Yazarın okuduğum ilk kitabıydı. Listeme nasıl eklediğimi hatırlamıyorum ancak beğendim. Aldığıma ve okuduğuma pişman olmadım.
Gündelik hayatın içinden, normal bir hikaye gibi başladı. Ancak ilerledikçe duygu yoğun bir hal aldı. Bir çocuğun çaresizliği, bir babanın çaresizliği, bir sevgilinin çaresizliği, bir eşin çaresizliği gibi gibi insani marazları bolca hissettirdi. Gerçekten düşen iki insanın birbirine tutunacak dal olmasını iç içe geçen bir kurguyla okudum. Duyguları sonuna kadar hissedilen bir okuma oldu benim için.
Kitabın anlatımı iyi ancak bazen betimlemeler fazla geldi. Bazen de anlatım dilinin karakterlerle uyumlu olmadığı hissine kapıldım. Kitabın sonlarına doğru olayları birbirine bağlayabilmek için de bir tık fazla tesadüflere başvurulmuş gibi geldi.
Bende kitabın nihai intibası olumlu oldu. Bittikten sonra ne hissettiğimi düşündüm. Beni en çok etkileyenin -belki de bir oğul sahibi olduğum için- İshak'ın ta çocukken aldığı yara; bunun da tüm ömrüne sirayet etmesi oldu. Beğendim. Tavsiye ederim.