Yaşamın ince detayları Lou’dan sorulur. Otobüs durağıyla ev arasında kaç adım var? Çalıştığı kafeye gelip gidenler nasıl bir hayat yaşıyor? Parlak yeşil elbisenin altına ne renk külotlu çorap giyilir? Onda bu soruların hepsinin cevabı var. Kolayca mutlu olabildiği küçücük dünyasında bilmediği tek şey hayatın çok daha karmaşık soru ve cevaplarla dolu olduğu…Geçirdiği motosiklet kazasıyla hayatı altüst olan Will uzun süredir karmaşık sorularla meşgul. Bu hayatta diğer insanları mutlu eden küçük şeyler ona biraz olsun keyif vermiyor. Çevresindeki tüm renkler birden griye dönmüş ve böyle bir umutsuzluk içindeyken yapabileceği tek şeyin hayatını sonlandırmak olduğunu düşünüyor.Peki, asık suratlı, aksi ve geçimsiz Will, Lou’nun rengârenk yaşamıyla karşılaşırsa neler olur?
Yaşamın ince detayları Lou’dan sorulur. Otobüs durağıyla ev arasında kaç adım var? Çalıştığı kafeye gelip gidenler nasıl bir hayat yaşıyor? Parlak yeşil elbisenin altına ne renk külotlu çorap giyilir? Onda bu soruların hepsinin cevabı var. Kolayca mu... tümünü göster
Linn Ullmann, Latin Amerika edebiyatının keyfıne doyulmaz büyülü gerçekçiliğini Batıdan, Norveçten yansıtıyor. Romanın kahramanı Karin, yirmi yaşında bir genç kadın. Çapkın, uçan, hayal dünyası sınırsız. Yeni adım attığı kadınlığın güçlüklerini, erkekleri ve aşkı öğreniyor. Erkekleri ne yapıp edip elde ederken, kendisi sahip olunmaktan hoşlanmıyor. Pek çok başarısız evlilik öyküsüyle kuşatılmış Karin, yarı çıldırmış bir anne, küçük yaşta ailesini bırakıp giden bir baba, sayısız intihar girişiminden sonra durulan bir ablanın yanında yetişiyor. Linn Ullmann, Karinin kişiliğinde, kadın olmanın çok sarsıcı boyutlannı işliyor. Çarpıcı bir kurguyla yazılan kitap son derece başarılı geri dönüşlerle okııru hem şimdide hem de Norveçli bir ailenin üç kuşaklık tarihinde gezindiriyor. Tutkuları ve inanışlan bir örümcek ağı gibi büyükanneden toruna uzayan bir ailenin güçlü, sıradışı kadınlarının aşklan, dargınlıklan, ilişkileri, acılan, coşkulan üzerine oturan romandaki karakterlerin hepsi de tanıdık, hepsi de sarsıcı bir gerçeklikle çizilmiş. İsveçli ünlü sinema yönetmeni Ingmar Bergmann ile Norveçli ünlü oyuncu Liv Ullmannın kızları olan Linn Ullmannın kendi ailesinden yola çıkarak yazdığı Sen Uyumadan Önce, yayınlanır yayınlanınaz pek çok dile çevrildi, Avrupalı eleştirmenlerce gerçek bir ustalık olarak nitelendirildi.
Linn Ullmann, Latin Amerika edebiyatının keyfıne doyulmaz büyülü gerçekçiliğini Batıdan, Norveçten yansıtıyor. Romanın kahramanı Karin, yirmi yaşında bir genç kadın. Çapkın, uçan, hayal dünyası sınırsız. Yeni adım attığı kadınlığın güçlüklerini, erke... tümünü göster
Can Yayınları, büyük yazar, düşünür ve tarihsel kişiliği ile Türk kadınına önderlik etmiş eylem kadını Halide Edib Adıvar'ın bütün yapıtlarını yeniden, özenli bir biçimde yayınlamaya başlıyor. Adıvar'ın bugüne kadar defalarca basılmış, milyonlarca okur tarafından okunmuş ve güncelliğini hiç yitirmemiş romanı Sinekli Bakkal, Türk romanı içerisinde özel bir yere sahip.
Roman, dendiğinde aklımıza gelen ilk kitaplardan biri olan bu yapıtı Selim İleri'nin yazdığı sonsöz eşliğinde sunuyoruz. Defalarca basılmış, kuşaklardan kuşaklara ulaşabilmiş Sinekli Bakkal, II. Abdülhamid dönemini bir geçmiş zaman dekoru önünde yansıtarak, eskiden yeniye devralınması gereken kültür, sanat ve töre değerleri üzerinde durur. Bir anlamda, yazar ve eseri, tarihi süreklilik arayışı içerisindedirler.
SELİM İLERİ
Can Yayınları, büyük yazar, düşünür ve tarihsel kişiliği ile Türk kadınına önderlik etmiş eylem kadını Halide Edib Adıvar'ın bütün yapıtlarını yeniden, özenli bir biçimde yayınlamaya başlıyor. Adıvar'ın bugüne kadar defalarca basılmış, mily... tümünü göster
Tüm dünyada heyecanla izlenen Yürüyen Ölüler dizisinin ilk romanı sizlerle! Serinin hayranları için müthiş bir haber! Ama dikkatli olun, çünkü Kirkmanın zombi hikâyelerinin tadını bir kez alan, bir daha bırakamaz! --The Ossuary
Her şey dönüşümle başlamıştı. Bildikleri o eski dünya yok olmuş, küllerinden dev ölü kentler doğmuştu. Tüm sevdikleri tek tek dönüşüyor, her geçen gün içlerinden birileri yürüyen ölüler kervanına katılıyordu. Bu yeni ve acımasız dünyada hayatta kalabilmek, âşık olabilmek mümkün müydü Bu dünyada artık korkuya, ümitsizliğe, sevgiye yer yoktu! Zombilerle savaşmaktan bitap düşen Philip Blake, duyguların şimdiki yerini, yani yersizliğini anladı. Eski dünyanın yıkıntıları ve ölüleri arasında canlı kalabilmeyi başarmak yalnızca bir şarta bağlıydı: duygusuzlaşarak o ölülerden biri olmak!
Tüm dünyada heyecanla izlenen Yürüyen Ölüler dizisinin ilk romanı sizlerle! Serinin hayranları için müthiş bir haber! Ama dikkatli olun, çünkü Kirkmanın zombi hikâyelerinin tadını bir kez alan, bir daha bırakamaz! --The Ossuary
Her şey dönüşümle ba... tümünü göster
Peyami Safa edebiyat - roman Yazar bu romanında Tanzimat tan kopup gelen, Millî Mücadelede ve sonraki yıllarda alevlenen batılılaşma hareketlerinin Türk tipindeki ve cemiyetindeki etkilerini incelemektedir.
Peyami Safa edebiyat - roman Yazar bu romanında Tanzimat tan kopup gelen, Millî Mücadelede ve sonraki yıllarda alevlenen batılılaşma hareketlerinin Türk tipindeki ve cemiyetindeki etkilerini incelemektedir.