İngiltere kralı Henry Tudor Kraliçe Katherine ile evlidir. Kraliçe birçok kez düşük yapmış erkek bir varis verememiştir. Sadece bir prenses vermiştir.
Mary Boleyn küçük yaşta ailesi tarafından evlendirilmiş ve saraya gönderilmiştir. Henry Tudor'un ilgisini çekince ailesi kocasından uzaklaştırır ve kralın yeni sevgilisi olur. Bu aşktan bir kızı ve oğlu olur. Bir süre sonra ortaya çıkan Mary'nin ablası Anne Boleyn çapkın kralın aklını başından almayı başarır. Anne Henry'i önce kardeşinin elinden sonra da kraliçeden alır. Katolik inancında o zamanlarda boşanma olmadığı için Henry kraliçeyi boşayamaz. Bu yüzden de Anne Boleyn ile evlenebilmek için bütün İngiltere'nin dinini değiştirir protestan olur. Anglikan kilisesini kurar ve dini kurumlarda otorite sahibi papayı saf dışı ederek kilisenin başına kendisini koyar.
Anne ise kraliçe olmayı yaptıklarından sonra başarır. Ama her şey umduğu gitmez tüm entrikalarına rağmen abisi ile sonları idam olur. Mary yeni bir hayata başlar. Henry ise aynı şekilde durulmadan yoluna devam eder.
Kitap, Mary’nin ağzından saray hayatını, İngiltere’nin durumunu, Boleyn ailesini ve Kral Henry’yi akıcı ve sade bir dille anlatıyor.
8. Henry meraklısı olduğumdan kitabı hemen bitirdim güzeldi. O dönem,yaşananlar, saray entrikaları hepsi güzel anlatılmıştı. Bir kralın ne kadar zalim olabileceği,iktidar hırsının iki kardeşin hayatını nasıl etkilediği okunmaya değer. Mary Boleyn'i çok sevmiştim. Henry ile aşkları ne güzeldi. Nereden çıktın sen Anne. Ama Anne'nin kararlılığı,hırsı yaptıkları etkileyiciydi. Henry'de ki açgözlülük kimsede yok.