Üç ayrı ülke, üç ayrı şehir, üç ayrı ama aslında birbirine bağlı öykü. Demir Özlü’nün melankolik ve içsel tarzıyla kaleme aldığı bu anlatılar, kişisel hatıralarından da beslenerek kurmaca ile anı arasında geziniyor. İlk öykü olan Bir Beyoğlu Düşü o zamanın Beyoğlusuna imrendirirken, tüm hikayelerde İstanbul’un yazarın hayatında ne kadar derin iz bıraktığı fark ediliyor.