Murat Menteş'in Ruhi Mücerred ve Dublörün Dilemması kitaplarından sonra okuduğum 3. kitabı. Bu kitaptaki kurgu diğer kitaplarına göre daha karmaşık, kitap yavaş ilerliyor. Ama yine de başta çok karışık gelen olaylar sona geldiğinde anlamını buluyor. Bunun yanında Murat Menteş yine harika hayal dünyasıyla, düşündüren, güldüren cümleleriyle kendini gösteriyor. Yer yer okurken sıkılsam da, bazen bir cümleyi anlamak, üzerinde düşünmek için defalarca okusam da bitirdiğimde okunmaya değer olduğunu gördüm. Menteş'in üslubunu bilenlere ve sevenlere tavsiye ederim ancak Menteş'in ilk kitabını okuyacak olanlar bu kitaptan başlamamalı bence...
Kitap ''bu gün annem öldü, belki de dün bilmiyorum'' cümleleriyle başlıyor. Başta biraz durgun ilerliyor ama sonlarında beyin fırtınası yaptırmayı, düşündürmeyi başarıyor. Toplumun istediği kalıba girmeyi rededen yabancılaşmış bir insanın iç dünyası çok başarılı bir şekilde okura aktarılıyor. Özellikle felsefeyi, psikolojiyi seven insanlara tavsiye ederim...
Kitap gördüğü bir rüyadan dolayı kişisel menkıbesini gerçekleştirmek üzere yola çıkan birinin yolculuk sırasında başına gelen maceralarını anlatıyor. Yazar bunu çok sade bir dille, sürükleyici bir anlatımla okura aktarıyor. Kitaptan çok güzel dersler çıkardım ben. Hayallerin insanları hayata bağlamada çok önemli etkiye sahip olduğunu, mutluğun nerede gizlendiğini, evrenin dilini nasıl yorumlamamız gerektiğini bu kitapta bulacaksınız. Okumayı düşünenlere kesinlikle tavsiye ederim...
Kitap 3 farklı bölümden oluşuyor. Bölümler birbirinden bağımsız da okunabilir. Yine kapitalist sistem. Dönmez' in diğer kitaplarını okuduğum için bu kitapta da aynı cümleleri gördüğümde çok etkilenmedim. Dönmez deyince aklıma ''Hamza'' ve ''Bir Yobazın Günlüğü'' geliyor. Ama okumak isteyenlere muhakkak bu kitap da bir şeyler katacaktır. Sadece diğer kitaplarının yanında daha sönük kalmış...
Kitap 5 yaşındaki Zeze adlı çocuğun hayatını anlatıyor. Zeze'nin aiesi, fakirliği, düzene karşı çıkması, inatçılığı, mükemmel hayal gücü ve kıvrak zekası kitapta çok güzel işleniyor. Çocukların yaramazlıklarının altında yatan neden kısaca sevgisizlik ve sevgiyi buldukları zamanki değişim çok güzel anlatılmış Çok beğenerek okudum, elime almamla bitirmem bir oldu, Bence çocuk kitabı olarak geçse de çocuk, yetişkin herkes okumalı. Küçük Zeze'den alınabilecek çok ders var...
Kitapta 1992-1995 Bosna soykırımı anlatılıyor. Savaşın iç yüzü o kadar güzel işlenmiş ki okurken tüyleriniz diken diken oluyor. Bir Boşnak kızın yaşadıkları, başına gelenler ve masum bir aşk gayet akıcı bir dille yazılmış. Kitabı okurken duygulanmamak elde değil. Yazılanları okurken ''Yok artık bu kadarını hiç bir insan kaldıramaz'' diyorsunuz. Çok beğenerek okudum ve herkese tavsiye ederim...
Halit Ertuğrul'un okuduğum ilk kitabıydı. Kitapta Nilüfer isminde bir genç kızın dramatik hayatı anlatılıyor. Çok büyük hatalar yapan Nilüfer'in tövbesi sonucunda hatalarından dönmesi anlatılıyor. Kitap edebi dil olarak çok zayıf. Fakat dini anlamda zaman zaman ümitsizliğe düşenlerin, ve liseli gençlerin okuması gereken bir kitap bence. Ya da okumaktan sıkıldığınızda kafa dağıtmak için okuyabilirsiniz...