seymacakan

Profil Resmi
0 takip ettiği ve 0 takip edeni var. 0 değerlendirme yapmış.

Son Aktiviteler

Profil Resmi
seymacakan yarım bırakmış.
Kültür ve Medeniyet Üzerine Denemeler

Yılmaz Özakpınar sosyoloji Kültür ve Medeniyet Üzerine Denemeler, ayrı yazılardan oluşmakla birlikte, o yazıların hepsini birleştiren bir medeniyet teorisine dayanmaktadır. Mevlânanın Modernliği ve Modern Bilim (1990) yazısında bir fikir olarak beliren yeni bir yaklaşım, Kültür ve Medeniyet Anlayışları ve bir Medeniyet Teorisi (1997) adıl eserde bilimsel bir teori halinde sunuldu. Kültür ve Medeniyet Üzerine Denemeler; bu yeni teori ışığında millî ve insanî meseleleri tahlil etmektedir, insanın bir aileye mensup olması bir millete mensup olmasına engel olmadığı gibi, bir millete mensup olması da onun, insanlığı içinde duymasına engel değildir. Hakikat birdir ve bireyi, aileyi, milleti ve insanlığı kuşatır.Denemeler, yazarın, bu temayı, psikolojik, sosyal ve felsefî planda açıklığa kavuşturma çabalarının ürünüdür.

Yılmaz Özakpınar sosyoloji Kültür ve Medeniyet Üzerine Denemeler, ayrı yazılardan oluşmakla birlikte, o yazıların hepsini birleştiren bir medeniyet teorisine dayanmaktadır. Mevlânanın Modernliği ve Modern Bilim (1990) yazısında bir fikir olarak belir... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 2 ay
Profil Resmi
seymacakan şu an okuyor.
Kültür Kuramı

Nermi Uygurdan Bütün Yapıtlarına Doğru bir kilometre taşı daha: Kültür Kuramı. İlk kez 1985te yayımlanan Kültür Kuramında on yazı yer alıyor. Kültür alanlarının dil, eğitim, ahlak, tarih felsefesi... gibi en önemlilerine ilişkin bu yazılardan, Dil, Kültür ve Eğitim, Türk Dilinin Felsefesi, Marcelde Ben-Sen Bağı ve Ahlakın Bilimce Temellendirilmesi Sorunu, yıllar önce yurtdışında yayımlanmıştı. Hala koruduğu önemi, geliştirdiği yanıt denemeleri kadar, sorduğu soruların da özgünlüğünde yatan bu kitabı, Dil Gelişiminin Gerekli Kıldığı Dokunuşlar. Çok ufak bir-iki sözcük ve yazım Yenilemesi dışında, Eldeğmeden sunuyoruz. TADIMLIKKültür nedir? İşlediğimiz soru-bütünü, şimdi de, ikinci olarak, bu soruyu sormamızı, bu soruyu derinleştirmemizi zorunlu kılıyor.Kuşbakışı bir yaklaşımla, kültür: insanın ortaya koyduğu, içinde insanın varolduğu tüm gerçeklik demektir. Öyleyse kültür deyimiyle insan dünyasını taşıyan, yani insan varlığını gördüğümüz herşey anlaşılabilir. Kültür, doğanın insanlaştırılma biçimi, bu insanlaştırmaya özgü süreç ve verimdir. Kültür, insanın kendini kendi evinde duymasını sağlayacak bir dünya ortaya koymasıdır. Buna göre kültür, böylesi bir dünyanın anlam-varlığına ilişkin tüm düşünülebilirlikleri içerir: insan varoluşunun nasıl ve ne olduğudur kültür. İnsanın nasıl düşündüğü, duyduğu, yaptığı, istediği; insanın kendisine nasıl baktığı, özünü nasıl gördüğü; değerlerini, ülkülerini, isteklerini nasıl düzenlediği, -- bütün bunlar hep kültürün ögeleridir. İnsanın ne tür bir yaşama-biçemi, ne tür bir varolma programı, ne tür bir eylem-kalıbı benimsediği kültürdür hep. Teknik, ekonomi, hukuk, estetik, bilim, devlet, yöntem -- insanın meydana getirdiği herşey kültüre girer. Örgütler, dernekler, kurumlar, okullar, tüm kendilerine ilişkin şeylerle birlikte kültürden sayılırlar. İnsanlar arasındaki her çeşit karşılıklı etki-leşmelere, her türlü yapıp yaratma alışkanlıklarına, bütün manevi ve maddesel yapıt ve ürünlere kültür denir.İlk bakışta oldukça uzun görünen ama son derece eksik olan bu sayım, gene de kültür üzerinde bize üç-aşağı beş-yukarı doğru bir tasarım vermeye yeterli gibime geliyor, tıpkı sonsuz sayılar dizisini açık kılmak için nasıl birkaç sayıyı saymak yeterliyse, öyle. Kuşkusuz, denediğimiz sayım, kültürün kökeni, değeri, amacı ve mutluluk olanakları üzerinde birşey söylemekten kesinlikle uzak. Ne var ki, böyle bir kesinlik ardında koştuğumuz yok bizim burda. Gene de kültürün özyapısına ilişkin birkaç ananiteliği belirleyecek durumdayız artık.

Nermi Uygurdan Bütün Yapıtlarına Doğru bir kilometre taşı daha: Kültür Kuramı. İlk kez 1985te yayımlanan Kültür Kuramında on yazı yer alıyor. Kültür alanlarının dil, eğitim, ahlak, tarih felsefesi... gibi en önemlilerine ilişkin bu yazılardan, Dil, K... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 2 ay
Profil Resmi
seymacakan şu an okuyor.
Mai ve Siyah

Batılı anlamda Türk romanının başlangıcı sayılan ve Tanpınar'ın Türkiye'de nesli adına konuşan ilk eser diye tanımladığı Mai ve Siyah, dönemin basın, edebiyat ve şiir hayatına ilişkin gözlemleriyle de ayrı bir öneme sahiptir.

Batılı anlamda Türk romanının başlangıcı sayılan ve Tanpınar'ın Türkiye'de nesli adına konuşan ilk eser diye tanımladığı Mai ve Siyah, dönemin basın, edebiyat ve şiir hayatına ilişkin gözlemleriyle de ayrı bir öneme sahiptir.

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 2 ay
Profil Resmi
seymacakan okumuş.
Serenad

Her şey, 2001 yılının Şubat ayında soğuk bir gün, İstanbul Üniversitesi'nde halkla ilişkiler görevini yürüten Maya Duran'ın (36) ABD'den gelen Alman asıllı Profesör Maximilian Wagner'i (87) karşılamasıyla başlar.1930'lu yıllarda İstanbul Üniversitesi'nde hocalık yapmış olan profesörün isteği üzerine, Maya bir gün onu Şile'ye götürür. Böylece, katları yavaş yavaş açılan dokunaklı bir aşk hikâyesine karışmakla kalmaz, dünya tarihine ve kendi ailesine ilişkin birtakım sırları da öğrenir.Serenad, 60 yıldır süren bir aşkı ele alırken, ister herkesin bildiği Yahudi Soykırımı olsun isterse çok az kimsenin bildiği Mavi Alay, bütün siyasi sorunlarda asıl harcananın, gürültüye gidenin hep insan olduğu gerçeğini de göz önüne seriyor.Okurunu sımsıkı kavrayan Serenad'da Zülfü Livaneli'nin romancılığının en temel niteliklerinden biri yine başrolde: İç içe geçmiş, kaynaşmış kişisel ve toplumsal tarihlerin kusursuz Dengesi.

Her şey, 2001 yılının Şubat ayında soğuk bir gün, İstanbul Üniversitesi'nde halkla ilişkiler görevini yürüten Maya Duran'ın (36) ABD'den gelen Alman asıllı Profesör Maximilian Wagner'i (87) karşılamasıyla başlar.1930'lu yılla... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 2 ay
Profil Resmi
seymacakan bir test çözdü. Sonuç: 6/8 (%75.0) doğru.
10 yıl, 2 ay
Profil Resmi
seymacakan okumuş.
Füreya

Birden çocuklardan biri bağırdı Şuraya bakın, iki kuş öpüşüyorlar!Füreya iskelenin üzerindeydi. Güçlükle arkasını dönerek, aşağıda cıvıldayıp duran çocuklara baktı. Hanginiz söyledi bunu? diye seslendi. Sıska bir oğlan öne çıktı. Ben! dedi.Kuş mu gördün orada?Evet.Füreya üşenmedi, indi iskeleden. Çocuğu yanına çağırdı. Kuşu nerede gördüğünü göster bakayım.Çocuk birkaç adım geriledi. Füreya takip etti çocuğu. Eliyle işaret etti oğlan.Nah orada. İşte kuşlar gaga gagaya vermiş öpüşüyorlar.Dondu kaldı Füreya. Hiç tasarlamadığı halde, çocuğun işaret ettiği yerde masalsı iki kuş kafası beliriyordu. Tıpkı öpüşür gibiydiler. Haklıydı çocuk. Cumhuriyet Türkiyesinin ilk kadın seramik sanatçısı Füreya Koralın hayat hikâyesi Füreya, aynı zamanda bir dönem romanı.

Birden çocuklardan biri bağırdı Şuraya bakın, iki kuş öpüşüyorlar!Füreya iskelenin üzerindeydi. Güçlükle arkasını dönerek, aşağıda cıvıldayıp duran çocuklara baktı. Hanginiz söyledi bunu? diye seslendi. Sıska bir oğlan öne çıktı. Ben! dedi.Kuş mu gör... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 2 ay
Daha Fazla Göster

seymacakan şu an ne okuyor?

Kültür Kuramı

%0

Mai ve Siyah

%0

Favori Yazarları (0 yazar)

Favori yazarı yok.