Bütün gece uykusuz kalmama neden olan, artık sabah ışıkları odayı dolruruken kapağını mutlu bir tebessümle kapattığım müthiş kitap... Tek kelime 8 harfle ile O Gecenin Ardından'a BAYILDIM :) Uykusuz tüm saatlerime değdi. Linda Howard'ın daha önce iki kitabını okudum. Hoştu, akıcıydı evet ama bence, benim tarzımda, bir baş yapıt değildi. Oysa bu kitapta yazar aşmış kendini. Hem olayların hüzünü ve hissettirdikleri, hem de çok güzel replikleri ve başarılı karakterleriyle. Bir kere kız çok masum arkadaşlar :) Güncel bir aşk romanında, böyle masum kız bulmak o kadar zorlaştı ki. Benim gibi; kadınların tek adam değil hayatı boyunca çok adamla beraber olmasını sevmiyorsanız hele daha da zor. (Biraz geri kafalı da dense de kabulumdur, çünkü öyelyim ): ) İşte Faith tam benim sevdiğim karakteri taşıyor. Sefil bir hayatın içinden, hiç kimse beklemese bile, o rezil ailenin içinden bir melek gibi çıkıyor. O çoçukluğundaki tüm felaketlere rağmen yine haline şükrediyor. Ve herkes onun ailesi gibi hırsız, sürpüntü olmasını bekler ve öyle mimlerken o yıllar sonra öyle biri olmadığını göstermek için evine geri dönüyor. Gray ise ilk, tek, çocukluk aşkı. Ama sorun büyük çünkü Gray ondan nefret ediyor. Tabi aslında yerseniz :) Çünkü Gray onu kasabadan göndermek için uğraşırken bile deli gibi bu kadına çekiliyor. Aslında o da farkında Faith düşman değil, o da kurban. Ama Gray'in de kendice haklı sebepleri var. Aralarındaki uçurum büyük, engeller duvar gibi, aşılması zor ve onların yaşadıklarını okumak müthiş keyifli. Anlaşıldığı üzere, kitabı tavsiye ederim :)
Okudum bitti ama nasıl bittiğini bir de bana sorun :) çok sıkıldım ve sayfaları atlayarak gitmeme rağmen kitabı zor bitirdim. Yarım bırakamama huyum yüzünden mecburi devam ettim ama tavsiye edebileceğim bir kitap değil. Daha güzelleri çok fazla ve keşke epsilon daha güzel kitaplar beklediğimiz seriler cikarsa bu kitaplar yerine.
Resmen bir ihanet kitabı. Ben beğenmedim. Rachel Gibson'ı tabii ki okumaya devam edeceğim ama bence bu kitabı olmamıştı.
Serinin ilk kitabı İntikam Ateşine bayılmıs, ikinci kitap da ise beklediğimi bulamamıstım. Serinin üçüncü kitabı Aşk Affetmez ise şu ana kadar okuduğum Sarah Maclean kitaplarının bir numarası oldu. Dövüşçü ortak Temple ve yıllar önce öldürdüğü sanılan Mara arasındaki aşk hem kurgu olarak çok farklı hem de etkileyiciydi. Özellikle kadın karakterin duruşuna, kararlılığına bayıldım. Elbet hataları var geçmişte ve hatta finale doğru kızdırdığı da oldu beni ama o hatalar iki aşığı bir araya getirdiği için telafi ediyor :) Ben bu kitabı sevdim. Seriyi takip edenlerin de begenecegine eminim :)