Darmadağınık (Tangled, #2)

8 puan

http://geceleylaktomurcuk.blogspot.com.tr/2015/10/yorum-darmadagnk-tangled-2-emma-chase.html

İlk kitaba göre biraz depresif olduğunu söyleyerek başlayayım en iyisi.  Karmakarışık, okurken kahkahalar attığım ve Drew’u sarıp sarmaladığım bir kitaptı. Ama maalesef ama burada Drew beni sinir eden bir su damlası gibiydi. Hani olur ya gece evde uyumaya çalışırken musluğun bozuk olmasından kaynaklı çıkan o ‘tıp tıp tıp’ ses. Ve gece olduğu için elinizden bir şeyde gelmez. Aynen öyleydi. Kitabı tekrar basamayacakları için bende bu sese (Drew) katlandım. Drew, saçma sapan hareketleri ile kitabın çoğunu doldurmuştu. Ve acayip klişe olan bu durum açıkçası ilk kitabı arattı bana. Baştan başlayayım en iyisi;
Drew ve Kate her zamanki şirinliklerine kaldıkları yerden devam ediyordu. Ya da şöyle diyelim aynı şeklin 2 yıl sonrasıydılar. Evet, kitap ilişkilerinin daha da ilerlemiş haliyle karşımızda. Ama bana göre bu ilerleyiş sadece zamanla kısıtlı kalmış. Çünkü Drew bunu anlamamı büyük bir öküzlükle sağladı. Kate mutlu bir haberle karşısına çıkacakken Drew onu yerle bir ediyor. Tam yerinde bir tabir kitapla eş değer ‘darmadağınık’… Sebebi ise şizofren hali. Yine gördüğü şeyleri yanlış anlayıp, kafasında kurduğu hikâyeye inanıyor ve kitabı klasik olaylar dizisiyle dolduruyor. Sonu her ne kadar “onlar ermiş muradına biz çıkalım kerevetine” dedirtse de oraya kadar olan kısmı tahmin edilebilir durumdaydı. Bu yüzden aynı filmin farklı versiyonunu izlemişim gibi hissettim. Ve kitap Kate’in bakış açısı ile yazılmıştı. Her ne kadar bizim öküzcüğe kızsam da Drew bakış açısını tercih ederim. Nihayetinde son sözde karşımıza çıkıp yine birkaç kahkaha attırdı kendini de affettirdi.


İşte hep böyle hissetmemi sağlıyor.
Beni el üstünde tutuyormuş gibi…
Beni taparcasına seviyormuş gibi...


Size bir tavsiye vereyim: Hayatınızdaki kişiye kızgınken, bundan arkadaşlarınıza bahsetmemeye çalışın. Çünkü siz onu affetseniz de, arkadaşlarınız asla unutmaz.


"Ona ihtiyacım yok, Kate. Bu kadar basit," diyor Billy.
"Onu seviyorum, Billy. Bu kadar basit."


Shamu mu? Ah, Alexandra'yı diyorum. Yeni, geçici takma ismi bu. Birkaç hafta önce üzerinde tek parçalı siyah beyaz bir hamile mayosuyla kumsala gelmek gibi talihsiz bir seçim yaptığında, Matthew ile ben ona bu adı taktık.
Shamu: Balina


"Tamam, o zaman. Bil diye söylüyorum, ben de seni seviyorum. Bir türlü küfür etmeyi bırakmayarak Mackenzie'nin geleceğine yatırım yapmanı seviyorum. Ablana acımasızca sataşmanı, ama onu üzenlerin canına okumanı seviyorum. Ama en çok... Beni sevmeni seviyorum. Bunu her an... her gün hissediyorum."


Bir of çekiyorum. "Olmaz. O ne öyle, kolon der gibi? Daha okul bahçesine adım attığı an, herkes ona Götlek diye seslenmeye başlar."
Kate inanamaz gözlerle bana bakıyor. "Sen Katolik okuluna gittiğine emin misin? Sanki ıslahevinde yetişmiş gibisin de?"

9 yıl, 2 ay

Yorumlar
« geri ileri »

1 ile 3 arası yorum gösteriliyor, toplam 3 yorum.
0 kişiden 0 kişi beğenmiş.

;)

9 yıl, 2 ay     
1 kişiden 1 kişi beğenmiş.

:D ya eveet o diyalog çok komikti, ne demek canım olayları okuyunca direk aklıma o lakap geldi inan ki :))

9 yıl, 2 ay     
1 kişiden 1 kişi beğenmiş.

Büyük geçmiş olsun. İsmi lazım değil için yeni bir ad bulmamı sağladığın için teşekkürler. Şizofren cuk oturmuş kendisine 😂 . Evet kitap acayip klişeydi ama yazar kendini nasıl okutturacağını bildiği için o klişenin çok önemi kalmıyor.

Ben şizofrenin yeğenine acayip gülüyorum. Yok yok bebeği aklıma geldikçe gülerim :D
Annem ve babam seks yaptı :D

9 yıl, 2 ay     
« geri ileri »