Gerçekten güzel bir hikayeydi ama anlatımı yüzünden bu kadar düşük bir puan verdim. Alakasız alakasız şeylerden bahsedip uzatmış. Kitap 150. sayfadan sonra katlanılabilir hale geliyor çünkü olaylar asıl gidişatına o zaman giriyor. Yine de bunları kenara bırakırsak oldukça değişik bir kitaptı diğer okuduğum aşk romanlarına göre. Hikaye güzeldi ve sırf bu sebeple ilginizi çekebileceğini düşünerek okumanızı tavsiye ederim. :)

Oldukça güzel bir İskoç hikayesiydi.İstediğim tatminini yaşattı bana. Yine asi bir kız ve inatçı bir İskoç birbirini buluyor hikayemizde beğeneceğinizi düşünüyorum. Herkese tavsiye ederim :)

süperdi !! çok duygusaldı..son 20 sayfasında aralıksız ağladım sanırım :) Sam'in kızına olan davranışları, kızının hissettikleri ve Francesca'ya olan kötü kısmı aralıksız ağlattı beni. Ama gerçekten çok güzeldi herkese okuması için tavsiye ederim :)

Evet bir serinin daha sonuna geldik ve şunu da belirtmeliyim ki hiçbir kitabında hayal kırıklığına uğramadığım baştan sonra aynı tatta aynı zevkte okuduğum bir seriydi genel olarak.. Gelelim kitap hakkındaki düşüncelerime.. Dediğim gibi baştan sona çok güzeldi. Mccabe kardeşler içerisinde en merak ettiğim kardeş dolayısıyla en merak ettiğim kitap da buydu ve çok memnun kaldım. Öncelikle yazara Caelen'ın kişiliğini yumuşatmadığı için ya da değiştirmediği için teşekkür ederim çünkü biz onu sert,biraz kaba,duyguları geçmişte çok incinmiş olsa da görünenin altında yumuşak bir insan yatan Caelen olarak sevdik.Birçok yazar serinin son kitabında başından beri merak edilen kahramanın kişiliğinin değiştirir ama aslında o kahramanın merak edilmesinin sebebi gizemli kişiliği ve çekici tavırlarıdır. Mccabe kardeşlerin en küçüğü Caelen'ımıza kardeşleri tarafından 2 defa reddedilen bir gelin düşmüştür ancak onun bu evliliği istemesinin sebebi kötü karakter Cameron'a olan nefreti ve kardeşinin başka kadınla değil de sevdiği kadınla evlenmesini istediğindendir.Kitabın sonuna doğru bir sürprizle karşılaşıyoruz ki o da bizim yakışıklı, kalbini hem aşka hem de kadınlara kapatan kahramanımızın başından beri Rionna MacDonald'dan hoşlandığı gerçeğidir. Rionna içinse durum daha farklıdır. Rionna, bu evliliği klanını babasından kötü yönetiminden korumak ve yine babasının terbiyesizliklerine katlanamamasıdır.Başta Caelen, Rionna'yı yumuşatıp tamamen bir hanımefendiye çevirmeyi denese de aslında onu olduğu gibi sevdiğini fark edecektir. Yine de Rionna bu süreçte Caelen'ı mutlu etmek için daha kadınsı bir havaya bürünmeyi denemiştir. Bu zamanda birçok yönden kendini geliştirmiş,yakışıklı lordumuzun reddedemeyeceği bir kadına dönüşmüştür..Sonunda-özellikle seriyi takip edenler için- büyük bir sürpriz daha var... :) Daha fazla uzatıp okuyacakların merakını bitirmek istemem :) Özellikle seriyi başından beri benim gibi takip edenler için daha da heyecanlı olacağına inanıyorum.Çok güzeldi,benim gibi beğeneceğinizi umarım. İYİ OKUMALAAR :)

Serinin diğer kitapları yanında biraz bayat kaldığını söylemeliyim ben de Francesca ve Rochford Düküyle aralarında daha farklı daha değişik şeyler geçmesini düşünenlerdenim. Sinclair yani Rochford Dükü'nün insanı çeken, serinkanlı, sakin, dokunduğunu becerebilen kişiliği çok basite indirilmiş o anlamda ikisi arasında bu kadar basit olaylar olmamalıydı ama elbette bu kitabı 5 saat içinde okumamı etkilemedi bir nefeste okudum anlayacağınız :) Eleştirmek istediğim kitabın bir tarafı da aşırı sizli-bizli konuşmalardı. Francesca ve Sör Lucien Talbot arasında olan konuşmalar hep senli-benliydi aynı şekilde Rochford Dükü Sinclair ile Francesca arasında olan konuşmalar gibi ama bu kadar siz-biz yoktu onların arasındaki samimiyetin okuyucuları daha da bağladığını düşünüyordum ve bence bu senli-benli konuşmalar kitabı daha da etkin kılıyordu.Sonu çok mutlu bitti , serinin diğer kahramanlarıyla beraber mükemmel bir son oldu. Aylardır hatta yıllardır beklediğim bir kitaptı, istediğim kadar olmasa da beni tatmin etti . Okumanızı tavsiye ederim :)