Bu roman ilk kez 1946da Vernon Sulivan takma adıyla yazıldı. Ve 1949da ahlaki değerlere hakaret ettiği gereçeksiyle yasaklandı. Nedeni, erotizmin aşırı gerçekçi bir biçimde betimlenmesiydi. 1940lı... yılların başında Amerikada yaşanan ırkçılık, şiddet ve hoşgörüsüzlükle dalgasını geçen Mezarlarınıza Tüküreceğim, döneminin ve 20. yüzyılın en ünlü ve çarpıcı romanlarından biridir.Boris Vian, pek çok yazardan beklenen duyuları ateşleyici bir üsluba sahip değildir. Vianın üslubu, romanlarında alçak sesle duyulabilen bir müziğin içinde gizlidir. Mezarlarınıza Tüküreceğim, bu müziğin seslendirildiği bir kara roman pastişidir...
Bu roman ilk kez 1946da Vernon Sulivan takma adıyla yazıldı. Ve 1949da ahlaki değerlere hakaret ettiği gereçeksiyle yasaklandı. Nedeni, erotizmin aşırı gerçekçi bir biçimde betimlenmesiydi. 1940lı... yılların başında Amerikada yaşanan ırkçılık, şidde... tümünü göster
Kaldı ki, kendi kendime bir açıklama yapsam bile, hangi kendime yapacaktım?
Masanın birinde genç, birindeyse yaşlı ve yorgundum. Ben bana, ben bana bakıyordum. Daha sonra, bu bakışım sırasında, ayrı zamanların çakışmasından apayrı bir zaman mı doğdu pek bilemiyorum ama, birdenbire kendimle göz göze geldim.
Yüzyılın son çeyreğindeki Türk edebiyatının birkaç kilometre taşından biri Hasan Ali Toptaş. O bir kurgu-dil sanatçısı; ödün vermez bir biçim ustası; yirminci yüzyıl edebiyatının vardığı çizginin en uç noktası.
Kaldı ki, kendi kendime bir açıklama yapsam bile, hangi kendime yapacaktım?
Masanın birinde genç, birindeyse yaşlı ve yorgundum. Ben bana, ben bana bakıyordum. Daha sonra, bu bakışım sırasında, ayrı zamanların çakışmasından apayrı bir zaman mı doğdu... tümünü göster
Kaldı ki, kendi kendime bir açıklama yapsam bile, hangi kendime yapacaktım?
Masanın birinde genç, birindeyse yaşlı ve yorgundum. Ben bana, ben bana bakıyordum. Daha sonra, bu bakışım sırasında, ayrı zamanların çakışmasından apayrı bir zaman mı doğdu pek bilemiyorum ama, birdenbire kendimle göz göze geldim.
Yüzyılın son çeyreğindeki Türk edebiyatının birkaç kilometre taşından biri Hasan Ali Toptaş. O bir kurgu-dil sanatçısı; ödün vermez bir biçim ustası; yirminci yüzyıl edebiyatının vardığı çizginin en uç noktası.
Kaldı ki, kendi kendime bir açıklama yapsam bile, hangi kendime yapacaktım?
Masanın birinde genç, birindeyse yaşlı ve yorgundum. Ben bana, ben bana bakıyordum. Daha sonra, bu bakışım sırasında, ayrı zamanların çakışmasından apayrı bir zaman mı doğdu... tümünü göster
Kaldı ki, kendi kendime bir açıklama yapsam bile, hangi kendime yapacaktım?
Masanın birinde genç, birindeyse yaşlı ve yorgundum. Ben bana, ben bana bakıyordum. Daha sonra, bu bakışım sırasında, ayrı zamanların çakışmasından apayrı bir zaman mı doğdu pek bilemiyorum ama, birdenbire kendimle göz göze geldim.
Yüzyılın son çeyreğindeki Türk edebiyatının birkaç kilometre taşından biri Hasan Ali Toptaş. O bir kurgu-dil sanatçısı; ödün vermez bir biçim ustası; yirminci yüzyıl edebiyatının vardığı çizginin en uç noktası.
Kaldı ki, kendi kendime bir açıklama yapsam bile, hangi kendime yapacaktım?
Masanın birinde genç, birindeyse yaşlı ve yorgundum. Ben bana, ben bana bakıyordum. Daha sonra, bu bakışım sırasında, ayrı zamanların çakışmasından apayrı bir zaman mı doğdu... tümünü göster
Anı yoktur.Anıların kendisinden kaynaklanan, başka bir kişilikle yaşanmış, bir başka hayat vardır.Gerçek zaman, eşit saatlere bölünmüş, mekanik bir yapı değildir.Tüm bunların sonunda burnunuza gelen şey, katmerli papatyaların ateşte yanan kalplerinin kokusu olacaktır.Boris Vianın bilinmeyen nedenlerle, uzun süredir Türk okurundan saklanan romanının tam metni;bir kez daha
Anı yoktur.Anıların kendisinden kaynaklanan, başka bir kişilikle yaşanmış, bir başka hayat vardır.Gerçek zaman, eşit saatlere bölünmüş, mekanik bir yapı değildir.Tüm bunların sonunda burnunuza gelen şey, katmerli papatyaların ateşte yanan kalplerinin... tümünü göster
rakamzen şu anda kitap okumuyor.