Cemile hikayesi o kadar güzeldi ki. Okuduktan sonra 2 gün kendime gelemedim, sürekli o resmi canlandırdım kafamda.
Sahaftan ikinci el olarak almıştım, daha sonra birkaç kitabımla beraber yenileriyle değiştirmiştim kitabı. Ne kadar pişmanım, şiirler öylesine samimi, öylesine içtendi ki ara ara açıp okumak ihtiyacı duymaya başladım. Hayatın içinden, her yerde görmek mümkün Orhan Veli nin şiirlerini.
Kitabı yarım bıraktım çünkü gerçekten dayanamadım, 100 temel eser olması ve o kadar övülmesine rağmen beni sarmadı. Aslında bu teknikte yazılan kitaplar arasında en iyilerinden yazar karakterlerin zihnine sizi öyle bir sokuyor ki .. karakterin zihninde kayboluyor ordan oraya atlıyorsunuz ama ben bu tekniği sevmediğim ve uzun, noktalama işaretleri kullanılmamış paragraflar okumaya dayanamadığım için sonunu getiremedim. Bir de kitabı okurken dikkat edilmesi gereken; kitapta olayların bir sırası yok, karakterin düşüncelerinde geziyorsunuz bir nevi.
Güzel bir kitaptı, ara ara baya güldüğüm yerler oldu, bizden, içimizden, sımsıcak bir karakter var kitapta. Bunların yanında karakterin başına gelen aksilikler bazen sizi sıkabilir 150-200 sayfa olsaymış tam tadında olurmuş bence.