Anadilini doğru, güzel, etkili kullanma insanın başarısını nasıl etkiliyor? Mutlukentin Yöneticisi bu soruyu değişik yönleriyle yansıtan bir masal. Ama öyle sıradan, alışılmış, dümdüz bir masal değil. Masal içinde masal yöntemiyle yazılmış. Kitapta Emircanın bilge babası, bir kitap yazmış onun için. Bu kitabı okuyor; söylenenleri eksiksizce yerine getiriyor Emircan. Dilini, duygu ve düşünce dünyasını geliştiriyor. Dertli bir kente yönetici seçmek için düzenlenen büyük bir yarışmaya katılıyor. Nice soruların doğru yanıtını bularak yönetici oluyor kente. Kitabı okurken Emircanla birlikte siz de bu soruları yanıtlayacak, yarışmanın heyecanını yaşayacaksınız. Yalnız çocukların değil, annelerin, babaların, öğretmenlerin de tat alarak okuyacakları bir kitap... Fotoğraflar: Mehmet Erdur, Kemal Nuraydın-İrfan Unutmaz
Anadilini doğru, güzel, etkili kullanma insanın başarısını nasıl etkiliyor? Mutlukentin Yöneticisi bu soruyu değişik yönleriyle yansıtan bir masal. Ama öyle sıradan, alışılmış, dümdüz bir masal değil. Masal içinde masal yöntemiyle yazılmış. Kitapta E... tümünü göster
Doğan Egmont dan yeni bir dizi!Usta Kalemlerden Masallar dizisi, çocukları Türkiyenin en sevilen yazarlarıyla tanıştırıyor.Ahmet Ümitin Masal Masal İçinde ve Olmayan Ülke adlı iki kitabıyla başlayan diziyi, yediden yetmişe herkes severek okuyacak.
Doğan Egmont dan yeni bir dizi!Usta Kalemlerden Masallar dizisi, çocukları Türkiyenin en sevilen yazarlarıyla tanıştırıyor.Ahmet Ümitin Masal Masal İçinde ve Olmayan Ülke adlı iki kitabıyla başlayan diziyi, yediden yetmişe herkes severek okuyacak.
2 Şubat 1873 günü, Gezgin adlı yelkenli 43 derece 57 dakika güney enleminde ve 165 derece 19 dakika doğu boylamında bulunuyordu. San Fransiscoda, güney denizlerinde balık avlamak üzere denize indirilen bu dört yüz tonilatonluk yelkenli gemi, Kaliforniyalı bir zenginindi ve birkaç yıldır, kaptan Hull adında bir gemicinin yönetimindeydi.Kaliforniyalı zenginin daha birçok balıkçı gemisi vardı ve her yıl bu filoyu Bering boğazının ötesine, ta kuzey denizlerine gönderdiği gibi, Tasmanya ve Horn burnu dolaylarına, hatta Güney Kutbu yakınlarına kadar da gönderirdi. Gemileri arasında belki en küçüklerinden ama en iyilerinden biri, Gezgin yelkenlisiydi.Kaptan Hullun buyruğunda beş gemici ile bir miço çalışıyordu. Gerçi balina avcılığı için bu azdı ancak gemi sahibi Bay Vedon, San Fransiskodan, ancak yelkenliyi götürebilecek sayıda tayfanın gemiye bindirilmesini çıkarlarına daha uygun buluyordu. Öyle ya, Yeni Zellandada zıpkıncıdan bol ne vardı? Mevsimliğine gemiye alınır, balina avanda çalıştırılırlardı. Sonra da, mevsim sona erdiğinde, zıpkıncıların parası verilip, gene Yeni Zellandaya bırakılırlardı. Bir dahaki mevsime kadar.
******
2 Şubat 1873 tarihinde, Greenwich meridyenine göre, Pilgrim adındaki gemi 43, derece, 57 güney enlemiyle 165 derece 19 boylamının kesiştiği noktada bulunmaktaydı. Dört yüz tonluk bu gemi, Kaliforniyalı armatör Ceymis V. Vildına aitti. Kaptan Halın yönetinde güney denizlerinde avlanmaya çıkmıştı. Gemide Kaptan Haldan başka dört kayfa vardı....
******
2 Şubat 1873 günü, Gezgin adlı yelkenli 43 derece 57 dakika güney enleminde ve 165 derece 19 dakika doğu boylamında bulunuyordu. San Fransiscoda, güney denizlerinde balık avlamak üzere denize indirilen bu dört yüz tonilatonluk yelkenli gemi, Kaliforn... tümünü göster
Ömer Seyfettin, küçük hikayeyi bizlere sevdiren yazar. Duru bir Türkçe ile yazdığı hikayeleri onca yıl geçmesine rağmen hala çok okunuyor. Ülkemizde en çok baskı yapan ve okunan kitapların başında Ömer Seyfettin in eserleri gelir.Yazarın çeşitli konularda hikayeleri var. Çocukluk anıları, tarihi, menkıbe ve toplumsal konulardan oluşan hikayeler. Pembe İncili Kaftan Ömer Seyfettinin tarihi hikayelerinden bir demettir.Yazarın en güzel tarihi hikayelerinin yer aldığı bu kitapta Pembe İncili Kaftandan başka Teselli, Ferman, Vire, Kızıl Elma Neresi?, Teke Tek hikayeleri de yer alıyor. Tarihin şanlı sayfalarında dolaşmaya ne dersiniz?..
************
Ömer Seyfeddin, çağdaş Türk hikâyesinin öncüsü ve edebiyat dilinin sadeleştiricisidir. Oz bakımdan da milli ve manevi değerlerle mektepten memlekete anlayışının en başarılı temsilcisidir. Milliyetçilik duygusuyla vatan sevgisini öne alan ve minnetsiz yaşamayı haysiyet kaygısına bağlı gören bir mizaca sahip...36 yıllık hayatında, edebi hikayenin her alanında eser vermiş, şiir ve fıkradan başka tiyatro ve roman da denemiş olan Ömer Seyfeddin, hikayeleriyle hâlâ çok sevilen, çok okunan yazarlarımızdan biridir fonu zenginliği ve çeşitliliği bakımından önemini koruyan hikâyeleri her seviyeden okuyucuya seslenmektedir. ilgi çekici bir çocukluk ve ilk gençlik dönemiyle Osmanlının son yıllarında askerlik yapan, sosyal çalkantılardan etkilenerek tuhaf hallere düşen insanları anlatan hikâyeleri unutulmaz. Aslına uygun 30 güzel hikâyesi ile Mustafa Miyasoğlunun hazırladığı bir önsöz ve küçük sözlükten meydana gelen Pembe incili Kaftan - Seçme Hikâyeler adlı kitabın Ömer Seyfeddini yeni nesillere daha çok sevdireceğine inanıyoruz.
************
Sultan Bayezid, ata binmekten, silah kullanmaktan hoşlanmadığı için, daha çok sakin bir hayatı tercih ederdi. Vezirleri ise onun huzuru için ellerinden geleni yapmalarına rağmen yine de başarılı olamıyorlardı. Çünkü Şah İsmail, Anadolu topraklarının bir kısmında saltanat kurmuştu. Geçtiği yerleri kan, ateş, zulüm içinde bırakıyordu. Sultan Bayezid bu duruma seyirci kalamadı ve divanı toplattı. Bu zalim şaha bir elçi göndermeye karar verdiler. Ama böyle cesur, mert, kendisine ve temsil ettiği devletine karşı hakaret ve saldırılara göğüs gerecek bir elçi bulunabilir miydi? Aynı kitapta FERMAN, VİRE, HÜRRİYET GECELERİ, KERAMET adlı öyküler de yer almaktadır.
************
Osmanlı sarayı (Yavuz Sultan Selim zamanı) İran Şahına bir elçi gönderecektir. Yalnız bu elçinin o sarayda hakarete uğrama ve öldürülme tehlikesi olduğundan, çok yiğit, çok cesur bir elçi (adam) aranmaktadır. Sadrazama Muhsin Çelebi adında birini haber verirler. Bu adam hakikaten kimseye minnet etmeyen, yiğit birisidir. Elçi olarak giderken devletten bir kuruş dahi almaz, bütün masrafı kendi serveti ile karşılar. Üzerine de o sırada Üsküdara yeni gelmiş olan Pembe İncili Kaftanı alır. İran Şahı, bu adamı ve üzerindeki değerli kaftanı görünce donar kalır, hiç sesini çıkarmaz. Saraydaki bütün oturma eşyaları kaldırıldığı için Muhsin Çelebi kimseye bir şey sormadan, İran Şahının huzurunda, sırtındaki bu kaftanı çıkarır ve üzerine oturur. Padişaha sert sözler söyler... ...
************
İçindekilerPembe İncili KaftanFermanBaşını Vermeyen ŞehitNadanKütükVireKızılema Neresi?
************
Büyük kubbeli serin divan, bugün daha sakin, daha gölgeliydi. Pencerelerinden süzülen mavi, mor, sincabi bahar ışıkları, çinilerinin yeşil derinliklerinde birikiyor, koyulaşıyordu.
******
Ömer Seyfettin, küçük hikayeyi bizlere sevdiren yazar. Duru bir Türkçe ile yazdığı hikayeleri onca yıl geçmesine rağmen hala çok okunuyor. Ülkemizde en çok baskı yapan ve okunan kitapların başında Ömer Seyfettin in eserleri gelir.Yazarın çeşitli konu... tümünü göster
Bu kitap, misler gibi kokmuyor... Ama zaten hiçbir şey annen kadar güzel kokamaz...Bu kitabın kolları yok, seni kucaklayamaz... Ama zaten kimse seni annen gibi saramaz...Bu kitaptan hemen her kitapçıda var... Ama annenin eşi benzeri bulunmaz...Bu kitap, istesen sana canını veremez... Ama annenin yüreği senin için çarpıyor...Bu kitabın karşılığı etiketinde yazılı... Ama annen ne yaparsa karşılıksız yapıyor...Bu kitap gerçekten çok güzel, fakat annen kadar değil... Ama zaten hiçbir kitap annen kadar severek okunamaz...Hakiki sevginin ne demek olduğu bilenlere... Uzaklarda olup, annesi gözünde tütenlere... Annesini, yanındayken bile özleyenlere... Ya da onu hiç görmemiş olanlara... Evlat sevgisini tadıp da annesini anlayanlara... O kanatsız meleği sevmeye doyamayanlara... Dünyanın bütün annelerine... Ve dünyanın bütün evlatlarına...Annelikle ilgili hikâyeler, yazılar, şiirler, mesajlar, anılar, güzel sözler... Bu kitap, hem zaman ayırıp okunmaya, hem hediye edilip okutulmaya değer...
Bu kitap, misler gibi kokmuyor... Ama zaten hiçbir şey annen kadar güzel kokamaz...Bu kitabın kolları yok, seni kucaklayamaz... Ama zaten kimse seni annen gibi saramaz...Bu kitaptan hemen her kitapçıda var... Ama annenin eşi benzeri bulunmaz...Bu kit... tümünü göster