Fırtınakıran, 58 adet değerlendirme yapmış.  (3/9)
Görünmez Canavarlar
Görünmez Canavarlar

9

O kadar dehşet vericiydi ki, bu dehşet ekseninde sürüklenmekten hastalıklı bir keyif aldım. Hiçbir yerini tahmin edemediğim, insanı kendin geçiren ve bir o kadar ürküten harika bir kitaptı.

The Witcher: The Sword Of Destiny
The Witcher: The Sword Of Destiny

10

Her şey bir yana, son 2 öyküyle birlikte göklere çıkıyordu. Hele o son öykü yok mu... Hem hüzün hem de mutluluk gözyaşları döktürdü bana. Buruk sevinçler yaşatıp şok üzerine şok geçirtti. İçerdiği öykülerdeki tüm kurgular kaliteli, göndermeleri olması gerektiği gibi başarılıydı. İnsanı güldürmek istediğinde bile bunu rahatlıkla başarıyor. Ana karakterlerinden yan karakterlerine kadar büyük bir zenginliğe sahip. Dahası, hiçbir karakter birbirini tekrar etmiyor. Yazarı kıskanmamak elde değil, şahsen ortadan ikiye ayrılıyordum az daha :). Ayrıca, bu okuduğumuzun hayran çevirisi olduğu düşünülürse ekibin önünde "saygıyla" eğiliyorum. Gollancz'ın çevirisinden daha iyiydi, bunu da açık yüreklilikle söylüyorum. Hayran çevirisi falan diye (Lehçeden İngilizceye) burun kıvrılacak gibi değildi yani, çok profesyönelceydi. Ama Andrzej Sapkowski , bizi bu kadar -ister acı ister tatlı nedenlerle- ağlatmak zorunda değilsin be adam :). Azıcık acı okurlarına.

The Witcher: The Last Wish
The Witcher: The Last Wish

9

Çok uzun zamandır merak ettiğim, Türkçeye çevrilsin diye kıvrandığım bir kitaptı. En sonunda yayınevlerinden umudu kesip okumaya başladığımdaysa bu uzun merakın karşılığını son sayfasına kadar verecek bir eser buldum. Witcher benim gözümde acı-tatlı olarak tanımlanacak bir kitap. Sizi eğlendirdiği, heyecanlandırdığı her öyküde bir şekilde boğazınıza yumru oturtmaktan vazgeçmiyor. Geralt'ın dünyasının o karmaşık düzenini okura yansıtmakta hiçbir zorluk çekmiyor. Özellikle masalların çarpık versiyonlarının bazı öykülere yedirilmiş halini görmek hem şaşırtıcı hem de oldukça tatmin ediciydi. Sayısız masal mutlu sonlarından ayrıştırılıp, adeta gerçek düzene uyarlanarak başarıyla öykülerin belli kısımlarına nakledilmişti. Bittiği için gerçekten üzüldüğüm, bitişinde de o buruk tadı ağzıma çalmaktan vazgeçmeyen, sıra dışı bir eserdi Witcher. Etkisinden bir süre kurtulamayacağımı biliyorum.

İçeriden Ölmek
Yaz Şövalyesi (Dresden Files, #4)
Injustice - Gods Among Us #16
Injustice - Gods Among Us #16

9

İlk sayı ve yayınlanan son sayı favorilerim arasına girdi. Başlangıçtaki Batman'in sözü insanı tam kalbinden vuruyorken, bu son sayıda belki de ekibin tek mantıklı düşünen adamına (Batman'e) yapılan bu haksızlığı görüyoruz. Aslında ona haksızlığı yapan hayat, ancak tüm bunların olmasına neden olan kişi de bunca zamandır beraber savaştığı dostlarından başkası değil. Bruce Wayne için kötü bir haber var bu sayıda. Üstelik hiçbiri buna engel dahi olamıyor.

Injustice - Gods Among Us
Injustice - Gods Among Us

9

Normalde okuduğum çizgiromanları/mangaları Vikitap profilime ekleyen biri değilim. Eklediklerim genelde beni çok derinden etkilemiş olanlar olarak ayrı bir yere sahip. Bu seri de bunu başaranlardan oldu. Watchmen'den sonra o tatta bir şeye bir daha kavuşamam sanıyordum. Bir Watchmen benzetmesi tam olarak tanıtımı olmayacağı gibi "süperkahramnalar ne zaman yoldan çıkar" sorunsalına bir bakış atıyor Injustice. Justice Leauge hayranı falan değilim, hatta içlerindeki çoğunu da sevmem; fakat burada durum farklı bir boyuta gitmiş durumda. Çünkü süperkahramanların "süperliğinin" bittişini görüyoruz. O insanüstü güçleriyle tanrılaşıyorlar ve bu defa halkın sevgilisi değil, onlara zayıflıklarını hatırlatan bir hale geliyorlar. Şunu da belirtmek gerek, her şeyi tetikleyen kişi Joker. Süpermene yaptığı şeyden sonra adeta çılgına dönen Clark Kent (gerçi hak vermemk elde değil) aynı zamanda ilk defa birilerini öldürmeye başlayan kahraman da oluveriyor. Sonrası malum, görüş ayrılıkları, dünyada düzeni sağlamyı takıntı haline getirip Süpermeni destekleyenler, birbirine giren kahramanlar... Ayrıca bu durumun çeşitli devletlerin çıkarlarına hiç de uymadığını söylemiş miydim? "Süperkahramanlar nasıl birbirine düşürülür 101", dersi veren Joker'in fikrine de şapka çıkarmak lazım. Ancak onun akıbeti de hiç iyi olmayacak. Getirdiği yenilikçi bakış açısıyla benim kalbimi kazanan bir seri oldu. 16 sayısını da bir gecede, merakla okuyup bitirdim. Başta yaptıklarını bir şekilde haklı bulurken işin aldığı boyutları görünce insan ürpermeden edemiyor.