On altı yaşındaki Sara hamiledir ve kürtaj için artık çok geç kalmıştır. Bir zamanlar üzerine titreyen erkek arkadaşı ise ortadan kaybolmuştur. Sara'nın tek seçeneği, bebeğini çocuk özlemiyle dolu Eva ve George'a evlatlık vermektir. Yapılan anlaşmaya göre Sara istediği zaman bebeğini görebilecektir. Fakat doğumdan sonra Sara'yla bebek arasında Eva'nın asla sahip olamayacağı ve kıskandığı bir bağ kurulur. Eva ve George'un en başta aldıkları önemli kararın sonuçları herkes için yıkıcı olacaktır.
Kötü sonuçlanan bir evlat edinmenin yürek burkan hikâyesinde Caroline Leavitt aile bağlarının ve anne sevgisinin hayret verici gücünü gözler önüne seriyor.
"Karakterler çok tanıdık ve Leavitt'in başkalarının duygularını anlama yeteneği romana hem sürükleyicilik, hem de itibar kazandırıyor."
-Carrie Brown, The Washington Post Gazetesi, Kitap Dünyası-
"Caroline Leavitt'in eserlerini bu kadar değerli yapan, birbirinden çok farklı ve zor karakterleri kâğıda dökme ve her birini ayrı ayrı önemsememizi sağlama becerisidir."
-Margot Livesey, Banishing Verona'nın yazarı-
"Açgözlülük, bencillik, merhamet, kararsızlık, reddetme, dehşet ve katışıksız, kahredici bir sevgi üzerine karmaşık, çok katmanlı, gerçekçi bir öykü. Bu harika kitaba bayıldım, bize ailelerin gerçek işleyişinin sırlarını açıyor."
-Carolyn See, Making a Literary Life: Advice for Writers and Other Dreamers kitabının yazarı-
"Samimi, insan sevgisiyle dolu, aile bağlarının farklı biçimlerini anlatan ve keyifle okunan bir öykü."
-Elizabeth Strout, Kadınlar Daha Yalnız'ın yazarı-
On altı yaşındaki Sara hamiledir ve kürtaj için artık çok geç kalmıştır. Bir zamanlar üzerine titreyen erkek arkadaşı ise ortadan kaybolmuştur. Sara'nın tek seçeneği, bebeğini çocuk özlemiyle dolu Eva ve George'a evlatlık vermektir. Yapılan... tümünü göster
…
''Abla.''
''Efendim.''
''Biliyor musun?''
''Neyi?''
''Senin kaderin benimkini de yazmış…''
Savrulan Hayatların Hikâyesi
1900lü yılların başı, Biga…
Savaştan yorgun düşmüş bir millet, bir çiftlik ve zengin bir aile. Bir yemin ve o yeminle vicdanı arasında sıkışıp kalmış bir baba... Gün gelir kader zarını atar ve hayatlar savrulur dört bir tarafa.
İncir Kuşları, Piruze-Şamda Bir Türk Gelin, İki Kişilik Yalnızlık gibi çok okunan kitapların yazarı Sinan Akyüzün kaleminden genç yaşta Ürdüne gelin giden iki kız kardeşin gerçek yaşam öyküsünü soluk soluğa okuyacaksınız.
Bu romanı elinizden bırakamayacaksınız...
Tarih, kader ve aşkın mükemmel bir karışımı...
…
''Abla.''
''Efendim.''
''Biliyor musun?''
''Neyi?''
''Senin kaderin benimkini de yazmış…''
Savrulan Hayatların Hikâyesi
1900lü yılların baş... tümünü göster
Liesel Meminger, Münih'in varoşlarında yaşayan yoksul Hubermann ailesinin yanına evlatlık olarak verilir. 1933 yılında Almanların yüzde 90'ı Adolf Hitler'i gözlerini kırpmadan desteklerken, Liesel'in üvey babası Hans Hubermann kalan yüzde on içindeydi. Üstelik, evlerinin bodrumunda bir Yahudi saklamak zorunda kaldılar.
Erkek kardeşi gözlerinin önünde ölen küçük kız Liesel kitap hırsızının ta kendisi. Liesel'i evlat edinen küfürbaz ama yüreği apak anne Rosa ile en güzel baba figürlerinden biri olan o gümüş gözlü güzel insan Hans Hubermann, babanın akordiyonu, Liesel'e okuma yazma öğrettiği anlar, Liesel'in kabuslarını yatıştırdığı anlar, yahudi Max'le aralarındaki ilişkiler, Max'in kitaba da yansıyan eskiz defteri, o çizimler ve öyküler-özellikle ağaçlı öykü-, koskoca kütüphanesiyle bayan Ilsa, limon sarısı saçlı oyunbaz Rudy, Liesel'in suç ortağı Rudy, obur ve dikbaşlı Rudy, o aşık olunası Rudy ve de tüm bu unutulmaz karakterleri alaycılıkla burukluk arası bir dille anlatan ölüm'ün ta kendisi. ruhları bir bir alıp götüren ölüm ve savaşın ortasında kitaplara tutunan bir kız...
Muhtesem ...
Liesel Meminger, Münih'in varoşlarında yaşayan yoksul Hubermann ailesinin yanına evlatlık olarak verilir. 1933 yılında Almanların yüzde 90'ı Adolf Hitler'i gözlerini kırpmadan desteklerken, Liesel'in üvey babası Hans Hubermann kal... tümünü göster
Liesel Meminger, Münih'in varoşlarında yaşayan yoksul Hubermann ailesinin yanına evlatlık olarak verilir. 1933 yılında Almanların yüzde 90'ı Adolf Hitler'i gözlerini kırpmadan desteklerken, Liesel'in üvey babası Hans Hubermann kalan yüzde on içindeydi. Üstelik, evlerinin bodrumunda bir Yahudi saklamak zorunda kaldılar.
Erkek kardeşi gözlerinin önünde ölen küçük kız Liesel kitap hırsızının ta kendisi. Liesel'i evlat edinen küfürbaz ama yüreği apak anne Rosa ile en güzel baba figürlerinden biri olan o gümüş gözlü güzel insan Hans Hubermann, babanın akordiyonu, Liesel'e okuma yazma öğrettiği anlar, Liesel'in kabuslarını yatıştırdığı anlar, yahudi Max'le aralarındaki ilişkiler, Max'in kitaba da yansıyan eskiz defteri, o çizimler ve öyküler-özellikle ağaçlı öykü-, koskoca kütüphanesiyle bayan Ilsa, limon sarısı saçlı oyunbaz Rudy, Liesel'in suç ortağı Rudy, obur ve dikbaşlı Rudy, o aşık olunası Rudy ve de tüm bu unutulmaz karakterleri alaycılıkla burukluk arası bir dille anlatan ölüm'ün ta kendisi. ruhları bir bir alıp götüren ölüm ve savaşın ortasında kitaplara tutunan bir kız...
Muhtesem ...
Liesel Meminger, Münih'in varoşlarında yaşayan yoksul Hubermann ailesinin yanına evlatlık olarak verilir. 1933 yılında Almanların yüzde 90'ı Adolf Hitler'i gözlerini kırpmadan desteklerken, Liesel'in üvey babası Hans Hubermann kal... tümünü göster
no name şu anda kitap okumuyor.