Batılı anlamda Türk romanının başlangıcı sayılan ve Tanpınar'ın Türkiye'de nesli adına konuşan ilk eser diye tanımladığı Mai ve Siyah, dönemin basın, edebiyat ve şiir hayatına ilişkin gözlemleriyle de ayrı bir öneme sahiptir.
Batılı anlamda Türk romanının başlangıcı sayılan ve Tanpınar'ın Türkiye'de nesli adına konuşan ilk eser diye tanımladığı Mai ve Siyah, dönemin basın, edebiyat ve şiir hayatına ilişkin gözlemleriyle de ayrı bir öneme sahiptir.
Batılı anlamda Türk romanının başlangıcı sayılan ve Tanpınar'ın Türkiye'de nesli adına konuşan ilk eser diye tanımladığı Mai ve Siyah, dönemin basın, edebiyat ve şiir hayatına ilişkin gözlemleriyle de ayrı bir öneme sahiptir.
Batılı anlamda Türk romanının başlangıcı sayılan ve Tanpınar'ın Türkiye'de nesli adına konuşan ilk eser diye tanımladığı Mai ve Siyah, dönemin basın, edebiyat ve şiir hayatına ilişkin gözlemleriyle de ayrı bir öneme sahiptir.
Batılı anlamda Türk romanının başlangıcı sayılan ve Tanpınar'ın Türkiye'de nesli adına konuşan ilk eser diye tanımladığı Mai ve Siyah, dönemin basın, edebiyat ve şiir hayatına ilişkin gözlemleriyle de ayrı bir öneme sahiptir.
Batılı anlamda Türk romanının başlangıcı sayılan ve Tanpınar'ın Türkiye'de nesli adına konuşan ilk eser diye tanımladığı Mai ve Siyah, dönemin basın, edebiyat ve şiir hayatına ilişkin gözlemleriyle de ayrı bir öneme sahiptir.
Liesel Meminger, Münih'in varoşlarında yaşayan yoksul Hubermann ailesinin yanına evlatlık olarak verilir. 1933 yılında Almanların yüzde 90'ı Adolf Hitler'i gözlerini kırpmadan desteklerken, Liesel'in üvey babası Hans Hubermann kalan yüzde on içindeydi. Üstelik, evlerinin bodrumunda bir Yahudi saklamak zorunda kaldılar.
Erkek kardeşi gözlerinin önünde ölen küçük kız Liesel kitap hırsızının ta kendisi. Liesel'i evlat edinen küfürbaz ama yüreği apak anne Rosa ile en güzel baba figürlerinden biri olan o gümüş gözlü güzel insan Hans Hubermann, babanın akordiyonu, Liesel'e okuma yazma öğrettiği anlar, Liesel'in kabuslarını yatıştırdığı anlar, yahudi Max'le aralarındaki ilişkiler, Max'in kitaba da yansıyan eskiz defteri, o çizimler ve öyküler-özellikle ağaçlı öykü-, koskoca kütüphanesiyle bayan Ilsa, limon sarısı saçlı oyunbaz Rudy, Liesel'in suç ortağı Rudy, obur ve dikbaşlı Rudy, o aşık olunası Rudy ve de tüm bu unutulmaz karakterleri alaycılıkla burukluk arası bir dille anlatan ölüm'ün ta kendisi. ruhları bir bir alıp götüren ölüm ve savaşın ortasında kitaplara tutunan bir kız...
Muhtesem ...
Liesel Meminger, Münih'in varoşlarında yaşayan yoksul Hubermann ailesinin yanına evlatlık olarak verilir. 1933 yılında Almanların yüzde 90'ı Adolf Hitler'i gözlerini kırpmadan desteklerken, Liesel'in üvey babası Hans Hubermann kal... tümünü göster
Liesel Meminger, Münih'in varoşlarında yaşayan yoksul Hubermann ailesinin yanına evlatlık olarak verilir. 1933 yılında Almanların yüzde 90'ı Adolf Hitler'i gözlerini kırpmadan desteklerken, Liesel'in üvey babası Hans Hubermann kalan yüzde on içindeydi. Üstelik, evlerinin bodrumunda bir Yahudi saklamak zorunda kaldılar.
Erkek kardeşi gözlerinin önünde ölen küçük kız Liesel kitap hırsızının ta kendisi. Liesel'i evlat edinen küfürbaz ama yüreği apak anne Rosa ile en güzel baba figürlerinden biri olan o gümüş gözlü güzel insan Hans Hubermann, babanın akordiyonu, Liesel'e okuma yazma öğrettiği anlar, Liesel'in kabuslarını yatıştırdığı anlar, yahudi Max'le aralarındaki ilişkiler, Max'in kitaba da yansıyan eskiz defteri, o çizimler ve öyküler-özellikle ağaçlı öykü-, koskoca kütüphanesiyle bayan Ilsa, limon sarısı saçlı oyunbaz Rudy, Liesel'in suç ortağı Rudy, obur ve dikbaşlı Rudy, o aşık olunası Rudy ve de tüm bu unutulmaz karakterleri alaycılıkla burukluk arası bir dille anlatan ölüm'ün ta kendisi. ruhları bir bir alıp götüren ölüm ve savaşın ortasında kitaplara tutunan bir kız...
Muhtesem ...
Liesel Meminger, Münih'in varoşlarında yaşayan yoksul Hubermann ailesinin yanına evlatlık olarak verilir. 1933 yılında Almanların yüzde 90'ı Adolf Hitler'i gözlerini kırpmadan desteklerken, Liesel'in üvey babası Hans Hubermann kal... tümünü göster
Hayatınızı başka bir insanın bedeninde yaşasaydınız
Artık beyninin içine yerleştirilen küçük elektrotların kontrolündeydi...
Artık zihninin sessiz bölgeleri uyanıktı ve kendi sesinde ona ait olmayan bir çığlık işitiyordu; yüzyıl öncesinden gelen... kurnaz, duygusal ve cani ruhlu birinin zihninde ve bedeninde yankılanıyordu bu ses.
Epilepsi tedavisi gören Elizabeth Austin'in beynine minyatür elektrotlar yerleştirilmiştir. Elizabeth elektrotları kendisine verilen ufak bir cihazla aktif tutarak krizlerini kontrol edebilmektedir. Ve artık bırakmak zorunda kaldığı, özlediği hayata dönerek evliliğindeki sorunları çözmeye ve tekrar işine başlamaya hazır olduğunu hisseder. Buna karşın, ameliyatın bir parçası olarak son derece riskli olduğu halde fazladan elektrot yerleştirilmesine razı olur. Bu elektrotlardan biri uyarıldığında kendisine ait olmayan bir hayatı yaşamaya başladığını, başka bir bedende vücut bulduğunu fark eder. Doktorundan bu gelişmeleri saklayan Elizabeth, şimdiki ve önceki hayatı arasındaki geçişlerde bocalarken, keşfettiği yeni hayatın onu daha mutlu ettiğini hisseder. Ama bu hayatın hazırladığı korkunç oyunun içine çekildiğinden habersizdir
Hayatınızı başka bir insanın bedeninde yaşasaydınız
Artık beyninin içine yerleştirilen küçük elektrotların kontrolündeydi...
Artık zihninin sessiz bölgeleri uyanıktı ve kendi sesinde ona ait olmayan bir çığlık işitiyordu; yüzyıl öncesinden gelen.... tümünü göster
serebnum şu anda kitap okumuyor.