olmasıdır. Oysa sandıktaki, yıllar içinde koyulaşan lekesiyle öylece durur; söylememek için içimizde gizlediğimiz bir sözcük kadar soylu, anlamlı ve ağırdır. O lekenin varlığına her ne kadar içerlesek de, onu yok sayamayız. Her ne kadar istemesek de katlaya katlaya sandığa yerleştir-diğimiz insanlık hallerini anımsamak zorundayız. Sandıkta ne olduğunu sezinlesek de, onu dışarı çıkarmanın tek yolu başka birinin kapağı açmasıdır. Biri karşımızda vicdan gibi durmalı. Öyle biri mutlaka vardır. Çünkü biz, dünyaya, kendimizi tanıtmak için geldik.
ALDIĞI ÖDÜLLER: 2001 Cevdet Kudret Öykü Ödülü Sokaktaki sıradan insanı değil, düpedüz bildiğimiz insanın insanlık hallerini üslupçu bir anlayışla yazan Sema Kaygusuz, Sandık Lekesi adlı bu yeni kitabında bir şeyi daha denedi: Öykü kahramanlarının ka... tümünü göster
Kitaplarını okuduğumuz birçok yazarı ne kadar tanıyorsunuz ?
Kitaplarını okuduğumuz birçok yazarı ne kadar tanıyorsunuz ?
Sait Faikin, toplam kırk iki öyküsünü içeren iki eserini biraraya getiren bu kitabı da Milli Eğitim Talim ve Terbiye Kurulunca okullara tavsiye edilmiştir. Havuz Başındaki öykülerde, bir iç dökme, kendini anlatma havası hâkim. Çocukluk anılarından ve Adapazarı yaşamından yaratılmış öyküleri yanında, yarım kalmış izlenimini veren öykülerle, birer gözlem düzeyinde kalmış olanlar da kitapta yer alıyor. Son Kuşlardaki öykülerin çoğu, onun gerçek öykü anlayışının örnekleri olarak gösterilebilir. İçlerinde röportajların bulunduğunu da söyleyebiliriz. Sait Faik bu öykülerde insanların alınyazılarıyla bir savaş içindedir.
Sait Faikin, toplam kırk iki öyküsünü içeren iki eserini biraraya getiren bu kitabı da Milli Eğitim Talim ve Terbiye Kurulunca okullara tavsiye edilmiştir. Havuz Başındaki öykülerde, bir iç dökme, kendini anlatma havası hâkim. Çocukluk anılarından ve... tümünü göster
Sait Faikin, toplam kırk iki öyküsünü içeren iki eserini biraraya getiren bu kitabı da Milli Eğitim Talim ve Terbiye Kurulunca okullara tavsiye edilmiştir. Havuz Başındaki öykülerde, bir iç dökme, kendini anlatma havası hâkim. Çocukluk anılarından ve Adapazarı yaşamından yaratılmış öyküleri yanında, yarım kalmış izlenimini veren öykülerle, birer gözlem düzeyinde kalmış olanlar da kitapta yer alıyor. Son Kuşlardaki öykülerin çoğu, onun gerçek öykü anlayışının örnekleri olarak gösterilebilir. İçlerinde röportajların bulunduğunu da söyleyebiliriz. Sait Faik bu öykülerde insanların alınyazılarıyla bir savaş içindedir.
Sait Faikin, toplam kırk iki öyküsünü içeren iki eserini biraraya getiren bu kitabı da Milli Eğitim Talim ve Terbiye Kurulunca okullara tavsiye edilmiştir. Havuz Başındaki öykülerde, bir iç dökme, kendini anlatma havası hâkim. Çocukluk anılarından ve... tümünü göster
hazelinka sahtegi şu anda kitap okumuyor.