İslam kadınlarının İslam tarihindeki konumları kimsenin dikkatini çekmediği için, lâyık oldukları şekilde gün yüzüne çıkarılmamıştır. Bu kitabın hedefi, dikkatlerden uzak kalan, layık olduğu önemle karşılanmayan aşamaları göstermektir. Bu eser Dokuz yıl önce Hz. Aişe'nin hayatını yazmayı ilk düşündüğüm zaman en-Nedve'nin başyazarıydım. O zaman öğretim hayatından çekilmiştim. 1906'nın Nisanında merhum üstadım Mevlana Şibli'ye bu sahada atılmış ilk adımdır.Müslümanlar bugün bir çöküş devri geçirmektedirler. Şüphesiz fikrimi açtığımda o beni bu çöküşün en önemli nedeni kadındır. Müslüman kadın çoktan beri kendisine örneklik teşkil ederek İslamın ruhunu hayatıyla temsil edecek mefkureden uzaklaşmış, eseri yazmaya teşvik etmiş ve bana müracaat edeceğim kaynakların isimlerini de vermişti. İki yıl sonra Hz. Aişe'nin en-Nedve'de tefrika olunacağı ilan edildiyse de şartların el vermemesi sebebiyle bu mefkureleri unutmuştur. Dolayısıyla düşünceden vazgeçilmişti. Buna rağmen birçok dostum bu mefkureler Müslüman kadınların kalbinde ölmüş vaziyettedir. Bu yüzdendir ki Müslüman kadınların hali içler acısıdır. Eğer bu halin sebebi örnek alınacak bir önderin yokluğu ise biz bu eserde Hz. Peygamber efendimizle dokuz yıl hayat arkadaşlığı yapmış, Asr-ı saadette büyüyen ve yetişen, insanlık için en hayırlı ve feyizli bir devir olan o dönemde 40 yıl hidayet meşalesini taşıyan büyük bir İslam kadınının tarihini yazarak bu görevi ifa etmek istiyoruz. eseri yazmak hususunda beni teşvik ettiler.

İslam kadınlarının İslam tarihindeki konumları kimsenin dikkatini çekmediği için, lâyık oldukları şekilde gün yüzüne çıkarılmamıştır. Bu kitabın hedefi, dikkatlerden uzak kalan, layık olduğu önemle karşılanmayan aşamaları göstermektir. Bu eser bu sahada atılmış ilk adımdır.Müslümanlar bugün bir çöküş devri geçirmektedirler. Şüphesiz bu çöküşün en önemli nedeni kadındır. Müslüman kadın çoktan beri kendisine örneklik teşkil ederek İslamın ruhunu hayatıyla temsil edecek mefkureden uzaklaşmış, bu mefkureleri unutmuştur. Dolayısıyla bu mefkureler Müslüman kadınların kalbinde ölmüş vaziyettedir. Bu yüzdendir ki Müslüman kadınların hali içler acısıdır. Eğer bu halin sebebi örnek alınacak bir önderin yokluğu ise biz bu eserde Hz. Peygamber efendimizle dokuz yıl hayat arkadaşlığı yapmış, Asr-ı saadette büyüyen ve yetişen, insanlık için en hayırlı ve feyizli bir devir olan o dönemde 40 yıl hidayet meşalesini taşıyan büyük bir İslam kadınının tarihini yazarak bu görevi ifa etmek istiyoruz.

Dokuz yıl önce Hz. Aişe'nin hayatını yazmayı ilk düşündüğüm zaman en-Nedve'nin başyazarıydım. O zaman öğretim hayatından çekilmiştim. 1906'nın Nisanında merhum üstadım Mevlana Şibli'ye bu fikrimi açtığımda o beni bu eseri yazmaya teşvik etmiş ve bana müracaat edeceğim kaynakların isimlerini de vermişti. İki yıl sonra Hz. Aişe'nin en-Nedve'de tefrika olunacağı ilan edildiyse de şartların el vermemesi sebebiyle bu düşünceden vazgeçilmişti. Buna rağmen birçok dostum bu eseri yazmak hususunda beni teşvik ettiler.