yün kafa,
Moulin Rouge başlıklı kitabın açıklamasını düzenledi
eski halini göster |
yeni halini göster |
değişimi göster
1872 yılı Eylülü nün apaydınlık ve sükûn içinde bir öğlen sonrasıydı. Ana oğul, dünyadan uzak, kendilerini kucaklıyan eski ve âşinâ dekorun sessiz yakınlığıyla mesut, baş başa bulunuyorlardı yine. Etraflarında çimenlik, yemyeşil uzanıyordu. Gökte de, güneş tembel tembel yoluna devam etmekteydi. Kuşlar kâh yuvalarının kenarına konup dedikodu eder gibi cıvıl cıvıl ötüşüyor, kâh acele işleri varmışçasma uçuşuyorlardı. Sarı salkımların solmağa yüz tutmuş yaprakları arasından, Ortaçağ şatosunun, mazgallı silueti, köşe kulecikleri ve dar kemerli pencereleri görünüyordu.
Az önce İhtiyar Thomas, lacivert formanın daha da azametli (gösterdiği şişman cüssesiyle belirmiş, eski ve asil bir ailenin baş kâhyalığına yakışan tavrıyla tepsisini kaldırmıştı. Her zamanki gibi onu geriden takip eden Dominique'ye gelince, o ancak on iki senedir şatoda hizmet ediyordu. Ve, henüz elli sekiz yaşında bulunduğuna göre, gencecik sayılırdı!
(Kitabın içinden)
1872 yılı Eylülü nün apaydınlık ve sükûn içinde bir öğlen sonrasıydı. Ana oğul, dünyadan uzak, kendilerini kucaklıyan eski ve âşinâ dekorun sessiz yakınlığıyla mesut, baş başa bulunuyorlardı yine. Etraflarında çimenlik, yemyeşil uzanıyordu. Gökte de, güneş tembel tembel yoluna devam etmekteydi. Kuşlar kâh yuvalarının kenarına konup dedikodu eder gibi cıvıl cıvıl ötüşüyor, kâh acele işleri varmışçasma uçuşuyorlardı. Sarı salkımların solmağa yüz tutmuş yaprakları arasından, Ortaçağ şatosunun, mazgallı silueti, köşe kulecikleri ve dar kemerli pencereleri görünüyordu.
Az önce İhtiyar Thomas, lacivert formanın daha da azametli (gösterdiği şişman cüssesiyle belirmiş, eski ve asil bir ailenin baş kâhyalığına yakışan tavrıyla tepsisini kaldırmıştı. Her zamanki gibi onu geriden takip eden Dominique'ye gelince, o ancak on iki senedir şatoda hizmet ediyordu. Ve, henüz elli sekiz yaşında bulunduğuna göre, gencecik sayılırdı!
(Kitabın içinden)