herkesin aksine akıcı değil sıkıcı olduğunu düşünüyorum. Bir de yaratıcı olduğuna hiç inanmiyorum. Açlık oyunları, alacakaranlık da yaratıcı bulunmuştu zamanında. Bu kitabın da zamanla hakettiği değere düşeceğini ve el üstünde tutulmaktan vazgeçileceğini düşünüyorum. Yaratıcılık konusunda söylediklerime kanıt gösteremem. Insanın içine başka bir ruhun girmesi yaratıcılığın yanına bile yaklaşmıyor. Gökyüzünde zaten gezegenler var, yani herhangi birinin kitapta onları gezmiş olması neden ilginç? Örümceklermiş... Pehh... Yani diyorsun ki gezegenlerdeki canlılardan daha gelişmiş olmalı, hangisi olsun? En çok bacağı olan örümcekler, onlar olsun bari. Kitaba bir değil de iki yakışıklı adam koyayım, bir de tatlı çocuk, üstüne sos, şeker tamamdır, piyasaya sürülüp genç kızların ağzını sulandırmaya hazır. Süper kitap cidden, çok orjinal, mutlaka okuyun.
http://buzdakaymak.blogspot.com/2012/09/olum-icgudusu.html
bağımlılık yapıyor. görünmez olup kitaptaki insanları izliyorum, bir adım arkalarından yürüyorum ve nefesimi enselerinde duymuyorlar. sanki günlerce, yıllarca aralarında yaşadım, o dünyayı okumadım, gördüm. Suçlu benmişim gibi yüzüm kızardı, kör oldum, uyuyamadım, her şeyi unuttum, günlerce evden çıkmadım. kitabı okumamın üzerinden 1 yılı aşkın zaman geçti ve hala bir şeyimi kaybettiğimde önceki günlerde yapmadığım ne vardı, gitmediğim neresi vardı ki kaybettim diyorum ve daha kolay buluyorum. klasik böyle mi olunur, okuduklarımızı yaşayınca, yazıları değil, bize içinde yaşattığı gerçekliği hatırlatınca?
bir kaç sayfalık içerik bir kitap oluşturmuş izlenimi veriyor. çok fazla tekrar var.