Neyse ki mutlu sonla bitti de roman içim ferahladı diyebilirim.. Sanırım sondan başa bir yorumlama yapacağım :) ... Her zamanki gibi söylediğim gibi mutlu sonlu kitapları daha bir seviyorum okumayı. Sevgili Güneş Demirel bu sefer de baş roller de aşkı seçmiş ve merakla okunacak güzel satırlara döküp biz okurlarına sunmuş. Anlatımı, dili harika olsa da bu kez aşık baş karakterlerin yani Bade ile Kerem 'i okumak beni birazcık yordu. Neden ; şöyle ki tarif edilemez güzellikte başlayan çok güzel bir aşkın zaman geçtikçe , hatta konu gereği araya uzak mesafeler girdikçe yaşanılan aşkın, bağlılığın ve hasretin taraflara ağır gelmesi ve birbirlerini yıpratmalarını anlatıyor roman. Ve üstüne sevgili yazarcım daha önce de belirttiğim gibi romandaki duygu akışını okuruna birebir yaşatan bir kaleme sahip olduğu için etkilenmemek mümkün olmuyor tabi. Dolaysıyla Kerem ile Bade'nin aşkını, ayrılığını, hasretini, pişmanlıklarını , mutluluğunu kitabın içindeymişcesine yaşatıyor biz okurlarına .. Ayrıca belirtmeden geçemeyeceğim Sevgili Güneş Demirel'n bu okuduğum dördüncü kitabı ve her kitabında olduğu gibi bu kitabında da baş kadın karakterinin çok samimi hatta kardeşten öte can dostu oluyor ve bu dostluk öyle güzel betimleniyor ki imrenmemek elde değil.. Bu zamanda böyle dostlar zor bulunuyor nedense..