slmnyn

0 takip ettiği ve 0 takip edeni var. 21 değerlendirme yapmış.

Son Aktiviteler

slmnyn, Kitap Tavsiyesi ve Fikir Alışverişi adlı grupta tartışılan konuya bir cevap yazdı.
kitap fuarı

Anladığım kadarıyla fantastik roman tarzından hoşlanıyorsunuz. Hangi alanlarla ilgilendiğinizi söylerseniz tavsiye vermek daha kolay olur.

Anladığım kadarıyla fantastik roman tarzından hoşlanıyorsunuz. Hangi alanlarla ilgilendiğinizi söylerseniz tavsiye vermek daha kolay olur.

9 yıl, 10 ay
slmnyn bir değerlendirme yaptı.
İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl, 10 ay
slmnyn okumuş.
Bay Pipo: Bir MİT Görevlisinin Sıradışı Yaşamı - Hiram Abas

Elinizde tuttuğunuz bu kitap, Türkiye'nin son elli yıllık tarihinin bir bölümünü deyim yerindeyse 'büyüteç altına almaya' çalışmaktadır. Reis kitabında, devletin kullandığı bir tetikçinin yaşamöyküsünü anlatırken, bir yandan da ona ve onun gibilere ihtiyaç gösteren tarihsel ortamı ortaya koymaya çalışmıştık. Şimdi de, aynı olayların başrollerinde yer almış bir istihbaratçının yaşamöyküsüyle bir adım daha ilerliyoruz ve biraz daha merkeze, perde arkasındaki kişilere ve olaylara ulaşmaya çalışıyoruz.

Bu anlamda Bay Pipo'ya, Reis'in bir devamı veya ikinci bölümü de denebilir. Ulusal Kurtuluş Savaşı'ndaki istihbarat çalışmaları, ülkeyi zapt etmek isteyen emperyalist düşmanlardan ve onlara teslim olmuş olan padişah çevresinden bilgi toplamak temelinde kurulmuştu. Milliydi ve genellikle dış istihbarata yönelikti. Bu sayede halkın hem saygısını hem de fiili desteğini yanına almıştı.

Elinizde tuttuğunuz bu kitap, Türkiye'nin son elli yıllık tarihinin bir bölümünü deyim yerindeyse 'büyüteç altına almaya' çalışmaktadır. Reis kitabında, devletin kullandığı bir tetikçinin yaşamöyküsünü anlatırken, bir yandan da ona ve ... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl, 10 ay
slmnyn bir değerlendirme yaptı.
İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl, 10 ay
slmnyn okumuş.
Cumhuriyet Efsaneleri

“Türkiye’de 1923 yılından itibaren yürürlüğe konulan programın adını koyuyorum:Osmanlısızlaştırmak. Elinizdeki kitap, ülkemizde 1918-23 yıllarında ama daha kesin olarak 1924’ten sonra adım adım sahneye konulan bu Osmanlısızlaştırma politikasının tersine çevrilmesini, yani Yeniden Osmanlılaştırma yöneliminin altını çizilmesini ama en önemlisi de aslında birer barbarlık ürünü olan bin yıllık alfabenin unutturulması veya sanat eserlerinin kazınıp yıkılması gibi eylemlerin nasıl da el çabukluğu marifetle başarıymış gibi sunulabildiğini tespit etmeği amaçlıyor.”

Mustafa Armağan

1918 Osmanlı Devleti’nin yenildiği yıldır. Gerçi Alman İmparatorluğu, Avusturya-Macaristan çifte tacı ve Bulgaristan da bizimle beraber yenilmişti ama hiçbirinin anavatan toprakları işgal edilmemiş, yalnızca -Weimar’da olduğu gibi- ağır ekonomik ve askerî yaptırımlarla cezalandırılmışlardı. Yalnızca Osmanlı Devleti’nin anavatan toprakları ve başkenti işgal edilmiş ve yönetim merkezi İstanbul ele geçirilmişti. Neden?

1918’in bu manzarası ne kadar hazin ise sonrasındaki siyasi ve askerî gelişmeler de o kadar hazindi. Osmanlı Devleti’ni tarihe postalamak ve bir daha bu topraklarda böyle tehlikeli bir oluşuma meydan vermemek için onu barışa zorlayacak bir Yunan savaşı planlandı ama bütün tehditlere rağmen Sevr’i Osmanlı Sultanı Vahdettin’e imzalatmak mümkün olmadı. Barışa yanaşmamasının cezasını da anlaşmayı başka bir kadroyla yaparak kendisini devre dışı bırakarak verdiler zaten; sonra da yurt dışına kaçırarak… Neden?

Böylece Sultan’sız ve devletsiz kalan millet bu defa Ankara hükümetiyle bir devlet olabilmek için Lozan kapılarında İtilaf devletlerinin merhametine muhtaç hâle gelecek, uluslararası camiada tanınması karşılığında feragat, rıza ve tavizler istenecek ve Lozan’da bunlar fazlasıyla verildikten sonra başka sözler de istenecekti. Bir daha bu topraklarda Osmanlı’nın lafı geçmeyecek, Hilafet’inden Medeni Kanun’una, Ayasofya’sından alfabesine, kılık kıyafetinden laikliğine kadar garanti kapsamına giren temel hususlarda mutabık kalındıktan sonra Cumhuriyet’in ilanına izin verilecekti. Neden?

“Türkiye’de 1923 yılından itibaren yürürlüğe konulan programın adını koyuyorum:Osmanlısızlaştırmak. Elinizdeki kitap, ülkemizde 1918-23 yıllarında ama daha kesin olarak 1924’ten sonra adım adım sahneye konulan bu Osmanlısızlaştırma politikasının ters... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl, 10 ay
slmnyn kütüphanesine ekledi.
Cumhuriyet Efsaneleri

“Türkiye’de 1923 yılından itibaren yürürlüğe konulan programın adını koyuyorum:Osmanlısızlaştırmak. Elinizdeki kitap, ülkemizde 1918-23 yıllarında ama daha kesin olarak 1924’ten sonra adım adım sahneye konulan bu Osmanlısızlaştırma politikasının tersine çevrilmesini, yani Yeniden Osmanlılaştırma yöneliminin altını çizilmesini ama en önemlisi de aslında birer barbarlık ürünü olan bin yıllık alfabenin unutturulması veya sanat eserlerinin kazınıp yıkılması gibi eylemlerin nasıl da el çabukluğu marifetle başarıymış gibi sunulabildiğini tespit etmeği amaçlıyor.”

Mustafa Armağan

1918 Osmanlı Devleti’nin yenildiği yıldır. Gerçi Alman İmparatorluğu, Avusturya-Macaristan çifte tacı ve Bulgaristan da bizimle beraber yenilmişti ama hiçbirinin anavatan toprakları işgal edilmemiş, yalnızca -Weimar’da olduğu gibi- ağır ekonomik ve askerî yaptırımlarla cezalandırılmışlardı. Yalnızca Osmanlı Devleti’nin anavatan toprakları ve başkenti işgal edilmiş ve yönetim merkezi İstanbul ele geçirilmişti. Neden?

1918’in bu manzarası ne kadar hazin ise sonrasındaki siyasi ve askerî gelişmeler de o kadar hazindi. Osmanlı Devleti’ni tarihe postalamak ve bir daha bu topraklarda böyle tehlikeli bir oluşuma meydan vermemek için onu barışa zorlayacak bir Yunan savaşı planlandı ama bütün tehditlere rağmen Sevr’i Osmanlı Sultanı Vahdettin’e imzalatmak mümkün olmadı. Barışa yanaşmamasının cezasını da anlaşmayı başka bir kadroyla yaparak kendisini devre dışı bırakarak verdiler zaten; sonra da yurt dışına kaçırarak… Neden?

Böylece Sultan’sız ve devletsiz kalan millet bu defa Ankara hükümetiyle bir devlet olabilmek için Lozan kapılarında İtilaf devletlerinin merhametine muhtaç hâle gelecek, uluslararası camiada tanınması karşılığında feragat, rıza ve tavizler istenecek ve Lozan’da bunlar fazlasıyla verildikten sonra başka sözler de istenecekti. Bir daha bu topraklarda Osmanlı’nın lafı geçmeyecek, Hilafet’inden Medeni Kanun’una, Ayasofya’sından alfabesine, kılık kıyafetinden laikliğine kadar garanti kapsamına giren temel hususlarda mutabık kalındıktan sonra Cumhuriyet’in ilanına izin verilecekti. Neden?

“Türkiye’de 1923 yılından itibaren yürürlüğe konulan programın adını koyuyorum:Osmanlısızlaştırmak. Elinizdeki kitap, ülkemizde 1918-23 yıllarında ama daha kesin olarak 1924’ten sonra adım adım sahneye konulan bu Osmanlısızlaştırma politikasının ters... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl, 10 ay
Daha Fazla Göster

slmnyn şu an ne okuyor?

Kuran-ı Kerim

%0

Favori Yazarları (2 yazar)

Favori yazarı yok.