Serginho, 407 adet değerlendirme yapmış.  (8/59)
Şeytan'ın Günlüğü
Şeytan'ın Günlüğü

7

Fuarda saticinin tavsiyesi ile edindiğim eser. Şeytan dünyaya iner cumlesini duyar duymaz tipki Mihail Bulgakov'un Usta ile Margaritta'sinda oldugu gibi dedim. Evet ustune bastınız dedi. Ve simdi kitapla ilgili elestirilere bakınca Bulgakov'un efsane kitabi Usta ile Margaritta'nin bu kitaptan esinlendigi söyleniyor. Olmasi yuksek ihtimal. Okuduktan sonra daha net kanaat getirdim. Kitap , tipki adindan da anlasilidigi gibi Şeytanin dünyada gecirdigi gunleri yansitmis. Seytan sıkılır ve dünyaya iner. Cani oyun oynamak ister. Bir is adamini öldürür ve bedenine girer. Roma'ya dogru yola cikar. Seytan , artik dünyada bir milyarderdir. 🔥 Ama hiçbir şey bekledigi gibi olmaz. Zira bir askin pencesine düşer. Ve gecirdigi her gun insanlastiginin farkina varir. Ama esas problem cok başkadır. Bambaskadir! Zira insanoglunun geldigi noktayi gorunce şeytan aralarinda cok saf kalmistir. Seytan bu dunyaya gore cok masum kalir. Etrafi leş kargalariyle cevrilir vesselam. Hele ki dustugu askin onu getirdiği konum, masumiyetine inandigi insanlarin aldigi son hal kitabin vurucu noktalari. ⚠️ Insanoglu oyle bir konuma gelmistir ki , bu bugun icin de gecerli ; kotulugun timsali şeytan insaoglunun eline su bile dokemez. Zenginsen,makam ve mevki sahibi isen etrafini bundan nemalanmaya çalışan acgozluler ile cerilmis gormen gecikmez. Iyilik coktan unutulmus. Kotuluk revaçta. Bu noktada , şeytanı kötülüğün odagi haline getirmek pek de akilci degil. Zira dunyanin geldigi konum, dustugu cukur seytanin de kötülük seviyesinin cok uzerinde. 👍

Kardeş Kavgası
Kardeş Kavgası

8

Nikos Kazancakis'in Yunan Ic Savasini konu edindigi roman. Küçük bir köy ozelinde, Kizillar ve Karalar etrafinda yasanan dramatik savasin ,ic mücadelenin yansimalarini en guzel sekilde bizlere sunmuş yazar. 👍Ama kesinlikle sadece bir ic savas degil bu eser. Kitapta bol bol Hıristiyanlığa elestiri var, yeni bir Isa arayisi aslinda kitabin ana unsuru. Bunun yanisira surekli sorgulamalar, varolusa dair sorular siklikla mevcut. Kazancakis'in genele bakinca Zorba'nin golgesinde kalan bu eseri de bence okunmasi gereken bir kitap. Kan, gozyasi, yoksulluk , nefret gibi kavramlari bolca barindiran bu eser aslinda insanoglunun araya nifak tohumlari ekilince nasil bir canavara düşeceğini, kardesi kardese nasil rahat sekilde kiydirabilecegini en iyi sekilde gostermistir. Bu olay ozelinde, hristiyanliga dair genel elestirilerin olmasi , dini eleştiri yönünün cok agir basmasi da yine kitabi ilginc kılmış. ✅ Peder Yannaros'un salt sevgi temelli, kardeslik temelli yaklasip iki ateş arasinda kalmasi kitap boyunca okuyucuya gerek gercekci betimlemelerle , gerek hafizaya kazindirilan cumlelerin tercihiyle en guzel sekilde yansitilmis. Surekli Isa peygamberden icinde bulundugu keşmekeşten kurtulmak, bu drama son vermek adina yardim istemistir. Ama yanit alamamistir. Insanoglunun en zalim yonlerini gormek adina net mesajlar verilmis bize. 🧐 Kizillar ve Karalarin tipki günümüz Orta Dogusunda yaşandığı gibi, bir takım dış mihraklar, kaostan beslenen, nemalanan somurgeler tarafindan birbirine nasil dusuruldugunun aci panaromasidir bu kitap. Basrole peder Yannaros'un konulup sevginin , dinin , tanrinin , peygamberin hatrina bu kiyima son verilme cabalarinin nasil karsiliksiz kaldığını aci sekilde görebiliyoruz. Yeter ki raydan cikmasin insanoglu ; durdurmaya ne mumkun degil mi ? 😕

Uçurum İnsanları
Uçurum İnsanları

9

Jack London'in yokluğu, yoksulluğu, sefaleti yüzümüze yüzümüze vurduğu eseri. Kitap yogun şekilde acı içeriyor dikkat. ⚠️ Yazar, eserinde Ingiltere 'de Londra'nin Dogu Yakası'ndaki icler acisi durumu tipki onlardan biriymiş gibi gezerek, gozlemleyerek okuyucuya aktarmış. Bati yakasi ile Dogu yakası arasinda sosyal,ekonomik ve insani acidan ucurum var. Zira Dogu yakasindakiler UCURUM INSANLARI'dir. Okudugum yuzlerce kitap icerisinde acinin ve yoklugun bu denli yurek burkan sekilde tasvir edildigi ikinci bir eser daha gormedim. Bircok hadise ,ortaya konulan bircok tablo canimi feba halde sıktı, huzunlendirdi. Yazarin betimlemelerdeki basarisi eseri oldukca daha etkileyici ve huzunlendirici kılmış. Zaten Jack London'in sosyal konularda yazmakta ne kadar yetkin oldugunu daha onceki eserlerinde tecrube edinmiştim. Kitapta ciddi sekilde donemin hukumetine ciddi elestiriler de mevcut. Sistemi sorgulayan, insanın düştüğü durumu gozumuze gozumuze sokan bir eser olmus. Okuduktan sonra insanin haline sukretmesine vesile olacak bir kitap oldugu aşikar. Yazarin Dogu Yakasi'nda bizzatihi halktan biri gibi sokaklarda gezmesi, yoksul evlerinde kalmasi, sefil durumda olmasi durumu daha iyi idrak etmemizi saglamis. Insanlarin acliktan maruz kaldiklari durum, hayatlarindan sogumasi ,canlarina kiymasi vs vs gercek anlamda fazlaca dram iceriyor. Hele ki beni en cok vuran bölüm, evi odasi haşareler tarafından basilmis, ölümünün farkina cok sonradan varilmis ve vucudunu haşerelerin kapladigi kadıncağız oldu. Bunun uzerine ciddi manada hayati sorgulamadim degil. Çünkü bu kitap degil, hayatin kendisi. Dunyanin bilmedigimiz, gitmediğimiz herhangi bir yerinde bu tablolarla karsilasmak cok mumkun. Gunesin doğuşu herkes icin romantik bir anlam ifade etmiyor ne yazik ki. Dunyada genel anlamda hegemonya belirli bir cevrede. Ve digerleri yani bizler bu egemen güce hizmet etmekteyiz maalesef. Kitapta yer alan şu cümleye sonuna kadar katılıyorum. " Çok sayida insanin bir tek kişiye elbise dikmek icin calismasi yuzunden bunca insan elbisesiz kalıyor. " Durum tam da bundan ibaret. Dibine kadar yokluk, dibine kadar yoksulluk. Ucurum Insanlari her sayfasiyla aciyi bize nüfuz eden , cokerten bir eser. Okuyunuz efenim. 👍👏

Ben, Robot
Ben, Robot

7

Isaac Asimov'un 9 farkli öyküden oluşan ama birbirleriyle geçişleri olan, roman tadında eseri. Salt robotların hegemonyasinda geçen vurdulu kirdili aksiyon iceren bir kitap değil. Zaten Asimov'un , kendini bilim-kurguya adamis duayenin tarzi da değil. Genel olarak tüm öyküler üç robot kuralı uzerine dizayn edilmiş. #Robotlar insanlara zarar veremez ya da eylemsiz kalarak insanlara zarar verilmesine göz yumamaz. #Robotlar birinci kanunla çakışmadıgi surece insanlar tarafindan verilen emirlere itaat etmek zorundadir. #Robotlar birinci ya da ikinci kanunla cakismadigi müddetçe kendi varliklarini korumak zorundadir. Iste tam da kitapta yer alan butun oykuler bu maddeler etrafında sekillendirilmis. Bu maddelerdeki bosluklar uzerinden gidilmis. Hani cok etkilendin mi dersen , kesinlikle hayir. Hani acikcasi ben de bilimkurgu olunca biraz daha hareketli bir eser beklentisi icerisinde hissettim ke dimi ama dediğim gibi bu Asimov tarzi degil. Robot basrollu bir dunya tasvir etmis Asimov. Eserde yer alan Robotlarin da beyni var,duyguları var. Bu yönüyle benzerlerinden daha degisik bir goruntu sunuyor bize. Tabi hal boyle olunca da bir robopsikolog kadin da on plana cikarilmis. Haliyle duygu, dusunce var ise isin psikoloji tarafi da olmali. Belirli karakterler etrafindaki diyaloglar benim okuma şevkimi kirdi. Acikcasi okurken sıktı. Yoksa genel itibariyle ve benzerlerinden ayrışan yonleri ile kesinlikle basit bir bilimkurgu kitabi degil. Filmi basrollerini Will Smith'in oynamasi yonuyle bol aksiyon ogeleriyle suslenmisti. Kitapta bunu bulamazsiniz simdiden diyeyim efenim. 🧐⚠️

Batı Cephesinde Yeni Bir Şey Yok
Batı Cephesinde Yeni Bir Şey Yok

10

Kesinlikle türünün en önemli kitaplarindan biri. Zaten savaşa dair filmleri,belgeselleri ve de kitaplari hep çok sevmisimdir. Çünkü insanin en gerçek yüzünü ortaya koyar türde bir ortamin,durumun yansimasi olarak gösteriliyor. 👍 Diyarbakir'da düzenlenen kitap fuarinda uzun süredir aradigim bu kitabi yeni baskisiyla almak hoş oldu. Tam da Barış Pınarı Harekatı esnasinda okumam da ayri bir tesadüf. Kitap bizlere savaş çığırtkanlığı yapanlarin belirli bir kesim olduğunu (oldukca küçük bir yapi ) , savaştan etkilenenlerin ise insanlik olduğunu, savasin gercek ve kirli yüzünü, cephe arkasinda yaşananları en güzel şekilde ifade ediyor. ⚔ Kitap 1.Dunya Savaşında Bati cephesinde, Almanya ile Fransa arasindaki siper savasini konu edinmiş. Siperde yer alan askerlerin günlük rutinleri,çektiği acilar,savasa dair düşünceleri dile getirilmiş. Bu noktada savaşın karanlik yüzünü daha net görebiliyoruz. Cunku kitap tipki filmi gibi oldukca gerçekçi. 📽 Almanlar ile Fransizlarin bu siper savasinda dair bazi belgeseller ve tarihi kaynaklardan yararlanildigi zaman oldukca ilginc enstantaneler ile karsilasacaksiniz. Askerlerin , bu savasi cikaranlara inat tutumları sizlerin oldukca ilgisini cekecek. Birbirlerini vurmamalari, birbirlerinin siperlerine gidip gelmeleri,birbirlerine ikramda bulunmalari vs vs...✌ Ozellikle kitapta siradan,insani eylemlerin savas esnasinda nasil büyük bir nimete ,zevke dönüştüğü aci şekilde karsimiza cikiyor. Kitabin kahramaninin siper arkadaslari, asker arkadaslarinin hastaliklarla kirilmasi, hastane ortaminda yasadiklari ve yine kitabin sonunda kendisinin maruz kaldigi durum zihnimize kapilacaktir. Neticede her sey oldukca siradandir,Bati Cephesinde Yeni Bir Sey Yok hala da denebilir. 📖 Kesinlikle okunmasi gereken kitaplardan biri sinifinda yer alması gereken bir eser. 📢⚠️

Nar Ağacı
Nar Ağacı

8

Daha önce Yusuf ile Züleyha'sını okuduğum Nazan Bekiroğlu 'nun ikinci eseri olacak. Başlarda ağır ilerleyen ama sonrasinda su misali akan bir kitap. 🌿 Içerisinde aşkı, acıyı, vuslati, silayi, ozlemi,ayrılığı, savasi ve daha bircok unsuru barindiran hacimce dolu bir eser ortaya koymuş Bekiroğlu. Daha çok kahramanlarin ön plana çıkarıldığı degil de surecin on plana çıktığı bir eser. 🧐 Ailesinin kökenini bulmak adina araştırmaya giren anlaticinin solugu Tebriz'de,Batum'da,Tiflis'te, Trabzon'da bulmasıyla suregelen olaylar silsilesi.🌎 🏃‍♂️ Yer yer betimlemelerin cok fazla one çıktığı, okuyucuyu sikmaya başladığı anlar olsa da genel anlamda oldukca akici bir kitap. Surekli bir yerlerden bir yerlere sürüklenmek de ayri bir keyif oldu. 👌 Kimisi icin kitapta aşk ve aci, ayrilik kisimlari daha on plana cikarilabilir daha ilgi çekebilir ama benim özelimde ozellikle Balkan Savasi, Rus devrimi, 1.Dunya Savaşına giden yol, Osmanli donemi goc hareketleri, Iskan politiklari gibi tarihsel unsurlar tarihe ilgisi olan biri olarak oldukca dikkatimi cekti. Ozellikle Balkan savaşına gidip de hastaliktan donemeyen Ismail'in cizdigi Balkan Savasi Osmanlı Ordusu görünümü beni derinden etkiledi. Bunlar savasin aci ve ayni zamanda gercek yüzü. 😕 Bunlara bakarak da donemin panaromasi hakkinda fikir sahibi olunabilir elbette. Setterhan'in yani anlaticinin Azam ile olan aski,uğradığı kimine gore ihanet kimine gore normal bir durum ; Zehra ile kaderin onu bulusturmasi ve yeni bir aska yelken acmalari.. Kitabin genel itibariyle gezi yazisi tadında bolumler de mevcut. Dolu dolu bir kitap velhasil kelâm. Keyifli okumalar. 🌿🍃📖

Zamanın Daha Kısa Tarihi
Zamanın Daha Kısa Tarihi

9

Fazlasiyla fizik,astronomi,kimya gibi bilimsel terimler iceren ( kitabin turu itibariyle zaten çok dogal ) bu kitap bu konuda yazilabilecek en sade şekilde bizlere sunulmus. Ama acikcasi bu konularda pek de yetkin olmadigim ve de musait zamanlarda kitabi okumaya zaman bulamadigim icin kitabi ozumsemekte büyük sikinti yasadim. Daha rahat kafayla , daha uygun bi zamanda tekrardan okumam gerektiğine inandığım kitaplarin basinda gelecek. Zira , yapisi itibariyle üniversitelerde ders olarak dahi anlatilabilecek yapida bir eser. Dunyanin bugune kadar geldiği aşamalar, adini duyup da icerigini bilmediğimiz bircok bilimsel terim, argumanlara ışık tutmaya calismis yazar. Dedigim gibi ozellikle bu konulara ilgi duyan biri icin nimet gibi kitap sanirim. 👉✌ Kitapta bizler onune serilen tablolar cidden zihnimizin sinirlarini zorlayacak nitelikte. Oyle sayilar,oyle baglantilar var ki cogumuzun en sade bicimde düşündüğü bircok olayin ardini gormemiz, hayal edebilmemiz acisindan muhteşem veriler ortaya konmus.