Yaman & Alaz çiftinin hikayesi tamamlanırken farklı duygular içindeydim. Bir yanım mutlu bir yanım ise bu güzel kalabalık, deli dolu, fedakar, ölüme meydan okuyan aileden haber alamayacağımız için burukluk içindeydi.
Aileye katılan yeni üyeler, tehlikeden uzak yeni oluşumlar, aralarına katılan yeni çiftler, çoluk çocuk derken koskocaman, aralarındaki bağın gittikçe güçlendiği bir aileyle finali yaptık.
Bizi böyle güzel bir aileyle tanıştırdığı için; yazarımızın hayallerine, emeğine, kalemine sağlık. Daha nice kurgularını okumak dileğiyle..
------------
“Sek içiyorum.” Dedi Vivien saf saf. “Ben de annemin torbasından çıktım.”
“Torna! Torna!” diye atıldı Azize. “Ay bir öğretemedim şu kıza şunu!” deyip gözlerini devirdi şikayetçi bir tavırla.
“Abi bana sit comda olduğumuzu ya da hepimizin ortak komedi filmine girdiğimizi söyle,” diye mırıldandı Halit, Yaman’ın yanında ayakta dikilirken.
Yaman şaşkın şaşkın Zilal’le Vivien’i izlerken başını iki yana salladı. “Yok oğlum. Bildiğin gerçek üstü bir akımın son temsilcilerini izliyoruz. Çünkü şu sahne kesinlikle gerçek olamaz, bence gerçek üstü bir şey bu.”
*******
“Hayırdır?” diye soran Ayşe’ye, Yaman bir numaralı düşmanı gibi bakıp “Oğluma kırk girmiş neden bana söylemiyorsunuz? Şimdi böyle top yekûn gelmiş çıkaracağız deyip duruyorsunuz, ya canı yanarsa? Hem yok mu bu konunun uzmanı? Neden ona gitmiyoruz da siz böyle saçma sapan şeyler yapıyorsunuz?” dedi. Kızgın bir sesle konuşurken eliyle Zilal Ana’nın elinde tuttuğu kabı işaret ediyordu.