Serinin üçüncü kitabı aşırı doza bağlamış. İçinde birazcık duygusallık da olsa kitabın özü buram buram cinsellik. Bu tür okumayı sevmeyenler kesinlikle teşebbüs etmesinler. Bu tarzdan hoşlananlar ise bu seri tam size göre.
David Nicholls'ın tüm kitaplarını okudum. Hiçbiri' Bir Gün'ün yerini tutamaz. Bu kitap da tüm hayatını bir hayalinin peşinde geçirip mutlu olamayan bir adamı anlatıyor. En azından hayalini gerçekleştiremese de sonunda aşkına kavuşması (gerçi o da çok muallak ama olsun) adına sevinilecek bir olay.
Canan Tan'ın kitapları kolay okunabilir, sade anlatımlı ve akıcı hikayelerden oluşuyor. Mübadele merak ettiğim bir konu ama tabii ki bu hikayenin amacı o dönemde yaşanan büyük bir aşk acısını anlatmak. Günümüzde ilk aşına sadık kalan kadın yoktur herhalde. O nedenle Patricia'a hayranlık duymamak elde değil. Tacettin ise şimdi olduğu gibi duygusal yönden olsa da fiziksel olarak bu aşka sadık kalamıyor. Bu yazarın kalemini sevenlere tavsiyemdir.
Tarihi romans ve erotizmin birleşimi. İki tarzı da sevdiğim için zevkle okuduğum bir kitap oldu.
Aşk, cinayet ve pastaların mükemmel birleşimi. Kitap bitti sırada kırmızı kadife kek tarifini denemek var.
Konusu güzel ve akıcı bir kitap. Bir 'anne' olarak okudum ve böyle zor bir durumda kalmadığım için şükrettim.
Serinin ilk kitabını okuyalı çok uzun zaman oldu. Belli başlı şeyler dışında hatırlayabildiğim fazla bir şey olmadığı için bu kitabı okurken her şey benim için biraz havada kaldı. Belki birinci kitaba daha fazla gönderme olmalıydı.