Babalar ve Oğullar Turgenyevin en büyük romanı olduğu kadar, Batılılaşmanın çelişkilerini yaşayan, devrimin eşiğindeki Rusyanın ruhunu en derinden yakalayan romanlardan da biridir. Kitap 1862de yayımlandığında, bir anda pek çok siyasi, edebi ve felsefi tartışmanın odak noktası haline gelmişti; ama bugün hâlâ okunmasını, bu tartışmaları hem içerip hem de aşmasını sağlayan edebi derinliğine, Vladimir Nabokovun deyişiyle, Turgenyevin boz cilasına ve özenilecek renk, ışık ve gölge anlayışına borçlu. Siyasi bir tartışmayı ya da felsefi bir sorunu insanileştirmenin, derin bir anlayış ve incelikli bir zanaatkârlıkla mümkün olduğunu Babalar ve Oğullar bize bir daha gösteriyor. Turgenyevde her zaman bir şiirsellik vardır, ama bu şiirselliğin içinde hep gözünü bile kırpmayan bir gerçeklik bekler.Henry James
******
1859 yılının Mayıs ayında baba Nikolay Petroviç Kirsanov, üniversiteyi bitirmiş oğlu Arkadiyin dönüşünü heyecanla beklemektedir. Oğlunun değerli arkadaşım diye tanıştırdığı Bazarov, çiftliğe adımını atar atmaz gelenekselden derin bir kopuşun, bir kuşak çatışmasının temsilcisi olduğunu belli eder. Sadece doğa bilimlerinin yasalarına inanan genç Bazarov, kırsal kökenli aristokrasinin kent kökenli aydınlar ile yaşadığı gerginliği yansıtır. Edebiyatın vazgeçemediği genel kuşak çatışması teması, bu romanda tarihsel bir kesite ve belli bir ülkenin koşullarına bağlanarak inandırıcı, açıklanabilir, trajik özellikler kazanıyor. Babalar ve Oğullar: Kaçınılmaz kopuş.
************
İki nesil arasındaki düşünce ve karakter yapısından hareketle muhafazakar ve liberal çatışmasını konu alan roman.
************
Turgenev Babalar ve Oğullarda Rusyanın 1850-60 yılları arasındaki durumunu resmediyor. Eserin temel sorunsalını, egemen durumdaki liberal soyluların farklı sınıflardan gelen demokratlarla yer değiştirmesi sırasında yaşanan sıkıntılar oluşturuyor. Bu sorun, eserde insanlık tarihi kadar eski bir başka sorunla, kuşaklar arasında yaşanan çatışmayla beslenerek su yüzüne çıkıyor. Bu iki sorunun nasıl bir nitelik taşıdığını nihilist gençlerin temsilcisi Bazarov ve arkadaşı Kirsanovun bizzat kendi babalarıyla, babalarının kuşağından olan ve farklı sınıflardan gelen diğer insanlarla, üst düzey görevlilerle, farklı sınıf ve yaşlarda kadınlarla ve kölelerle kurdukları diyaloglarda izleme olanağı buluyoruz. (...) Turgenev eserini bir çırpıda okunabilecek kadar sürükleyici bir dille yazmıştır. Babalar ve Oğullarda, Tolstoyun eserlerindeki hayat öğretmenini, Gogolün eserlerinki korkunç, hatta okuru dehşete düşüren anlatıcıyı, Dostoyevskinin eserlerindeki huzursuz edici havayı hissetmiyoruz. Aksine, eserde son derece trajik bir şekilde gerçekleşen ölümün bile bilinçle kabullenildiğini görüyoruz.Doç. Dr. Birsen KARACA
************
Turgenyevin başyapıtı Babalar ve Oğullar (1862) kuşaklar-arası çatışmanın günümüzde hala anlamlı, belki de daha derin bir görünümünü realist romanın erken döneminin çerçevesinde karşımıza çıkarmış olmasıyla ayırdediliyor. Şiirsel bir realizmle sunduğu ünlü Bazarov tipinin enerjik, sinir ve küstahça nihilizmini babaların Romantizminin karşısına dikiyor Turgenyev. Gerçekten de Bazarovun yeni dünyası, asırlar boyu hüküm süren tutuculuğun ve önyargıların bilim sayesinde temizlendiği bir yarı-ütopyaya benzer. Bu durum romanın derinliklerinin günümüzde daha derin sorgulanması gerektiğini gösteriyor. Hatırlanması gereken şey, Rusyadaki ilerici-radikal çevrelerle gelenekçi-muhafazakârların roman yayınlanır yayınlanmaz oldukça çapraşık yargılarla birbirlerine girdikleridir: çoğu radikal bu romanı ilericiliğin aşırı kaba bir karikatürü olarak okumuştu. Muhafazakâr romantik çevreler ise nihilizmin tatsız-tuzsuz, tiksindirici hatta son derecede tehlikeli bir olumlanması olarak... Her durumda Turgenyev, modern romanın ayrıcalıklı temalarından birinin başlatıcısıdır- geleneksel değerlerin topunu karşısına alan, kızgın genç adam tipinin...
************
Dünya edebiyatının en önemli klasik eserlerinden biri olan Babalar ve Oğullar, yazarı Turgenyevin de başyapıtıdır. Konusu 1800lerin sonunda geçen romanda Turgenyev, her dönemin temel çatışmalarından biri olan kuşaklar arası çatışmayı ele alır ve bu ekse
************
Romandaki baba ve oğul karakterleri iki Rus jenerasyonu arasındaki artan bölünmüşlüğü, Yevgeny Bazarov ise nihilist görüşleri ve eski düzen karşıtlığı ile ilk Bolşevikleri temsil eder.
Turgenyev, Babalar ve Oğulları 1830ların liberalleri ile güçlenen nihilist hareket arasında artış gösteren kültürel hizipçiliğe tepki olarak yazdı. Bu iki düşünce tarzı Rusyanın geleceğinin kilise etkisindeki geleneksel yörüngede devam etmekte olduğuna inanan Rus-Ortodoks görüş ile çelişmekteydi.
Babalar ve Oğullar, Rus edebiyatının ilk modern roman örneği olarak kabul edilebilir. Bu göze çarpan karakter ikilemi ve derin psikolojik tahliller, birçok büyük Rus romancının yetişmesinde önemli bir etken olmuştur.
************
Vladimir Nabokova göre, Babalar ve Oğullar yalnız Turgenyevin en iyi romanı değil, aynı zamanda on dokuzuncu yüzyılın da en parlak romanlarından biridir. Turgenyev, bu romanında tasarladığı işi, yani iç gözlemini olmamakla birlikte, bir gazetecinin kaleminden çıkma toplumcu kukla tipi durumuna düşmeyen bir karakter yaratmayı başarmıştır. Gerçekten, Turgenyev bu yapıtında, kahramanı Bazarovu eksen alarak o dönemin Rusyasındaki kuşaklar arası çatışmayı ustalıkla işler. Romana, çözümleme zenginliği ve inandırıcılık kazandıran özellikleri arasında kuşaklar arası çatışmanın yanı sıra, kent kökenli radikal aydınlarla kır kökenli tutucu- libarel toprak sahipleri, kadın ve erkek karakterler, duygular ve inançlar arasındaki karşıtlıkları da eklemek gerekir.
************
İlk gençlik heyecanlarıyla okunan kitapların etkisini, o ilk okumanın verdiği benzersiz hazzı unutmak mümkün mü? İletişim ve bilgi edinme imkânlarının son hızla arttığı bir çağda, gençlerimizi ve çocuklarımızı kitapların dünyasıyla buluşturmak eskisi kadar kolay olmasa gerek. Bu anlamda, Millî Eğitim Bakanlığının ilköğretim ve ortaöğretime yönelik 100 Temel Eser seçimi; öğrencilere, velilere ve öğretmenlere, kısacası kültür dünyamıza katkıda bulunacak herkese yararlı olacak niteliktedir.
************
Onun iyi bir asker olamayacağını anlayıp, bu konuda ondan ümidini kesmiş olan babası, oğlunu memur yapmaya karar verdi. On sekiz yaşını bitirir bitirmez, onu Petersburga götürdü ve üniversiteye yazdırdı. Tam o sıralarda büyük oğlu Pavel Petroviç, özel birlikler alayına subay olarak atanmıştı. İki delikanlı, birlikte bir ev tuttular ve yüksek bir memur olan annelerinin amcası İlya Kolyazinin kontrolü altında yaşamaya başladılar. Babaları da tümeninin başına, yani karısının yanına döndü. Ancak çok sık olmayan aralıklarla onlara, siyah kâğıtlarda, büyük, katip yazısıyla karalanmış mektuplar göndermekle yetindi. Bu mektupların en alt kısmında, özenle mühürlenmiş Tümgeneral Piyotr Kirsanof kelimeleri bulunurdu.
************
Vladimir Nabokova göre, Babalar ve Oğullar Turgenyevin en iyi romanı olduğu gibi, aynı zamanda da on dokuzuncu yüzyılın en başarılı romanlarından biridir. Turgenyev, kuşaklar arası çatışmanın günümüzde hâlâ geçerli, ama daha derin bir görünümünü gerçekçi romanın ilk örneklerinden biri olan eserinde ustalıkla anlatıyor. Gerçekten, Turgenyev bu yapıtında, kahramanı Bazarovu merkez alarak o dönemin Rusyasındaki kuşaklar arası çatışmayı ustalıkla işler. Romana derinlik ve inandırıcılık kazandıran başlıca özellikleri, kuşaklar arası çatışmanın yanı sıra, kent kökenli radikal aydın çevrelerle kır kökenli tutucu-liberal toprak sahiplerinin kusursuzca betimlenmesidir. Ayrıca buna kadın ve erkek karakterleri, duygular ve inançlar arasındaki karşıtlıkların başarıyla yansıtılmalarını da eklemek gerekir.Babalar ve Oğullar ilk kez 1859da Rusyada yayımlandığında, radikal çevrelerle gelenekçi-muhafazakâr çevreler romanı odak alarak birbirlerini oldukça sert ve karşılıklı yargılarla eleştirmişlerdir.
************
Turgenvevin başyapıtı Babalar ve Oğullar günümüzde de önemini koruyan kuşaklar arası çatışmanın, gerçekçi romanın erken döneminin çerçevesinde karşımıza çıkarmış olmasıyla ayırdediliyor. Bu özelliğiyle Dünya Klasikleri arasında yeralan roman, çağımıza da hâlâ damgasını vurmaya devam etmektedir.
******
Babalar ve Oğullar Turgenyevin en büyük romanı olduğu kadar, Batılılaşmanın çelişkilerini yaşayan, devrimin eşiğindeki Rusyanın ruhunu en derinden yakalayan romanlardan da biridir. Kitap 1862de yayımlandığında, bir anda pek çok siyasi, edebi ve felse... tümünü göster
İTÜ İnşaat Fakültesi İnşaat Mühendisliği mezunu olan Atilla Atalay, 1979 Yılından başlayarak profesyönel mizah yazarı olarak çeşitli dergilerde yazılar yazdı. Gırgır, Fırt, Hıbır Mizah dergileriyle birlikte bir süre haftalık olarak yayınlanan Gazete Pazar'da ve Milliyet Gazetesi Kültür Sanat Eki'nde köşe yazıları yazdı. Mizah dergilerindeki köşeleri Eray ve Sıdıka büyük ilgi çekti. Yazıları halen Leman ve Lemanyak Dergileri'nde sürmektedir.
"Sıdıka" adlı tiplemesi Atıf Yılmaz ve Mahinur Ergun'un yönetiminde Show TV için televizyon dizisi olarak çekildi. Haluk Bilginer ve Zuhal Olcay için yazdığı "Gelecekte İnecek Var"
İTÜ İnşaat Fakültesi İnşaat Mühendisliği mezunu olan Atilla Atalay, 1979 Yılından başlayarak profesyönel mizah yazarı olarak çeşitli dergilerde yazılar yazdı. Gırgır, Fırt, Hıbır Mizah dergileriyle birlikte bir süre haftalık olarak yayınlanan Gazete ... tümünü göster
Riyakârlık aşağılığın en son haddidir. Sahiden iyi insanlar, kötüler hakkında laf söylemezlerdi. (...) Riyayı kaldırırsanız mesele yoktur, kötüler hemen saflarına iyiyi alıverirler. Önemli olan kötülüğü iyilikle beraber ortadan kaldırmaktır. O zaman insanlık denilen şey kafasını kaldırır: Durun bakalım, der, biz de varızdiyen büyük yazarın; ilk kez 1953 yılında yayımlanan romanı Kayıp Aranıyor yeniden gözden geçirilerek yayına hazırlandı. TADIMLIKKöy halkı meziyetli insanlardı. Haksızlıktan ve yalandan ürkerlerdi. Ürkmeyenler de kuvvetli bir delil buluncaya kadar beklemeyi daha makul bulur, beklerlerdi. Yalandan çekinmeyen birini beklerlerdi. İşte Kamarot İrfan tam onların beklediği gibi biriydi. Evvelki sene nişanlanmış, gelip köyde bir Rum karısının evine yerleşmişti. Cart curt etmeyi, köyde ağa geçinmeyi, herkese yüksekten bakarak laubali olmayı, kendine büyük küçük köy sakininin İrfan Ağabey demesini, okumuş, yazmışlık taslamayı, kavgalara müdahale edip haksızı değil zayıfı ezmesini seven bir adamdı.İşte İrfanın önce gizli gizli sonra erkeklik taslarcasına aşikâre anlattığı pek korkunç bir hikâye köy sakinlerinden bir kısmının Nevin hakkındaki Konsolosun deli kızından öteye geçmeyen müsamahakâr kızgınlıklarının birdenbire şimdiye kadar uyuklamış bir kine, bir zalimliğe çevrilmesine sebep oldu. Nevin bâbında üç türlü bir düşünce topluluğu meydana geldi.Birinciler hiçbir dedikoduya karışmayan, Nevinin hallerini serbest yetişmesine veren, kabahati babasına yükleyen namuslu insanlardı. İkinciler onun bu halini kendileri yapamakdıkları için şimdilik hoş görenlerdi. Üçüncü bölüğe gelince Nevin onlarla icap etmeyince konuşmazdı. Bunlar görünüşte Nevin hakkında düşünen ikinci kısma benzer, hoşgörür takımındandılar. Ama Nevin onların için için ne kadar zalim, kıskanç, kindar ve fırsat kollar olduklarını, adeta beş hissiyle karışık bir ilave hisle, kavrayıvermişti. Böyleleriyle fazla konuşmaz, çekingen durur, istemeyerek kendiliğinden bir kayıtsızlık gelir bir yerine yerleşirdi. Bu kayıtsızlığında bilmeyerek o kadar ileri giderdi ki, bu hal, sonunda bir önem vermeyiş gibi gözükmeye başlardı. Böyle bir önem vermemek halinin onların kin ve zalimliğini artıracağını Nevin anlamayacak kadar onlara karşı hareketlerinde kendiliğindendi. Mademki onu sevmiyorlar, hareketlerini çirkin görüyorlar, ahbaplığa lüzum yoktur, diye bile düşünmemişti.Geçerlerken onları şimdiye kadar hiç tanımamış, bilmemiş gibi başka tarafa bakar, selam vermezdi. Bu hissinde de samimi idi. Bu ilgisizliği hiç hesaplı, düşünceli bir şey değildi. Garip bir surette kendiliğindendi.İşte bu kısım Kamarot İrfanın hikâyesiyle birdenbire işi azıttılar. O geçerken yerlere tükürdüler. Öyle ki birçokları pis, adi karı, şıllık kelimelerinden öksürük, aksırık, tıksırık seslerinden ve nidalarından yuvarladıkları bir homurtuyu o geçerken homurdanmaya başladılar.Nevin bir zaman bunlara ne yaptığını, neden ona bu kadar düşman kesildiklerini anlayamadı. Hani istedikleri de olmuştu: Nevin onlar hakkında düşünmeye koyuldu. Ama yine de eski halinde fazla bir değişiklik görülmedi. Yalnız bu sefer eskiden olduğu gibi onlar yanından geçerken kayıtsız duramıyor, bir uykudan uyandırılmış gibi onları tanıyor, gülümseyecek bir muhaverede ise donakalıyor, gülemiyordu. Söyleyeceği bir şey varsa söyleyemiyordu. Bir yerde rastlarsa hafifçe, pek belli belirsiz bir rahatsızlık duyuyor, yanlarından uzaklaşabilmek için telaş gösteriyor, acele ediyordu.En korktuğu şey küçük görülmekti. İnsanlardan her zaman kendini aşağı görmüştü. Hattâ küçük görmüştü. Görmüştü ama başkası tarafından öyle görülmek onu çok üzerdi. Buna da tahammül etmek, aldırış etmemek gerekiyordu. O pis kamarot kendini insanlardan nasıl üstün sayıyordu, bir görmeliydi. İrfan Ağabey! İrfan Ağabey, dedikleri zaman nişanlısı için bile değil, elbiseleri için iftihar edercesine günde üç defa urba değiştiriyordu.Kanadadan aldığı kalın gömlekleri, eski ayakkabılarını, kar külahını giyer, geyik başlı bastonunu koltuğunun altına sıkıştırır. Zulmedecek, kendi üstünlük hastalığını şehvet gibi tatmin edecek bir biçare insan arardı. Yüzü ve dudakları al al, bıyıkları kıpkırmızı olduğu halde bir yeşil gülümseme ile dört yanına bakardı, üstü başı, omuzu kıçı bir hizada korkunç bir mahlûktu. Hiçbir hayvan, onun kadar çirkin olamazdı. İhtiyar çöpçü atları güzeldi. Uyuz eşekler güzeldi. Her tarafı yırtık, gözleri irinli hasta kediler güzeldi. Sokak köpekleri ne güzeldi! Hamamböcekleri, zinalar harikulade idi. Bizim çirkin dediğimiz; yüzleri, bilinmiş, tadılmış, resmi çizilmiş olmayan kendi halinde insancıklar güzeldi. Ama o, sıhhatli yanaklarına, beyaz dişlerine, kırmızı bıyıklarına, kumral saçlarına rağmen çirkindi. Çirkinliğin en korkuncu ile çirkindi. O bu köyde bulundukça hani insanın üstüne kazara bir yerden bir pislik sürünür de insan neresinde olduğunu kestiremez, arada sırada birdenbire keskin ve öğürtücü bir koku duyar. İşte onun köyde bulunduğu günleri Nevin, kokusundan, bu pislik kokusundan tanırdı...
Riyakârlık aşağılığın en son haddidir. Sahiden iyi insanlar, kötüler hakkında laf söylemezlerdi. (...) Riyayı kaldırırsanız mesele yoktur, kötüler hemen saflarına iyiyi alıverirler. Önemli olan kötülüğü iyilikle beraber ortadan kaldırmaktır. O zaman ... tümünü göster
Babalar ve Oğullar Turgenyevin en büyük romanı olduğu kadar, Batılılaşmanın çelişkilerini yaşayan, devrimin eşiğindeki Rusyanın ruhunu en derinden yakalayan romanlardan da biridir. Kitap 1862de yayımlandığında, bir anda pek çok siyasi, edebi ve felsefi tartışmanın odak noktası haline gelmişti; ama bugün hâlâ okunmasını, bu tartışmaları hem içerip hem de aşmasını sağlayan edebi derinliğine, Vladimir Nabokovun deyişiyle, Turgenyevin boz cilasına ve özenilecek renk, ışık ve gölge anlayışına borçlu. Siyasi bir tartışmayı ya da felsefi bir sorunu insanileştirmenin, derin bir anlayış ve incelikli bir zanaatkârlıkla mümkün olduğunu Babalar ve Oğullar bize bir daha gösteriyor. Turgenyevde her zaman bir şiirsellik vardır, ama bu şiirselliğin içinde hep gözünü bile kırpmayan bir gerçeklik bekler.Henry James
******
1859 yılının Mayıs ayında baba Nikolay Petroviç Kirsanov, üniversiteyi bitirmiş oğlu Arkadiyin dönüşünü heyecanla beklemektedir. Oğlunun değerli arkadaşım diye tanıştırdığı Bazarov, çiftliğe adımını atar atmaz gelenekselden derin bir kopuşun, bir kuşak çatışmasının temsilcisi olduğunu belli eder. Sadece doğa bilimlerinin yasalarına inanan genç Bazarov, kırsal kökenli aristokrasinin kent kökenli aydınlar ile yaşadığı gerginliği yansıtır. Edebiyatın vazgeçemediği genel kuşak çatışması teması, bu romanda tarihsel bir kesite ve belli bir ülkenin koşullarına bağlanarak inandırıcı, açıklanabilir, trajik özellikler kazanıyor. Babalar ve Oğullar: Kaçınılmaz kopuş.
************
İki nesil arasındaki düşünce ve karakter yapısından hareketle muhafazakar ve liberal çatışmasını konu alan roman.
************
Turgenev Babalar ve Oğullarda Rusyanın 1850-60 yılları arasındaki durumunu resmediyor. Eserin temel sorunsalını, egemen durumdaki liberal soyluların farklı sınıflardan gelen demokratlarla yer değiştirmesi sırasında yaşanan sıkıntılar oluşturuyor. Bu sorun, eserde insanlık tarihi kadar eski bir başka sorunla, kuşaklar arasında yaşanan çatışmayla beslenerek su yüzüne çıkıyor. Bu iki sorunun nasıl bir nitelik taşıdığını nihilist gençlerin temsilcisi Bazarov ve arkadaşı Kirsanovun bizzat kendi babalarıyla, babalarının kuşağından olan ve farklı sınıflardan gelen diğer insanlarla, üst düzey görevlilerle, farklı sınıf ve yaşlarda kadınlarla ve kölelerle kurdukları diyaloglarda izleme olanağı buluyoruz. (...) Turgenev eserini bir çırpıda okunabilecek kadar sürükleyici bir dille yazmıştır. Babalar ve Oğullarda, Tolstoyun eserlerindeki hayat öğretmenini, Gogolün eserlerinki korkunç, hatta okuru dehşete düşüren anlatıcıyı, Dostoyevskinin eserlerindeki huzursuz edici havayı hissetmiyoruz. Aksine, eserde son derece trajik bir şekilde gerçekleşen ölümün bile bilinçle kabullenildiğini görüyoruz.Doç. Dr. Birsen KARACA
************
Turgenyevin başyapıtı Babalar ve Oğullar (1862) kuşaklar-arası çatışmanın günümüzde hala anlamlı, belki de daha derin bir görünümünü realist romanın erken döneminin çerçevesinde karşımıza çıkarmış olmasıyla ayırdediliyor. Şiirsel bir realizmle sunduğu ünlü Bazarov tipinin enerjik, sinir ve küstahça nihilizmini babaların Romantizminin karşısına dikiyor Turgenyev. Gerçekten de Bazarovun yeni dünyası, asırlar boyu hüküm süren tutuculuğun ve önyargıların bilim sayesinde temizlendiği bir yarı-ütopyaya benzer. Bu durum romanın derinliklerinin günümüzde daha derin sorgulanması gerektiğini gösteriyor. Hatırlanması gereken şey, Rusyadaki ilerici-radikal çevrelerle gelenekçi-muhafazakârların roman yayınlanır yayınlanmaz oldukça çapraşık yargılarla birbirlerine girdikleridir: çoğu radikal bu romanı ilericiliğin aşırı kaba bir karikatürü olarak okumuştu. Muhafazakâr romantik çevreler ise nihilizmin tatsız-tuzsuz, tiksindirici hatta son derecede tehlikeli bir olumlanması olarak... Her durumda Turgenyev, modern romanın ayrıcalıklı temalarından birinin başlatıcısıdır- geleneksel değerlerin topunu karşısına alan, kızgın genç adam tipinin...
************
Dünya edebiyatının en önemli klasik eserlerinden biri olan Babalar ve Oğullar, yazarı Turgenyevin de başyapıtıdır. Konusu 1800lerin sonunda geçen romanda Turgenyev, her dönemin temel çatışmalarından biri olan kuşaklar arası çatışmayı ele alır ve bu ekse
************
Romandaki baba ve oğul karakterleri iki Rus jenerasyonu arasındaki artan bölünmüşlüğü, Yevgeny Bazarov ise nihilist görüşleri ve eski düzen karşıtlığı ile ilk Bolşevikleri temsil eder.
Turgenyev, Babalar ve Oğulları 1830ların liberalleri ile güçlenen nihilist hareket arasında artış gösteren kültürel hizipçiliğe tepki olarak yazdı. Bu iki düşünce tarzı Rusyanın geleceğinin kilise etkisindeki geleneksel yörüngede devam etmekte olduğuna inanan Rus-Ortodoks görüş ile çelişmekteydi.
Babalar ve Oğullar, Rus edebiyatının ilk modern roman örneği olarak kabul edilebilir. Bu göze çarpan karakter ikilemi ve derin psikolojik tahliller, birçok büyük Rus romancının yetişmesinde önemli bir etken olmuştur.
************
Vladimir Nabokova göre, Babalar ve Oğullar yalnız Turgenyevin en iyi romanı değil, aynı zamanda on dokuzuncu yüzyılın da en parlak romanlarından biridir. Turgenyev, bu romanında tasarladığı işi, yani iç gözlemini olmamakla birlikte, bir gazetecinin kaleminden çıkma toplumcu kukla tipi durumuna düşmeyen bir karakter yaratmayı başarmıştır. Gerçekten, Turgenyev bu yapıtında, kahramanı Bazarovu eksen alarak o dönemin Rusyasındaki kuşaklar arası çatışmayı ustalıkla işler. Romana, çözümleme zenginliği ve inandırıcılık kazandıran özellikleri arasında kuşaklar arası çatışmanın yanı sıra, kent kökenli radikal aydınlarla kır kökenli tutucu- libarel toprak sahipleri, kadın ve erkek karakterler, duygular ve inançlar arasındaki karşıtlıkları da eklemek gerekir.
************
İlk gençlik heyecanlarıyla okunan kitapların etkisini, o ilk okumanın verdiği benzersiz hazzı unutmak mümkün mü? İletişim ve bilgi edinme imkânlarının son hızla arttığı bir çağda, gençlerimizi ve çocuklarımızı kitapların dünyasıyla buluşturmak eskisi kadar kolay olmasa gerek. Bu anlamda, Millî Eğitim Bakanlığının ilköğretim ve ortaöğretime yönelik 100 Temel Eser seçimi; öğrencilere, velilere ve öğretmenlere, kısacası kültür dünyamıza katkıda bulunacak herkese yararlı olacak niteliktedir.
************
Onun iyi bir asker olamayacağını anlayıp, bu konuda ondan ümidini kesmiş olan babası, oğlunu memur yapmaya karar verdi. On sekiz yaşını bitirir bitirmez, onu Petersburga götürdü ve üniversiteye yazdırdı. Tam o sıralarda büyük oğlu Pavel Petroviç, özel birlikler alayına subay olarak atanmıştı. İki delikanlı, birlikte bir ev tuttular ve yüksek bir memur olan annelerinin amcası İlya Kolyazinin kontrolü altında yaşamaya başladılar. Babaları da tümeninin başına, yani karısının yanına döndü. Ancak çok sık olmayan aralıklarla onlara, siyah kâğıtlarda, büyük, katip yazısıyla karalanmış mektuplar göndermekle yetindi. Bu mektupların en alt kısmında, özenle mühürlenmiş Tümgeneral Piyotr Kirsanof kelimeleri bulunurdu.
************
Vladimir Nabokova göre, Babalar ve Oğullar Turgenyevin en iyi romanı olduğu gibi, aynı zamanda da on dokuzuncu yüzyılın en başarılı romanlarından biridir. Turgenyev, kuşaklar arası çatışmanın günümüzde hâlâ geçerli, ama daha derin bir görünümünü gerçekçi romanın ilk örneklerinden biri olan eserinde ustalıkla anlatıyor. Gerçekten, Turgenyev bu yapıtında, kahramanı Bazarovu merkez alarak o dönemin Rusyasındaki kuşaklar arası çatışmayı ustalıkla işler. Romana derinlik ve inandırıcılık kazandıran başlıca özellikleri, kuşaklar arası çatışmanın yanı sıra, kent kökenli radikal aydın çevrelerle kır kökenli tutucu-liberal toprak sahiplerinin kusursuzca betimlenmesidir. Ayrıca buna kadın ve erkek karakterleri, duygular ve inançlar arasındaki karşıtlıkların başarıyla yansıtılmalarını da eklemek gerekir.Babalar ve Oğullar ilk kez 1859da Rusyada yayımlandığında, radikal çevrelerle gelenekçi-muhafazakâr çevreler romanı odak alarak birbirlerini oldukça sert ve karşılıklı yargılarla eleştirmişlerdir.
************
Turgenvevin başyapıtı Babalar ve Oğullar günümüzde de önemini koruyan kuşaklar arası çatışmanın, gerçekçi romanın erken döneminin çerçevesinde karşımıza çıkarmış olmasıyla ayırdediliyor. Bu özelliğiyle Dünya Klasikleri arasında yeralan roman, çağımıza da hâlâ damgasını vurmaya devam etmektedir.
******
Babalar ve Oğullar Turgenyevin en büyük romanı olduğu kadar, Batılılaşmanın çelişkilerini yaşayan, devrimin eşiğindeki Rusyanın ruhunu en derinden yakalayan romanlardan da biridir. Kitap 1862de yayımlandığında, bir anda pek çok siyasi, edebi ve felse... tümünü göster
Babalar ve Oğullar Turgenyevin en büyük romanı olduğu kadar, Batılılaşmanın çelişkilerini yaşayan, devrimin eşiğindeki Rusyanın ruhunu en derinden yakalayan romanlardan da biridir. Kitap 1862de yayımlandığında, bir anda pek çok siyasi, edebi ve felsefi tartışmanın odak noktası haline gelmişti; ama bugün hâlâ okunmasını, bu tartışmaları hem içerip hem de aşmasını sağlayan edebi derinliğine, Vladimir Nabokovun deyişiyle, Turgenyevin boz cilasına ve özenilecek renk, ışık ve gölge anlayışına borçlu. Siyasi bir tartışmayı ya da felsefi bir sorunu insanileştirmenin, derin bir anlayış ve incelikli bir zanaatkârlıkla mümkün olduğunu Babalar ve Oğullar bize bir daha gösteriyor. Turgenyevde her zaman bir şiirsellik vardır, ama bu şiirselliğin içinde hep gözünü bile kırpmayan bir gerçeklik bekler.Henry James
******
1859 yılının Mayıs ayında baba Nikolay Petroviç Kirsanov, üniversiteyi bitirmiş oğlu Arkadiyin dönüşünü heyecanla beklemektedir. Oğlunun değerli arkadaşım diye tanıştırdığı Bazarov, çiftliğe adımını atar atmaz gelenekselden derin bir kopuşun, bir kuşak çatışmasının temsilcisi olduğunu belli eder. Sadece doğa bilimlerinin yasalarına inanan genç Bazarov, kırsal kökenli aristokrasinin kent kökenli aydınlar ile yaşadığı gerginliği yansıtır. Edebiyatın vazgeçemediği genel kuşak çatışması teması, bu romanda tarihsel bir kesite ve belli bir ülkenin koşullarına bağlanarak inandırıcı, açıklanabilir, trajik özellikler kazanıyor. Babalar ve Oğullar: Kaçınılmaz kopuş.
************
İki nesil arasındaki düşünce ve karakter yapısından hareketle muhafazakar ve liberal çatışmasını konu alan roman.
************
Turgenev Babalar ve Oğullarda Rusyanın 1850-60 yılları arasındaki durumunu resmediyor. Eserin temel sorunsalını, egemen durumdaki liberal soyluların farklı sınıflardan gelen demokratlarla yer değiştirmesi sırasında yaşanan sıkıntılar oluşturuyor. Bu sorun, eserde insanlık tarihi kadar eski bir başka sorunla, kuşaklar arasında yaşanan çatışmayla beslenerek su yüzüne çıkıyor. Bu iki sorunun nasıl bir nitelik taşıdığını nihilist gençlerin temsilcisi Bazarov ve arkadaşı Kirsanovun bizzat kendi babalarıyla, babalarının kuşağından olan ve farklı sınıflardan gelen diğer insanlarla, üst düzey görevlilerle, farklı sınıf ve yaşlarda kadınlarla ve kölelerle kurdukları diyaloglarda izleme olanağı buluyoruz. (...) Turgenev eserini bir çırpıda okunabilecek kadar sürükleyici bir dille yazmıştır. Babalar ve Oğullarda, Tolstoyun eserlerindeki hayat öğretmenini, Gogolün eserlerinki korkunç, hatta okuru dehşete düşüren anlatıcıyı, Dostoyevskinin eserlerindeki huzursuz edici havayı hissetmiyoruz. Aksine, eserde son derece trajik bir şekilde gerçekleşen ölümün bile bilinçle kabullenildiğini görüyoruz.Doç. Dr. Birsen KARACA
************
Turgenyevin başyapıtı Babalar ve Oğullar (1862) kuşaklar-arası çatışmanın günümüzde hala anlamlı, belki de daha derin bir görünümünü realist romanın erken döneminin çerçevesinde karşımıza çıkarmış olmasıyla ayırdediliyor. Şiirsel bir realizmle sunduğu ünlü Bazarov tipinin enerjik, sinir ve küstahça nihilizmini babaların Romantizminin karşısına dikiyor Turgenyev. Gerçekten de Bazarovun yeni dünyası, asırlar boyu hüküm süren tutuculuğun ve önyargıların bilim sayesinde temizlendiği bir yarı-ütopyaya benzer. Bu durum romanın derinliklerinin günümüzde daha derin sorgulanması gerektiğini gösteriyor. Hatırlanması gereken şey, Rusyadaki ilerici-radikal çevrelerle gelenekçi-muhafazakârların roman yayınlanır yayınlanmaz oldukça çapraşık yargılarla birbirlerine girdikleridir: çoğu radikal bu romanı ilericiliğin aşırı kaba bir karikatürü olarak okumuştu. Muhafazakâr romantik çevreler ise nihilizmin tatsız-tuzsuz, tiksindirici hatta son derecede tehlikeli bir olumlanması olarak... Her durumda Turgenyev, modern romanın ayrıcalıklı temalarından birinin başlatıcısıdır- geleneksel değerlerin topunu karşısına alan, kızgın genç adam tipinin...
************
Dünya edebiyatının en önemli klasik eserlerinden biri olan Babalar ve Oğullar, yazarı Turgenyevin de başyapıtıdır. Konusu 1800lerin sonunda geçen romanda Turgenyev, her dönemin temel çatışmalarından biri olan kuşaklar arası çatışmayı ele alır ve bu ekse
************
Romandaki baba ve oğul karakterleri iki Rus jenerasyonu arasındaki artan bölünmüşlüğü, Yevgeny Bazarov ise nihilist görüşleri ve eski düzen karşıtlığı ile ilk Bolşevikleri temsil eder.
Turgenyev, Babalar ve Oğulları 1830ların liberalleri ile güçlenen nihilist hareket arasında artış gösteren kültürel hizipçiliğe tepki olarak yazdı. Bu iki düşünce tarzı Rusyanın geleceğinin kilise etkisindeki geleneksel yörüngede devam etmekte olduğuna inanan Rus-Ortodoks görüş ile çelişmekteydi.
Babalar ve Oğullar, Rus edebiyatının ilk modern roman örneği olarak kabul edilebilir. Bu göze çarpan karakter ikilemi ve derin psikolojik tahliller, birçok büyük Rus romancının yetişmesinde önemli bir etken olmuştur.
************
Vladimir Nabokova göre, Babalar ve Oğullar yalnız Turgenyevin en iyi romanı değil, aynı zamanda on dokuzuncu yüzyılın da en parlak romanlarından biridir. Turgenyev, bu romanında tasarladığı işi, yani iç gözlemini olmamakla birlikte, bir gazetecinin kaleminden çıkma toplumcu kukla tipi durumuna düşmeyen bir karakter yaratmayı başarmıştır. Gerçekten, Turgenyev bu yapıtında, kahramanı Bazarovu eksen alarak o dönemin Rusyasındaki kuşaklar arası çatışmayı ustalıkla işler. Romana, çözümleme zenginliği ve inandırıcılık kazandıran özellikleri arasında kuşaklar arası çatışmanın yanı sıra, kent kökenli radikal aydınlarla kır kökenli tutucu- libarel toprak sahipleri, kadın ve erkek karakterler, duygular ve inançlar arasındaki karşıtlıkları da eklemek gerekir.
************
İlk gençlik heyecanlarıyla okunan kitapların etkisini, o ilk okumanın verdiği benzersiz hazzı unutmak mümkün mü? İletişim ve bilgi edinme imkânlarının son hızla arttığı bir çağda, gençlerimizi ve çocuklarımızı kitapların dünyasıyla buluşturmak eskisi kadar kolay olmasa gerek. Bu anlamda, Millî Eğitim Bakanlığının ilköğretim ve ortaöğretime yönelik 100 Temel Eser seçimi; öğrencilere, velilere ve öğretmenlere, kısacası kültür dünyamıza katkıda bulunacak herkese yararlı olacak niteliktedir.
************
Onun iyi bir asker olamayacağını anlayıp, bu konuda ondan ümidini kesmiş olan babası, oğlunu memur yapmaya karar verdi. On sekiz yaşını bitirir bitirmez, onu Petersburga götürdü ve üniversiteye yazdırdı. Tam o sıralarda büyük oğlu Pavel Petroviç, özel birlikler alayına subay olarak atanmıştı. İki delikanlı, birlikte bir ev tuttular ve yüksek bir memur olan annelerinin amcası İlya Kolyazinin kontrolü altında yaşamaya başladılar. Babaları da tümeninin başına, yani karısının yanına döndü. Ancak çok sık olmayan aralıklarla onlara, siyah kâğıtlarda, büyük, katip yazısıyla karalanmış mektuplar göndermekle yetindi. Bu mektupların en alt kısmında, özenle mühürlenmiş Tümgeneral Piyotr Kirsanof kelimeleri bulunurdu.
************
Vladimir Nabokova göre, Babalar ve Oğullar Turgenyevin en iyi romanı olduğu gibi, aynı zamanda da on dokuzuncu yüzyılın en başarılı romanlarından biridir. Turgenyev, kuşaklar arası çatışmanın günümüzde hâlâ geçerli, ama daha derin bir görünümünü gerçekçi romanın ilk örneklerinden biri olan eserinde ustalıkla anlatıyor. Gerçekten, Turgenyev bu yapıtında, kahramanı Bazarovu merkez alarak o dönemin Rusyasındaki kuşaklar arası çatışmayı ustalıkla işler. Romana derinlik ve inandırıcılık kazandıran başlıca özellikleri, kuşaklar arası çatışmanın yanı sıra, kent kökenli radikal aydın çevrelerle kır kökenli tutucu-liberal toprak sahiplerinin kusursuzca betimlenmesidir. Ayrıca buna kadın ve erkek karakterleri, duygular ve inançlar arasındaki karşıtlıkların başarıyla yansıtılmalarını da eklemek gerekir.Babalar ve Oğullar ilk kez 1859da Rusyada yayımlandığında, radikal çevrelerle gelenekçi-muhafazakâr çevreler romanı odak alarak birbirlerini oldukça sert ve karşılıklı yargılarla eleştirmişlerdir.
************
Turgenvevin başyapıtı Babalar ve Oğullar günümüzde de önemini koruyan kuşaklar arası çatışmanın, gerçekçi romanın erken döneminin çerçevesinde karşımıza çıkarmış olmasıyla ayırdediliyor. Bu özelliğiyle Dünya Klasikleri arasında yeralan roman, çağımıza da hâlâ damgasını vurmaya devam etmektedir.
******
Babalar ve Oğullar Turgenyevin en büyük romanı olduğu kadar, Batılılaşmanın çelişkilerini yaşayan, devrimin eşiğindeki Rusyanın ruhunu en derinden yakalayan romanlardan da biridir. Kitap 1862de yayımlandığında, bir anda pek çok siyasi, edebi ve felse... tümünü göster