gayet aydınlatıcı bilgilerin olduğu, bizlere tüm okul hayatımız boyunca "Gök Tanrı'ya inanıyorduk zaten, o yüzden kolaylıkla İslam'ı kabul ettik" benzeri yaklaşımların arka planını, daha doğrusu karanlık tarafını gösteren bir araştırma kitabı. sadece yazarın önsözde 'Bu kitap İslam'ı eleştirmek için yazılmadı' şeklindeki savının kitap boyunca defalarca çürütülmesi şaşırtıcı oldu. Dinler veya din tarihi elbette eleştirilebilir olmalı ancak böyle bir vaat "hassasiyet" üzerinden yapılacak olumsuz yorumların önünün açılmasına neden olacaktır.
paralel evrende İstanbul... Distopik öğeler bulunduran bir kitap, malesef beni Körburun kadar etkileyemedi. "ıssız meydandaki kitapçı" detayı yazarın imzası, bu romanda da güzel yedirilmişti hikayeye.