Reşad Ekrem Koçu, bu kitabı yazdığı 1940lı yıllarda Yakın geçmişe kadar meyhanelerinin şöhreti bütün Akdeniz ülkelerine yayılmış koca İstanbulda meyhane kalmadı. İçkili lokantalar var ve içkili aşçı dükkânları var sözleriyle var olan yemekli-içkili yerleri aşağılar. Meyhaneler yemekten çok, az ve çok çeşitli mezeyle içki ve sohbetin ön planda tutulduğu mekânlardır çünkü. Meyhaneyi meyhane yapan özellikler ortadan kalkınca, müşteri profilinden kadehine, meyhanesinden eğlencesine içki adabı da değişti. Koçu, Eski İstanbulda Meyhaneler ve Meyhane Köçekleri kitabında meyhaneyi, tarihsel, kültürel bir olgu olarak ele alır. Bu kitapla çıkılan yolculukta okur, artık çoğunun adı bile kalmayan Zindanda, Hançerlide, Kafeslide, Gümüş Halkalıda, Karanfilde, Kelepçede, Büyük Kulelide... Yüzlerce isim ve Balıkpazarında, Zindankapısında, Mercanda, Tavukpazarında, Tahtakalede, semt semt... Gediklisi, Koltuklusu, yasakları, nizamları, dekoru, eşyası, rintleri, kalenderleri, şairleri, şiirlerle methedilmiş köçek oğlanları, kavgaları, cinayetleri, türlü cilveleriyle İstanbul meyhanelerini bulacaktır.
Reşad Ekrem Koçu, bu kitabı yazdığı 1940lı yıllarda Yakın geçmişe kadar meyhanelerinin şöhreti bütün Akdeniz ülkelerine yayılmış koca İstanbulda meyhane kalmadı. İçkili lokantalar var ve içkili aşçı dükkânları var sözleriyle var olan yemekli-içkili y... tümünü göster
nconey şu anda kitap okumuyor.