"dünyanın bir tarafında bir yerde, bir piyango çekiliyor,
savaş yapılıyor ve hepimizin alın yazısı da böylece uzaklarda belirtiliyordu"
Kitabin kahramanı Drina Köprüsü. Oldukça uzun bir zaman dilimini konu edinen Nobel ödüllü yazar İvo Andric şaheseri. İnsanin kitabi okudukça o coğrafyayı goresi geliyor , Drina köprüsüne bakan bir tepede cay icesi, yeşilin ilmik ilmik ördüğü Visegrad kasabasınin temiz havasını cigerlerine doldurası geliyor.. Kitap gecen yüzyıllarda köprünün nelere tanık olduğunu , savaşı , işgalleri, Avusturya , Sırp , Osmanlı , Alman devletlerinin bu coğrafyadaki çekişmelerini , insanlarin ve kasabanın nasıl bir değişime uğradığını gözler önüne seriyor. İnsan yine doğaya zulm ediyor , teknoloji ve imkanlar yine doğaya kastediyor. Nice savaş , nice mücadele , nice salgın , nice ask , nice insan manzarası gördü hepsi geldi geçti ama yıkılmadı Drina Köprüsü. Adeta bu hengamenin ortasında , bu değişen , değişime yüz tutan her türlü şeye karşı bir başkaldırı.
Açıkçası beni huzunlendirdi çoğu yönüyle. Boyle bir güzellige,, köprüye, kasabaya, yahudisi, hristiyanı, muslumani bir arada tutan , ortak bir kültüre , geniş bir yelpazeye sahip bu yörenin maruz kaldığı zulüm içime işledi.
Sokullu Mehmet Pasa. Osmanlı tarihinin en önemli devlet adamlarından birinin talimatıyla yapılmış bir köprüdür Drina. Sokullu da zaten aslen Sirpdir ve koyu de Drina çevresinde Visegrad'a yakindir.
Lütfen okuyun , tavsiyede bulunun.