Geçmişten günümüze Kudüs'ün sadece bildiğimiz manada bir Kudüs olmanın ötesinde bir anlamı olduğu, siyonizm gerçeği, dünya müslümanlarının tutumu, yapılanlar, yapılacak olanlar ve bizim yapmamız gerekenler üzere yazıldığı dönemi düşünüp; içinde olduğumuz zamanı biraz süzünce Yusuf El-Kardavi'nin öngörüsündeki başarısı ve aynı öngörüsündeki büyük başarının üzüntüsünü her vicdan sahibinin hissedeceği bir kitap yazmış. Geniş tarihsel ve güncel bir çok çeşitli kaynaktan beslendiği ve aslında çoğu insanın söyleyemediği gerçekleri söyleme cesareti göstermiş bir büyük adam. Büyük bir meselenin konu edinildiği kıymetli bir kitap. Şahsi kanaatim Kudüs'e özel bir merakınız olsun olmasın okunması gerek en azından bu içeriğe yakın farklı bir kitap bile okumak gerektiğini düşünüyorum.
Kitabın içeriğine dair kelam etmenden önce bir defa şunu söylemek lazım arkadaş şu Cemil MERİÇ büyük adam ve her halükarda okumak lazım bu garip adamı. Gel gelelim kitaba: Şöyle ki sosyolojiye merakınız varsa A. Comte'un çıraklığına şahit edeceksiniz ve elbette Saint Simon'un vazgeçişlerine ve Saint Simon'un Saint Simon olma sürecine şahit edeceğiniz mükemmel bir mektuptan altıntı okuyacaksınız ilime saygınız ne ölçüdedir bilmem ama bu adama elbisesini ilim için satmış bir adamdır ve sırf bu sebeple bile saygı duyulması lazım gelen bir şahıstır. Kitapta bazı ahlak oluşumlarına dair ya Cemil MERİÇ yeteri kadar yer vermemiş ya da Saint Simon'un ahlakı bana uymuyor kısmen iktisadi anlayışıda uymuyor. Ama şu bir gerçek ciddi manada Saint Simon'u etüt ettiğinizde düşünceleriniz yer edindiğin kafatasınızda 2+1 stüdyo tarzı bir mekan edineceğini ve balkonunuzdaki saksılarda artık K. MARX'lar, A. Comte'lar yetiştirirsiniz. Selam olsun ilim için 15 gün boyunca kuru ekmek yiyip, elbisesini satmış olan adamlara.
Farklı bir dilden çeviri yapıldığı için mana mı yok oluyor yoksa ben mi yazılanlara mana verecek yeterli düşünceden yoksunum bilemedim. Fakat yinede yazılanlar çoğunlukça saçma sapan ve müstehcen ve bir yığın ıvırzıvıra dip nop vermişler öyle ki kitabı okurken iki de bir metinden kopuyorsun ve dip notu okurken de öyle anlama yönelik büyük bir izahatta göremiyorsun. Söz konusu yazar/şair artık siz nasıl bakarsanız göklere çıkartılmış ve modern şiirin kapısını aralamıştır dedikleri bir zat. Okurken sabrımı zorlayan kitaplardan olmuştur zaman ve para kaybıdır. Uzak durun derim. Orjinal dilde okunduğunda nasıldır, nasıl değildir onu bilemem.
Okunur azizim okunur. Zamanını ziyan etmezsin lakin büyük bir roman olmadığını yine de söylemek lazım.