1. cildinden beri büyük bir merakla ve heyecanla okuyorum. Bu seriyi okumadan ben Atatürk'ü tanıyorum demek heralde boş bir söz olsa gerek. Saygılarımla,
Hz. Muhammed’e kuran dışında da vahiy indiği – geleneksel anlayış bunu hadis ve sünnet olarak adlandırmaktadır - tezini çürütmek için yazılmış bir kitaptır. Kitap, kuranı kerim’de geçen ilgili terimlerin o günkü anlamlarını ayrıntılı olarak inceleyerek konuya giriş yapmıştır. Mevcut hadislerin ve sünnet uygulamalarının kurana uygun olup olmadığı konusuna neredeyse hiç değinilmemiş sadece yaradanın Hz. Muhammed’e kuran dışında bir şey vahyedip etmediği konusu kuran ayetleri ile açıklanmaya çalışılmıştır. Kitapta sünnet geleneğini savunan bir çok kitap da ele alınmış ve bu kitaplardaki bir çok önemli konuya antitez üretilmiştir. Bu kitapların da okunmasının çok daha yararlı olacağını düşünüyorum. Kitabı genel olarak faydalı bulmakla birlikte gereksiz ayrıntı ve çok fazla tekrar içerdiğini düşünüyorum. Özellikle kurani terimlerin incelendiği kitabın ilk bölümlerinin okuyucuyu fazlaca sıkacağı aşikardır. Eğer islamiyet ile alakalı çok fazla okuma yapmamış iseniz bu kitap size göre değil farklı kitaplardan başlamalısınız.
Duygu yüklü etkileyici bir hikayeydi. Çok akıcı bir dil ile yazılmış olduğundan kitabı elinizden bırakamıyorsunuz. Afganistan'ın 50 yıl öncesinin tarihinden ve sosyal yaşantısından kesitler de bulabileceğiniz bir kitap, bu bağlamda Afganistan hakkında belli bir bilgi birikimine de sahip olacaksınız. Kitaptaki şu cümleyi aklımdan çıkartamadım bir türlü o yüzden paylaşmak istiyorum: "Yalnızca bir günah vardır,tek bir günah.O da hırsızlıktır.Onun dışındaki bütün günahlar hırsızlığın bir çeşitlemesidir.Bir insanı öldürdüğün zaman,bir yaşamı çalmış olursun.Karısının elinden bir kocayı,çocuklarından bir babayı almış.Yalan söylediğinde,birinin gerçeğe ulaşma hakkını çalarsın.hile yaptığın birini aldattığın zaman doğruluğu,haklılığı çalmış olursun."
Hasan sabbah ve haşhaşilerin tarihini araştırmak istiyordum ve bir arkadaşımın önerisi üzerine kitabı alıp okudum. Tek kelime ile muhteşem bir hikayeydi. Kitabı elinize aldıktan sonra bırakmak istemeyeceksiniz. Dini inançları sömürülen insanların nasıl bir ruh haline bürünebileceğinin ibretlik hikayesini okuyacaksınız. Hikayeyi okudukça çoğu zaman günümüz insanını düşünüp tarihin nasıl da tekerrür ettiğini göreceksiniz. Hasan sabah ve onun gibilerin her zaman kullandığı bir söz aslındatüm kitabın özeti sayılabilir: "Hiç bir şey gerçek değil, her şey mübah."
Emre kongar ın yaşamından bazı kesitler sunduğu, kısa ve akıcı yaşanmış hikayelerin bulunduğu çok güzel bir kitap. Kitabı okurken yaşananlar karşısında kimi zaman hüzünlenecek , karakterlere kızacak kimi zaman da kahkahalara boğulacaksınız. Okunması tavsiye edilir.
2. cildi bitirip 3. cildin de siparişini vermiş bulunmaktayım. Seriyi hayretler içerisinde okuyor ve her okumam da Atatürk ü ne kadar az tanıdığımızı düşünüp kendime ve yaşadığım topluma kızıyorum. Saygılarımla,
Atatürk ile ilgili yapılmış çok ciddi, detaylı çok zengin bir kaynakçaya sahip bir çalışma olmuş. Daha ilk cildini bitirmeme rağmen Atatürk'e dair daha önce hiç duymadığım ve muhtemelen başka yerde bulamayacağım çok farklı ve çarpıcı bilgiler edindim. Diğer ciltlerini de okuyacağım. Kendini Türk hisseden her insanın bu seriyi mutlaka okumasını şiddetle tavsiye ediyorum.