1Q84

7 puan

Kültürler arası farklılığı, o farklı kültüre ayak basmanızı gerektirmeden fark ettiren toplumlar genelde Asya'dadır. Bu durum beslenme biçimleri, yaşayışları, insanı ele alış biçimleri falan derken uzar gider. 1Q84 e kadar Asyalıların edebiyatta ortaya neler koyup çıkardıklarından bihaber, bir takım filmlerle ve özellikle animeler ve okuduğum mangalarla kültürlerini takip ediyordum. Bir şekilde batı kültürünün etkisiyle yozlaşmış bir kültürle yaşamlarını sürerlerken başka bir şekilde de öz kültürlerine olan gereksinimlerini özellikle medya yoluyla genç kitlelerin zihinlerine aktarıyorlar.

Aralık ayında doğum günü hediyesi olarak elime geçen devasa kitap 1Q84'ü daha fazla bekletmemek için okuma aşamasına geçildi ve sona erdi. Kitapta neyin anlatıldığına geçersek, Aomame adlı bir bayan karakter ile Tengo adlı bir erkeğin birbirleriyle pek ilişkisi olmayan yaşamları anlatılıyor. Her bölüm Tengo ve Aomame diye adlandırılmış. Yaşadığı bir takım şeyler nedeniyle kadınlara şiddet uygulayan erkekleri aldığı emirler doğrultusunda kansız ve olaysız bir şekilde öldüren, bir spor kulübünde eğitmen olarak çalışan Aomame kendine güvenen, geceleri barlara gidip herhangi bir erkek kovalayıp cinsel ihtiyacını gideren ve pek fazla arkadaşı olmayan sıradan bir yaşam sürüyor.

Aynı şekilde sıradan bir yaşam süren, iri kıyım karakterimiz Tengo, bir dershanede öğretmenlik yaparken bir dergide de editörlük yapıyor ve tek amacı yazdığı bir romanı bitirmek, ayrıca kendinden büyük, evli bir kadınla da ilişkisi var.

Bir süre sonra Tengo'nun çalıştığı dergiden Komatsu, 'Yeni Yazarlar Yarışması' için Fukueri adındaki genç bir kızdan gelen bir öyküyü Tengo'dan romanlaştırmasını ister ve endişesine rağmen eğer kız kabul ederse bu riskli oyuna katılmaya gönüllü olur. Olaylarda bu şekilde başlar. 'Pupa Hava' adlı metni düzelten Tengo bu öyküde anlatılan olaylardan etkilenir ve içselleştirip başarılı bir roman haline getirir. Sonrasında 16 yaşındaki kızın yazmış olduğu roman patlar.

Kitabın geri kalan kısmını, herhangi bir açık vermeksizin şu şekilde açıklayacak olursam, Fukueri adlı güzel kızımız bir tarikattan kaçmış ve yazdığı öykünün cemaat içinde yaşanan bir takım olayla ilişkisi olduğunu düşünen Tengo'da metni düzelterek kendini olayların içinde buluyor ve Aomeme ile de yolları bir şekilde kesişiyor. Fukueri'nin yazdığı 'Pupa Hava' da ise 'little people' adlı bir halktan bahseden kız bunların havadan pupa(koza) yapmasını anlatıyor. Gerisi entrika, yeşilçam ve çok satılması için yazılmış bir kitap olarak sonlanıyor.

Şimdi, normalde pek beğenmediğim bir kitabı burada yazıp uğraşmazdım ama aklıma takılan bazı şeyleri belirtmem de yarar var;

- 'little people' ve havadan pupa yapmak güzel şeyler fakat kitabı okurken çok daha farklı şeyler bekliyorsunuz, en azından bahsedilen şeyleri biraz daha öğrenmek falan ama bir şey olmadan kitap bitiyor.
- Murakami nedense pek sevilen, yazdıkları övülen bir yazar hatta nobel alması bekleniyor falan ancak inandırıcı diyalog kurmak en temel gerekliliklerden biridir okuru romanda tutabilmek için, ya da tek ben rahatsız oldum bu kitabı okurken diyaloglardan, neden mi;
Günlük konuşmalarımızda şöyle konuşur muyuz şöyle bir örnek vermeye çalışayım;

"Orhun uykun var senin, gözlerin akşam batan güneşin denizdeki dalgalara vuruşu gibi kızarmış."

Şimdi 1Q84'de olan durum bu, Tengo'dan Aomame'ye, Kamatsu'dan Tamaru'ya, hemşiresinden doktora tüm karakterler bu şekilde konuşuyor. Yok yavaşlayan bir tren gibi, uçuşan kuşlar gibi, ateşte yanan kuru yaprak gibi bla bla bla.. Sıkıldım ya da iyi kitaptan az çok anladığına inanan biri olarak ben yanılıyorumdur umarım.

- 1Q84 ve Orwell'in 1984'ü arasında bir ilişki olduğunu tahmin ediyordum ve kısmen de olsa bir ilişki okudukça göze çarpıyor, yazar da sıkla bunu vurguluyor.

- Kitapta Tokyo adı geçmese Japonya'da yaşandığını anlamayabilirsiniz. Tamamen Batı Medeniyetinin etkisinde olan bir yazar gibi yazmış Murakami. Belki de bizim gördüğümüz çekik gözlü Asyalılar da bizi çekik gözlü olarak görüyorlardır.

-10 yaşında iken aşık olduğunuz biri yaşama sebebiniz olabilir mi?

-Editör Komatsu'nun yazarlıkla ilgili söylediği bazı şeyleri cidden işe yarar buldum.

-Fukueri'ye ne oldu, açıklansaydı ya, kitapta tek bir karakteri sevdim o da buharlaşıp uçtu.

-Tengo'nun okuduğu bir kitapta anlatılan 'Kediler Şehri' Hikâyesi kitaptan nadir hoşlanma nedenim oldu.

- Murakami'nin Toyotoları, marlboroları, guccileri, ray-banları, arasında gidip geldim.

-Bir insan içmeye gittiği yerde kitap okur mu? Yoksa tüm genellemeler yanlış mıdır cidden?

Aklıma takıldı işte bunlar, bir süre böyle macera romanlarından uzakta durmak en iyisi olacak.

Son olarak 1200 sayfayı aşan kitap okuru meraklandırarak, biraz da elindeki ağırlıktan kurtulması ile de alakalı olarak çabucak sonlanabilir. Fakat akıcı bir roman değil 1Q84, sürekli durağan, ne olacaksa olsun diyerek bitirmek için kendinizi zorladığınız bir kitap. Ya da ben çok abartıyorum. Netice itibari ile hafif paralel evrenler, aşk, hafif kovalamaca, müzik, elitist ve asosyal yaşamın bir arada olduğu bir senaryonun içine balıklama dalacaksınız.

Yorumlar
« geri ileri »

0 ile 0 arası yorum gösteriliyor, toplam 0 yorum.
Yorum yazılmamış.
« geri ileri »