incapita, 242 adet değerlendirme yapmış.  (19/35)
Zor Zamanlar
Uzun Gölge
Martin Eden
Savaşçı
Savaşçı

8

klanı için herşeyi göze alabilen cesur kız ve savaşta aldığı görünen ve görünmeyen yaralarıyla hem fiziği hem kalbi yorgun düşmüş bir klan reisi arasında ki aşk..klasik iskoç hikayesiydi..bol bol inatlaşmalar..bana kitabı okutan kızın klanının el sanatlarında usta iken savaş eğitimi alma çabaları ve iki huysuz ihtiyarın aralarında geçen konuşmalardı..

Baharı Beklerken (Claybornes' Brides, #5)
Baharı Beklerken (Claybornes' Brides, #5)

8

Garwood hani nasıl desem, lokanta menüsünü yazsın ben alır okurum diyebileceğim bir yazar oldu benim için. Kitap çıkar çıkmaz ön siparişle aldım.Serinin ilk kitabının tadını vermedi ama..Cole dakka bir gol bir aşık oldu. Azcık bir evlensem mi bağlansam mı napsam napsam diye ikilem yaşadı. Sonra bir baktım ki kızı çekmiş oturtmuş nikah memurunun önüne.. Neyse ki pazar sabahları seyretmeye alıştığım ve sevdiğim kovboy filmlerini gözümün önüne getire getire tat almayı başarabildim. Kitabı okumasaydım içim içimi yerdi, okudum ve kardeşlerin hayatlarının içine dalmaktan keyif aldım. Bütün olarak bakınca kasabanın meraklı teyzesi gibi nolmuş nolmuş diye okuduğumu söyleyebilirim. Bunun haricinde kasıp kavuran, beni benden alan, iç geçirten bir aşk hikayesi bulamadım. Dediğim gibi J. Garwood yazmasa bu hikaye bana vasat gelirdi ama Grawood un kalemi en başı sonu belli hikayelere bile merak uyandırıyor. Çeviri ise akıcılığıyla kitabı başladığın gibi bitirmene sebep oluyor..

Kalpsiz
Kalpsiz

10

Bu kırmızı kitaplı kapaklar beni çoğu zaman kendine hayran bırakmışlardır fakat buna rağmen ben her seferinde bunun çok geç farkına varırım. Bu seferde tavsiye üzerine okudum bu kitabı ve şimdi hist.romance seven herkesin mutlaka okumasını tavsie eder haldeyim.. Kitap tüm o Cennet Konağı ahlaksızlıklar,sefahat düşkünlerinin alemlerini ortaya koyan bir kapak yapmış olsada ben okurken yer yer kederimden şakır şakır ağladım. Çalan kapı ziline cevap vermem gerekmese uzun süre ağlamaya devam edecektim. Bu kadar etkilendiğim bu kadar sevdiğim bu kadar eğlendiğim bir kitabı yorumlarken zorlanıyorum. Çünkü kitaptan dolayı hala yoğun olarak duygulu olduğumdan iki kelimeyi bir araya getirmekte zorlanıyorum.

Cesedin Şifresi (Cerrah Hugh De Singleton Günlükleri, #2)
Cesedin Şifresi (Cerrah Hugh De Singleton Günlükleri, #2)

10

uzun zamandır böyle bir polisiye okumamıştım. Ortaçağ gibi çok eskilerde geçiyor olmasının etkileyiciliğini taşımasının yanında uzun zamandır neredeyse benim nazarımda Agatha'nın kitaplarının tadını bulmanın keyfine beni taşıyan bir kitaptı. Çok şükür iki kitabı Huzursuz Kemikler ve Cesedin Şifresini arka arkaya okudum ve üçüncü kitabı şimdiden hasretle beklemeye başladım. Çayımı soğuttum, insani ihtiyaçlarımı bastırdım, bana seslenenlere kulaklarımı kapadım. Kitabı okurken Üstad Hugh'un lafını bölmek gibi bir hata yapmamaya gayret sarfettim. Üstadımızın iyi br eş aramasına, hayalkırıklıklarına, yanılgılarına, muzip anlatımına kısacası Hugh'a kalbimin bir köşesini seve isteye verdim. Benim için bu kitap, hatırladıkça daima gülümsememe ve kitaplığımda olduğu için kalbimin tatlı tatlı çarpmasına sebep olacaktır. Mükemmeldi...