Kullanıcı Araçları

Haris El-Muhasibi

haris el-muhasibi düzenleme geçmişi

asau, haris el-muhasibi isimli yazarın detaylarını düzenledi

Doğum Yılı düzenlenmiş, eski hali boş, yeni hali 781
Ölüm Yılı düzenlenmiş, eski hali boş, yeni hali 857
Doğum Yeri düzenlenmiş, eski hali boş, yeni hali Basra
Cinsiyet düzenlenmiş, eski hali boş, yeni hali Erkek
10 yıl, 7 ay
asau, haris el-muhasibi isimli yazarın açıklamasını düzenledi

eski halini göster | yeni halini göster | değişimi göster

Basra'da doğdu. Doğum tarihi kesin olarak bilinmemektedir. 897 tarihinde Bağdad'da doğdu. Nefsini çok hesaba çektiği için, Muhasibi denmiştir. Aslen Bağdadlıdır. Zamanında Bağdad'ın en büyük din alimlerindendi. Yezîd bin Harun ve daha birçok alimden rivayette bulunmuştur. Kendisinden de Ebu Abbas bin Mesruk, Ahmed bin Hasen bin Abdül-Cebbar es-Sûfî, Cüneyd-i Bağdâdî, İsmail bin İshâk es-Serrâc, Ebû Ali Hüseyn bin Hayran el-Fakîh ve daha başka büyük alimler rivayette bulunmuşlardır. İmâm-ı Şâfiî hazretleri ile aynı asırda yaşamıştır. Şâfiî mezhebindedir.

Hâris el-Muhâsibî’nin annesinin Sünnî, babasının ise Kaderî olup aralarında bu nedenle fikrî tartışmaların olduğu söylenmektedir. Buradan el-Muhâsibî’nin kültürlü bir ailede yetiştiği sonucu çıkarılabilir. Zâten o zamanlar Kadercilik aristokrat kesim tarafından kabul görüyordu. Bir rivâyete göre Hâris, insanların etrâfını sardığı bir halde Bağdat sokaklarının birinde babasının yakasına yapışıp Annemi boşa! Onun dîni ayrı, senin dînin ayrı! diye bağırmıştır.[1] Buradan kendisinin çocukken de annesinin tarafında, yâni Sünnî olduğu çıkartılabilir.

Hâris el-Muhâsibî’ye babasından büyük miktarda bir para mîras kalmış, ancak bu mîrâsı takvâya uygun görmediğinden ve mesleği tasavvuf olduğundan almamıştır.

Devrindeki fikir ayrılıkları ve siyâsî katliamlar, Hâris el-Muhâsibî’yi kendi ekolünü kurmasıyla netîcelenecek bir yola sürükler. Öteden beri Şiîlik ve Mu’tezile akımlarına karşı gelmiştir. Fehm-ul Kur’ân adlı eserinde bu düşüncelerini ortaya koymuş, hadis, fıkıh ve kelam âlimleriyle aynı safta yer almıştır. Ancak orta yaşlarını geçince gerçeğe daha yakın olma arzusunu nass’a dayalı bu ilimlerin tatmin edemeyeceğini düşünmeye başlamış, daha önce aynı safta olduğu bu âlimlerin görüşlerini de kritiğe tâbî tutmuş ve zaman zaman eleştirmiştir. İşte bu devir tasavvufun bir nevî başlangıcını oluşturan şüphe aşamasıdır. Hâris, içinde yaşadığı asrın Peygamberin "Ümmetim yetmiş iki fırkaya ayrılacak, biri hâriç hepsi Cehennem’dedir. O biri benim sünnetime sarılanlardır" dediği asır olduğunu düşünmekteydi.

El-Muhâsibî’nin doğduğu Basra, Mu’tezile okulunun da kurulduğu yerdir. O zamanlar özellikle kader ve insan irâdesinin özgürlüğü meselesinde farklı farklı inanç ekolleri türemişti. Kaderci olan Cebrîye, aynı zamanda Emevî iktidârının desteklediği bir mezhepti. Mu’tezileyse Abbâsi iktidârı zamânında desteklenmiştir. Hasan El-Basrî ekolünden gelen Ehl-i Sünnet, yâni Sünnî inanışıysa Ebu Hanîfe (H. 150), İmam Mâlik (H. 179), İmam Şâfiî (H. 204) ve İmam Ahmed bin Hanbel (H. 150) ile temel ilkelerini belirleyip sistematikleştirilmişti. Ebu Hanîfe ve Ahmed bin Hanbel, bulundukları devrin iktidarları tarafından değişik işkencelere mâruz kalmış ve nihâyetinde şehit edilmişlerdir.

Hicrî 3. asır, Mu’tezile mezhebinin ve Şiîliğin Abbâsi hilâfeti tarafından rağbet gördüğü yıllardır. Abbâsi halîfesi El-Me’mun, hocalarını Mu’tezile ve Şiî seçmişti. Hocalarının telkinleriyle minberden Şiîlerin düşman olduğu peygamberin arkadaşı Muâviye hakkında lânetler okutmuş, halkı ve âlimleri Mu’tezile olmaya zorlamıştır. Ahmed bin Hanbel ve birkaç âlim dışında herkes bu baskılara boyun eğmek zorunda kalmıştı. Aynı baskılar El-Mu’tasım zamânında da devam etmiş, bu devirde Ahmed bin Hanbel Sünnîlik’in bayraktârı olmuştur. Hicrî 219 yılında Ahmed bin Hanbel’e Kur’ân’ın mahluk olduğunu söyletmek için 30 kırbaç vurdurmuş, kendisinden sonra gelen El-Vâsık’sa Kur’ân’ın mahluk olduğunu kabul etmeyen Ahmed bin Nasr-ul Huzâî’yi H. 231 yılında öldürtmüştür. Ahmed bin Hanbel’in de ev hapsinde tutulmasını emretmiştir.
10 yıl, 7 ay