1828 yilinda Izlanda'da yasanmis bir olaydan yola cikarak insanin varolus savasini anlatiyor
bu vatanin kolay kazanilmadigi ve arkasinda binlerce isimsiz kahraman birakarak caniyla, kaniyla yazilan bir tarihin simdi bu kadar kolay harcanmasi bana zul geliyor..
genco erkalin sesiyle nazim hikmetin siirleri doyumsuz.. yazdigi donemde neler hissettiyse nazim aynen yasiyorsun. keske tum siir kitaplari ustalar tarafindan seslendirilse ve sairlerimiz aramizda yasasa.
clive cussler''n oregon dosyalarinin 4. kitabi. ben daha once 1. kitabi olan ''altin buda'' yi okumustum. fakat 9 kitap olarak seri okumayi dusunuyorum..
Soner Yalçın'ın araştırmacılığına ve cesaretine hayran olmamak elde değil. Tüm olaylar en ince ayrıntısına kadar araştırılmış, belgelendirilmiş. Kitaptaki belirtilen kaynakların ayrıca okunup o günlerdeki yerli, yabancı basındaki görsel ve yazılı metinleri incelediğimizde "emperyalislerin ve onların işbirlikçilerinin" ülkemizi getirdikleri durumu çok iyi görebiliriz.
Bu kitabı okurken iki yönlü bakmak gereklidir. 1.Kısım: Emperyalislerin vatanımız üzerinde bu gün dahi oynadıkları oyunları Osmanlı'nın son dönemlerinde de oynadıklarını canlı tanıkların bilgi, belge, hatıra ve mektuplarından görebiliyoruz ve kendimce "Tarih tekerrürden ibarettir" sözüne bir daha hak vererek neden ders almadığımıza bir kez daha kızıyorum. 2. Kısım ise tarih boyunca TÜRK KADINI erkeklerin vatanlarını kurtarmak için savaşta, hapishanede, sürgünde ve hatta idam sehpalarında canlarını feda ederlerken, arkalarında bıraktıkları aileleri ile ilgili pek bilgi aktarılmaz. Oysa içine akıttığı gözyaşlarıyla eşinin manevi olarak yanında diğer taraftan kendini bir baba yerine koyarak ailesinin çocuklarının yanındadır. "Başarılı her erkeğin arkasında bir kadın vardır" Bu aslında kadının başarısıdır.