Çeyrek saatlik okumanın gideremediği kederim olmamıştır.-Montesquieu
Çeyrek saatlik okumanın gideremediği kederim olmamıştır.-Montesquieu
sadecebirhayal.tumblr.com/
aklimizdakalanlar.blogspot.com
sadecebirhayal.tumblr.com/
aklimizdakalanlar.blogspot.com
Paralel yaşantısına devam eden biri. Okur. Okumazsa yazar.
https://twitter.com/DenaroForbin
Paralel yaşantısına devam eden biri. Okur. Okumazsa yazar.
https://twitter.com/DenaroForbin
Yaprak Dökümü'nde Reşat Nuri Güntekin, bir memur ailesinin gelir darlığı ve ahlak düşkünlüğü içerisinde parçalanıp çöküşünü, ustalıklı bir dille anlatıyor. Toplumsal yönü ağır basan bir roman. Eski görenek ve ahlak anlayışına bağlı kalan bir küçük bürokratın, değişen sosyo-ekonomik koşulların belirlediği yeni hayatını yadırgaması başarıyla sergileniyor.
Yaprak Dökümü'nde Reşat Nuri Güntekin, bir memur ailesinin gelir darlığı ve ahlak düşkünlüğü içerisinde parçalanıp çöküşünü, ustalıklı bir dille anlatıyor. Toplumsal yönü ağır basan bir roman. Eski görenek ve ahlak anlayışına bağlı kalan bir küç... tümünü göster
Jane Austen, 1815'te, 39 yaşındayken tamamladığı Emma'nın en sevdiği romanı olduğu söyler. Aşk ve Gurur ve Mansfield Parkı gibi romanların yazarının gözbebeğidir Emma. Bir taşra kasabasındaki üç genç kızın gerçek aşkı arayışını anlatan roman, bir yandan insan yaradılışının zayıf yönlerini, bir yandan da 19. yüzyıl İngiliz toplumunun katı ve ikiyüzlü geleneklerini inceden inceye alaya alır.
Büyük İngiliz şairi Lord Tennyson, Jane Austen'ı, Shakespeare'den sonra en büyük İngiliz yazarı diye nitelemişti. Jane Austen külliyatı, Sir Winston Churchill'in başucundan eksik olmazdı. Yapıtları çoktan Dünya Klasikleri arasındaki yerini almış olan Austen günümüzde İngiliz edebiyatının Mozartı olarak tanınıyor. İngiliz romanının doğuşu 18. yüzyılın ilk yarısında Daniel Defoe, Samuel Richardson ve Henry Fielding'in yapıtlarıyla başlatılırsa da, romanın gündelik yaşamın sıradanlığı içinde sıradan insanları gerçekçi bir bakışla ele alan modern bir türe dönüşmesi Jane Austen'la gerçekleşmiştir.
Austen, altı romanıyla, İngiliz toplumundaki orta sınıf yaşamını edebiyata yansıtmış, aile edebiyatının olanaklarını ortaya koymuştur. Austen'ın romanlarını 18. yüzyıl geleneklerinden çok, modernliğe yakın kılan da kadın kahramanları ile toplumsal çevreleri arasındaki gerilim üstünde yoğunlaşmalarıdır. Nükteli, gerçekçi ve her çağa seslenen üslubunun, böylesine ustaca anlatılan öykülerin ve böylesine güzel kurulmuş romanların verdiği doyumun yanı sıra o modern yaklaşım da Austen'ın yapıtlarının günümüzde bile her türden okura seslenebilmesinin nedenlerinden biridir. Austen'ın romanlarının sağlam yapısı ve dar çevrelerde yaşayan sıradan insanların trajikomik yaşamını tüm çıplaklığıyla sergilemesini sağlayan teknik yetkinliği, günümüz eleştirmenlerini de hayran bırakmaktadır.
Jane Austen, 1815'te, 39 yaşındayken tamamladığı Emma'nın en sevdiği romanı olduğu söyler. Aşk ve Gurur ve Mansfield Parkı gibi romanların yazarının gözbebeğidir Emma. Bir taşra kasabasındaki üç genç kızın gerçek aşkı arayışını anlatan roma... tümünü göster