Derin Sularla Şeytan Arasında (Işıltı Serisi 1)

Şundan gurur duyduğumu belirteyim ki,kitap bir günde bitti.Hoşuma da gitti.Serinin ikinci kitabını merakla bekliyorum.

Daha kitaba başlamadan direk tepkim şu oldu, "Fısıltı Serisi kopyası mısın acep 😒". Çünkü serinin adı Işıltı Serisi ya, oradan bir çağrışım yapmış bende,farkında değilim. Velhasıl kelam,kitaba bir başladım, "ooo," dedim, "günahını almışım be senin 😁". Değişikti çünkü. Kadın çok da güzel betimlemelere yer vermiş kitapta,oh mis.

Kitabın konusunu öyle anlatmayacağım,sadece sevdiğim ve sevmediğim noktalara değinmek istiyorum. Misal,kitaptaki isimleri hiç beğenmedim.Yok River West (Nehir Batı)'miş yok Sunshine Black (Günışığı Siyah) 'miş... Çok yapma geldi anlayacağınız.

Sonracığıma,Violet,canım anladım çok seviyorsun büyük anneni ama canımın içi neden o eski püskü,büyük annenin kıyafetlerini giyiyorsun? Kitapta galiba en çok takıldığım noktalardan biridir bu.

River'ı sevemedim.Yani şöyle diyeyim ben, tamam anlıyorum içinde bulunduğun durum seni mecbur kılıyor(muş) ama ben sende hiçbir kurtulma çanası göremedim be kuzu.(Spoiler vermemeye dikkat ederkene 😂)

Hem ben bazı yerlerde Violet'ı sevdiğine inanamadım bile.Çok üstünkörü olmuş gibiydi sankim.Bazı yerlerdeyse gerçekten.tüm kalbimle inandım sana.

Sunshine'da gıcık kaptığım kız tiplerindendi.Bence Violet'a bir bff lazımdı.

Bu arada yazarın bir fotoğrafını gördüm de,kitaptaki Violet'ı sanki kendinden esinlenerek yazıya dökmüş gibi:Sarı dalgalı saçlı,mavi gözlü hanım hanımcık bir kız.

Her neyse,sözün özü sevdim kitabı.Bakmayın siz bu kadar sevmediğim yer olduğuna.Bunun 10 katı kadar sevdiğim yer var ama yorumumu kısa tutmak istiyorum.Paranormal sevenler hele kesinlikle okusunlar.Sonu merak uyandırıcı.Tavsiye ederim 👍☺️