Alice Harikalar Diyarında günümüzden tam 150 yıl önce yazıldı.
Sonraki 150 yıl boyunca o kadar popüler oldu ki, pek çoğumuz şu veya bu şekilde öyküyü, en azından öykünün neyi anlattığını biliriz. Hiç bir şey bilmiyorsak "beyaz tavşanı" ve "tavşan deliğini" duymuşuzdur.
Yazarından başlamak gerekirse ... Lewis Carroll, ilginç bir kişiliğe sahip olan Charles Lutwidge Dodgson'ın takma ismi.
Ciddi sağlık sorunları ve engelleri olan bir insan Lewis Carroll; asimetrik bir vücut yapısına sahip ve kekeme. Kendisini Harikalar Diyarındaki Dodo olarak karikatürize ettiği söyleniyor. Ancak fiziksel sorunları, sosyal bağlar kurmasına engel olmamış. Küçük çocuklarla daha kolay iletişim kurabiliyormuş, özellikle de küçük kızlarla. Alice Harikalar Diyarında öyküsünü de, yakın dostluk kurduğu Liddell ailesinin küçük kızı Alice Liddell için yazmış.
Lewis Carroll'ın matematik ve mantık saplantılı olduğu söyleniyor. Fotoğrafçılığa büyük ilgi duyuyor ve çoğunlukla küçük çocukların - özellikle de küçük kızların resmini çekiyormuş.
Carroll, pek çok çağdaşı gibi, oldukça tutucu ve dindar bir insan.
Alice Harikalar Diyarında, 1865 yılında yazılıyor. Bu dönem, İngiltere tarihinde Viktorya Dönemi olarak biliniyor: Sınıf farklılıklarının aşırı düzeyde olduğu, saygıdeğer olmanın en büyük erdem kabul edildiği, alt sınıflardan gelenlere tepeden bakılan, sanata düşmanca yaklaşılan ve sanatın sadece bir eğlence aracı olduğu düşünülen, yobazlık derecesinde bir dindarlıkla, bilimsel araştırmanın birbiriyle sürekli çatıştığı bir dönem.
Döneminin baskın değerlerini kendi yaşamında cisimleştirmiş bir yazar olarak Carroll'ın Harikalar Diyarı öyküsü, tam da yaşadığı dönemin, onun bilinç altındaki yansımalarını ortaya koyar gibi.
Öykünün baş kahramanı Alice, yaşadığı çağın üst sınıflarının kibrine sahip 7 yaşındaki bir kız çocuğu; doğal olarak Harikalar Diyarı'nda karşılaştığı tüm "yaratıklara" tepeden bakıyor. Alice'in kibri ve duyarsızlığı, daha öykünün başında tanıştığı fareyi ve kuşları, sürekli kedisinden söz ederek korkutmasıyla açığa çıkıyor. Alice, alışkın olduğu Viktorya dünyasından çok farklı bir dünyanın içine düşüyor; her şeyin bir düzen ve terbiye dahilinde işlediği Viktorya Dünyası'nın aksine, Harikalar Diyarı mantıksızlıklar, saçmalıklar ve tutarsızlıklar üzerine kurulu. Carroll her bir öykü kahramanının kişiliğinde, mantıksızlıkları, saçmalıkları, tutarsızlıkları, sanki içinde yaşadığı dünyayla alay edermiş gibi inceden inceye işliyor.
Daha sonraki yıllarda öykünün her bir karakteri kültleşmiş ve pop kültürün muhtelif alanlarında -daha farklı biçimlerde- derinlemesine işlenmiş, geliştirilmiş: Kupa Kraliçesi (Queen of Hearts), Sırıtan Kedi (Cheshire Cat), Tırtıl (caterpillar), Beyaz Tavşan (White Rabbit), Dodo, Mart Tavşanı (March Hare), Kertenkele Bill (Bill the Lizzard), Çılgın Şapkacı (Mad Hatter) ve daha nice öykü karakteri ...
Öyküde sözü edilen kavramlarla (örn. tavşan deliğinden aşağıya düşmek), bilmecelerle (örn. bir kuzgun neden çalışma masasına benzer?), şiirler, şarkılar ve daha pek çok unsurla Alice Harikalar Diyarında bir çocuk masalı olmanın çok ötesinde, saçmalıklarla, tutarsızlıklarla, olanaksızlıklarla dolu bir dünya tasarımı.
Tıpkı öykünün yazılmasından 50 yıl sonra keşfedilecek olan, (tıkır tıkır işleyen, düzenli Newton evreninin aksine) tutarsızlıklarla dolu,saçma kaotik kuantum evreni gibi.
Muhakkak okunmalı.