siinem

0 takip ettiği ve 0 takip edeni var. 1 değerlendirme yapmış.

Son Aktiviteler

siinem, Koyu Beyaz tarafından yapılmış bir değerlendirmeyi beğendi.
Bin Dokuz Yüz Seksen Dört (1984)

8

İki kere iki beş eder.

Düşündürmek, sorgulatmak, kendi zihninizi tarayıp içinde bulunduğunuz durum ve yaşama şöyle bir göz atmak bu kitabın size yapacağı en büyük etkiler olacaktır sanıyorum. İlk sayfasından itibaren sizi içine çeken atmosferi öyle bir dünyaya ait ki, bir yandan içiniz kararıyor, bir yandan buna ne kadar yakın olabileceğinizi düşünerek korkuyorsunuz ve buna rağmen yazılmış olan düzenin çarpık bütünlüğüne hayran olmaktan kendinizi alamıyorsunuz. İnsanın düşünce biçimini, dünyanın var oluşundan bu yana gelen çeşitli fikirleri, içinde bulunduğumuz dünyanın var olan ve değişmeyen gerçeklerini, felsefeyi, yönetim biçimlerini ve giderek daha çok içine gömüldüğümüz yaşam düzenimizi çok eskilerden gelerek gören, bununla da kalmayıp üç bölümde farklı açılardan(I. bölüm; sistemin içindeki sıradan bir insan, II bölüm; sorgulayan ve madalyonun öteki yüzünden bakan kısım, III bölüm; sistemin bakış açısı ve saf gerçeklerin görülmesi) bize sunan bir eser Bin Dokuz Yüz Seksen Dört.

Herkesin okuyup da hayran kalacağı bir eser olmadığını düşünmeme rağmen okumamanın eksiklik olacağını da söyleyebilirim. (bkz: çiftdüşün) Anlattığı, yarattığı ve muhtemelen içine girmeye yakın olduğumuz düzenin arkasındaki düşünceler, yöntemler ve kuruluşu mantık sınırlarını zorlayacak kadar gerçekçi. Hiçbir eylem rastgele yapılmıyor, her şey bir düzen içinde ve arkasındaki amaç uğruna şaşmadan yürütülüyor. Yalnızca dil konusundaki değişiklikler dahi başlı başına pek çok şeyi anlatıp düşündürüyor insana; kaldı ki bunun dışında onlarca sorgulanacak düşünce daha veriyor kitap. Her bir sayfasını dikkatle özümseyerek okumak, üzerinde düşünmek gerekiyor. Bu bakımdan belli bir dönemden sonra okumak kitabın çok daha iyi kavranmasına yardımcı olacaktır diye düşünüyorum. Birkaç yıl sonra bir kez daha elime alıp okuyacağımdan da bu yüzden eminim.

Hakkında çok fazla şey söylenebilecek bir kitap olmasına karşın barındırdığı düşünceleri anlatmaya çalışırken hakkını veremeyeceğinden de korkutacak kadar iyi yazılmış ve dolu bir içeriğe sahip. Belli bir dönemden sonra okunması hayata bakış açınızı ciddi anlamda değiştirecektir, buna inanıyorum. George Orwell'ın ileri görüşlülüğüne saygı duymamak bu kitabı hakkıyla okuyan hiç kimsenin yapamayacağı bir eylemdir sanıyorum. Ayrıca tüm bu düşünce ağırlığına rağmen karakterlerin hikaye içindeki oturuşu, baş karakterin olaylara olan sorgulayıcı bakış açısı ve neredeyse hiç ön plana çıkmadan görevini başarıyla yerine getiren kurgusunun sağlamlığı da kitabın bir kült eser olmasını sağlayan diğer etkenler. Başlı başına oturaklı bir yapıt Bin Dokuz Yüz Seksen Dört.

Elimdeki baskının editörlüğüne ve çeviride ortaya çıkan bazı pürüzlere takıldıysam da kitaptan aldığım zevki engellemedi. Distopik eserlerin içindeki yoğunluğun insanın başını ağrıtması dışında (ne var ki tatlı bir ağrı bu bile) şikayet edilebilecek bir şey var mı bilmiyorum, sanırım yoktur.

Hakkıyla okuyabileceğine inanan herkesin sadece kitaplığında değil zihninin bir köşesinde de daimA bulunması gereken bir eser. Parti sloganı bile pek çok şeyi anlatmaya yeter;

SAVAŞ BARIŞTIR
ÖZGÜRLÜK KÖLELİKTİR
CAHİLLİK GÜÇTÜR

İki kere iki beş eder.

Düşündürmek, sorgulatmak, kendi zihninizi tarayıp içinde bulunduğunuz durum ve yaşama şöyle bir göz atmak bu kitabın size yapacağı en büyük etkiler olacaktır sanıyorum. İlk sayfasından itibaren sizi içine çeken atmosferi öyl... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 2 ay
siinem bir değerlendirme yaptı.
Bin Dokuz Yüz Seksen Dört (1984)

8

Mütiş bir kurgu. George Orwell'a bu kitabı yazdıran sebepleri bilmek isterdim. 1949'dan bu yana, her dönemde okuyana anımsatacak bir şeyler mutlaka vardır. Sanıyorum Orwell bunu amaçlamış. Üçüncü bölümü tek gecede bitirdim. Okumayı erteleyenler varsa başlamanızı öneririm. "Güncelliğini hiçbir zaman yitirmeyen bir başyapıttır; yalnızca yarına değil, bugüne de ilişkin bir uyarı çığlığıdır."

Mütiş bir kurgu. George Orwell'a bu kitabı yazdıran sebepleri bilmek isterdim. 1949'dan bu yana, her dönemde okuyana anımsatacak bir şeyler mutlaka vardır. Sanıyorum Orwell bunu amaçlamış. Üçüncü bölümü tek gecede bitirdim. Okumayı erteleyenler varsa... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 2 ay
siinem favorilerine ekledi.
Bin Dokuz Yüz Seksen Dört (1984)

Yirminci yüzyılın en önemli yazarlarından biri olan George Orwell, 47 yıllık yaşamına iki başyapıt sığdırdı. “Hayvan Çiftliği” ve “Bin Dokuz Yüz Seksen Dört”. 1945 yılında yayınlanan “Hayvan Çiftliği”nde, bir grup hayvanın kendilerini sömüren insanların yönetimini devirip eşitlikçi bir toplum kurmasının öyküsü anlatılıyordu. Ama zamanla hayvanların zeki ve iktidar düşkünü önderleri olan domuzlar, devrimi yolundan saptırarak insanlardan daha baskıcı ve acımasız bir diktatörlük kuruyorlardı. Bir siyasal yergi başyapıtı sayılan “Hayvan Çiftliği”ni 1949'da “Bin Dokuz Yüz Seksen Dört” adlı roman izledi. Orwell'in bu son kitabı, her şeyin tümüyle devletin denetiminde olduğu belleksiz ve muhalefetsiz bir toplum tehlikesine karşı yürekten bir uyarı niteliğindeydi. Dünyanın sürekli birbiriyle savaşan üç totaliter polis devletinin egemenliği altında olduğu düşsel bir gelecekte geçen roman, hem o dönemde hem de sonraki yıllarda çok sayıda okuru derinden etkiledi.

Yirminci yüzyılın en önemli yazarlarından biri olan George Orwell, 47 yıllık yaşamına iki başyapıt sığdırdı. “Hayvan Çiftliği” ve “Bin Dokuz Yüz Seksen Dört”. 1945 yılında yayınlanan “Hayvan Çiftliği”nde, bir grup hayvanın kendilerini sömüren insanla... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 2 ay
siinem okumuş.
Bin Dokuz Yüz Seksen Dört (1984)

Yirminci yüzyılın en önemli yazarlarından biri olan George Orwell, 47 yıllık yaşamına iki başyapıt sığdırdı. “Hayvan Çiftliği” ve “Bin Dokuz Yüz Seksen Dört”. 1945 yılında yayınlanan “Hayvan Çiftliği”nde, bir grup hayvanın kendilerini sömüren insanların yönetimini devirip eşitlikçi bir toplum kurmasının öyküsü anlatılıyordu. Ama zamanla hayvanların zeki ve iktidar düşkünü önderleri olan domuzlar, devrimi yolundan saptırarak insanlardan daha baskıcı ve acımasız bir diktatörlük kuruyorlardı. Bir siyasal yergi başyapıtı sayılan “Hayvan Çiftliği”ni 1949'da “Bin Dokuz Yüz Seksen Dört” adlı roman izledi. Orwell'in bu son kitabı, her şeyin tümüyle devletin denetiminde olduğu belleksiz ve muhalefetsiz bir toplum tehlikesine karşı yürekten bir uyarı niteliğindeydi. Dünyanın sürekli birbiriyle savaşan üç totaliter polis devletinin egemenliği altında olduğu düşsel bir gelecekte geçen roman, hem o dönemde hem de sonraki yıllarda çok sayıda okuru derinden etkiledi.

Yirminci yüzyılın en önemli yazarlarından biri olan George Orwell, 47 yıllık yaşamına iki başyapıt sığdırdı. “Hayvan Çiftliği” ve “Bin Dokuz Yüz Seksen Dört”. 1945 yılında yayınlanan “Hayvan Çiftliği”nde, bir grup hayvanın kendilerini sömüren insanla... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 2 ay
siinem şu an okuyor.
İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 4 ay
Daha Fazla Göster

siinem şu an ne okuyor?

Tesla'nın Kutusu

%0

Favori Yazarları (0 yazar)

Favori yazarı yok.