Last Wish, insanı değişik duygular içerisinde bırakan bir kitap. Bünyesinde Rivialı Geralt'ın altı farklı macerasını ve tüm bu maceraları birbirine bağlayan "Voice of Reason" adlı bir ara hikayeyi barındırıyor.
Ana hikayeleri tek tek ele alırsam kimini çok başarılı kimini ise orta karar olarak değerlendirebilirim. Açılış öyküsü "Witcher" kesinlikle çok başarılı. Ondan sonra gelen “A Grain of Truth" ve "The Lesser Evil" ise insanın ağzında acı bir tat, yüreğindeyse hüzün bırakan hikayelerden. Favori öykülerim kesinlikle "Witcher", "A Question of Price" ve kitaba adını veren “The Last Wish."
Bunları birbirine bağlayan Voice of Reason bölümlerini de hem sonu, hem de bize Geralt'ın ahlaki değerlerini sunması açısından oldukça beğendiğimi belirtmek isterim.
Kısacası sevdim. Umarım dilimizde okuma / görme şansına da erişirim.
Last Wish, insanı değişik duygular içerisinde bırakan bir kitap. Bünyesinde Rivialı Geralt'ın altı farklı macerasını ve tüm bu maceraları birbirine bağlayan "Voice of Reason" adlı bir ara hikayeyi barındırıyor.
Ana hikayeleri tek tek ele alırsam ... tümünü göster
Çok uzun zamandır merak ettiğim, Türkçeye çevrilsin diye kıvrandığım bir kitaptı. En sonunda yayınevlerinden umudu kesip okumaya başladığımdaysa bu uzun merakın karşılığını son sayfasına kadar verecek bir eser buldum.
Witcher benim gözümde acı-tatlı olarak tanımlanacak bir kitap. Sizi eğlendirdiği, heyecanlandırdığı her öyküde bir şekilde boğazınıza yumru oturtmaktan vazgeçmiyor. Geralt'ın dünyasının o karmaşık düzenini okura yansıtmakta hiçbir zorluk çekmiyor.
Özellikle masalların çarpık versiyonlarının bazı öykülere yedirilmiş halini görmek hem şaşırtıcı hem de oldukça tatmin ediciydi. Sayısız masal mutlu sonlarından ayrıştırılıp, adeta gerçek düzene uyarlanarak başarıyla öykülerin belli kısımlarına nakledilmişti.
Bittiği için gerçekten üzüldüğüm, bitişinde de o buruk tadı ağzıma çalmaktan vazgeçmeyen, sıra dışı bir eserdi Witcher. Etkisinden bir süre kurtulamayacağımı biliyorum.
Çok uzun zamandır merak ettiğim, Türkçeye çevrilsin diye kıvrandığım bir kitaptı. En sonunda yayınevlerinden umudu kesip okumaya başladığımdaysa bu uzun merakın karşılığını son sayfasına kadar verecek bir eser buldum.
Witcher benim gözümde acı-tat... tümünü göster
Dehşet-ül Vahşet bir kitap duruyor karşınızda :D Eh nereden başlasam ki?
Bu kitap tam bir Book of Geralt tadında olmuş. Belki de kitabı okurken yer yer zevkten dört köşe olmamdaki en önemli sebep buydu. Her yeni öyküyle kendisinin hakkında bambaşka şeyler öğrenerek kendisini daha da anlıyor, öykülerin içinde sanki daha da bir var oluyoruz. Ayrıca, Sapkowski Geralt'ın anlatımında gösterdiği ustalığı diğer karakterleri yazarken de göstermekten çekinmemiş ve Beyaz Kurt'umuzun yanına hepsi birbirinden orjinal yan karakterler ekleyerek öyküleri daha da zevkle okunur kılmış. (Zevkten kaç köşe olduğunuzun haddi hesabı yok yani. :P)
Öyküler demişken Last Wish'tekileri de çok sevmeme rağmen hem yukarıda yazdığım sebepten ötürü hem de biraz daha iyi kurgulandığını düşündüğümden bu kitaptakileri daha çok beğendiğimi de söyleyeyim. Kimi zaman güldüren, kimi zaman ağlatan, bol bol düşündüren ve çeşit çeşit maceralara bizi ortak eden öyküler var karşımızda. Bunlar arasından seçim yapmam çok zor, ama illa ki birini seçmem istense Something More adlı son öykünün benim gözümde biraz daha önde olduğunu söyleyebilirim. Kitaba adını veren The Sword of Destiny ve diğerlerinin de ondan pek aşağı kalmadıklarını da hatırlatmakta fayda var tabii.
The Sword of Destiny'yi tüm zaman favorilerime gönül rahatlığıyla yerleştiriyor ve bu muhteşem kitabın dilimize de çevrileceği günlerin gelmesini dört gözle bekliyorum.
Dehşet-ül Vahşet bir kitap duruyor karşınızda :D Eh nereden başlasam ki?
Bu kitap tam bir Book of Geralt tadında olmuş. Belki de kitabı okurken yer yer zevkten dört köşe olmamdaki en önemli sebep buydu. Her yeni öyküyle kendisinin hakkında bambaşk... tümünü göster
Her şey bir yana, son 2 öyküyle birlikte göklere çıkıyordu. Hele o son öykü yok mu... Hem hüzün hem de mutluluk gözyaşları döktürdü bana. Buruk sevinçler yaşatıp şok üzerine şok geçirtti.
İçerdiği öykülerdeki tüm kurgular kaliteli, göndermeleri olması gerektiği gibi başarılıydı. İnsanı güldürmek istediğinde bile bunu rahatlıkla başarıyor. Ana karakterlerinden yan karakterlerine kadar büyük bir zenginliğe sahip. Dahası, hiçbir karakter birbirini tekrar etmiyor. Yazarı kıskanmamak elde değil, şahsen ortadan ikiye ayrılıyordum az daha :). Ayrıca, bu okuduğumuzun hayran çevirisi olduğu düşünülürse ekibin önünde "saygıyla" eğiliyorum. Gollancz'ın çevirisinden daha iyiydi, bunu da açık yüreklilikle söylüyorum. Hayran çevirisi falan diye (Lehçeden İngilizceye) burun kıvrılacak gibi değildi yani, çok profesyönelceydi.
Ama Andrzej Sapkowski , bizi bu kadar -ister acı ister tatlı nedenlerle- ağlatmak zorunda değilsin be adam :). Azıcık acı okurlarına.
Her şey bir yana, son 2 öyküyle birlikte göklere çıkıyordu. Hele o son öykü yok mu... Hem hüzün hem de mutluluk gözyaşları döktürdü bana. Buruk sevinçler yaşatıp şok üzerine şok geçirtti.
İçerdiği öykülerdeki tüm kurgular kaliteli, göndermeleri ol... tümünü göster
Yıllar önce oyunlarını oynadığınız serinin aslında bir kitap serisi olduğunu öğrendiğinizde içten içe seviniyorsunuz. Çünkü bir kitabın uyarlaması varsa, o kitap uyarlamasını kesinlikle aşıyor benim gözümde. Yazarın romanı parça parça hikayelerle anlatmasına alışmak biraz zor olsa da, kitabın son sayfalarında bütün hikayelerin bağlantılı olduğunu anlıyorsunuz.
Kader Kılıcı İlk kitaptan bile daha zekice yazılmış, fantastik edebiyat severler Riviali Geralt'ın maceralarını kaçırmamalı.
Yıllar önce oyunlarını oynadığınız serinin aslında bir kitap serisi olduğunu öğrendiğinizde içten içe seviniyorsunuz. Çünkü bir kitabın uyarlaması varsa, o kitap uyarlamasını kesinlikle aşıyor benim gözümde. Yazarın romanı parça parça hikayelerle anl... tümünü göster
Superman'in Dünya'daki kötülüklere savaş açmasının üstünden bir yıl geçti. Ve savaş henüz başlıyor. Oldukça şiddetli bir yüzleşmenin sonucunda, asi lider Batman'in omurgası kırıldı. Wonder Woman komaya girdi. Green Arrow öldü. Amerika Birleşik Devletleri hükümeti artık Çelik Adam ve onun Justice League'iyle savaş halinde ve bu savaşın şok edici yeni cepheleri olacak. Gotham Şehri'nin gölgeli sokaklarında Komiser Gordon, bir zamanlar Batgirl, şimdi de Oracle olarak bilinen yüksek teknolojili kanun koruyucu kızıyla ve onun suç savaşçısı ekibiyle, Birds of Prey'le bir araya gelecek ve Superman'in hükümdarlığına karşı birleşecekler.
Uzay boşluğundaysa bir istila başlıyor. Koruyucular adıyla bilinen ölümsüz ve çok güçlü varlıklar, Superman'in hırçınlıklarına izin vermeyecekler ve Green Lantern Corps, onu alaşağı etmek için toplanacak. Ama bu yeni yıl başlarken Superman herkese kendisinin gücüne karşı dikkatli olmayı öğretecek... DC Evreni'nin süper kahramanlarını daha önce hiç böyle görmediniz! Keyifli Okumalar…
Superman'in Dünya'daki kötülüklere savaş açmasının üstünden bir yıl geçti. Ve savaş henüz başlıyor. Oldukça şiddetli bir yüzleşmenin sonucunda, asi lider Batman'in omurgası kırıldı. Wonder Woman komaya girdi. Green Arrow öldü. Amerika ... tümünü göster