Son kitap için bildiğiniz tüm nefretimi kusacaktım ama bu kitap "İşte yazar sonunda başarabilmiş." dedirtti bana.
Yorumlarımı okuyan bilir ki ben bu seriyi hiç sevmedim. İlk kitap aşırı sinir bozucu, 2. ve 3. kitaplar ise konu ve karakterler güzel olsa da bir türlü işlenememişler. Ama ilk kitaptan beri Chase'i merak eder dururum. Onun her şeyi bilmesi ve herkesi bir şekilde tanıması, kendinden emin tavrı ve otoritesi beni kendine hep hayran bırakmıştır. Gelgelelim işin kötü kısmına. Ben bu karakteri o kadar büyük bir aşkla bekle, yazar "Erkek sandınız onu değil mi, nasıl da kandırdım sizi ehü ehü ehü" diyerek okuyucu bildiğiniz salak yerine koysun. Yanlış duymadınız, ŞAŞIRTMAK demedim SALAK yerine koymak dedim. Benim hissettiğim şey bildiğiniz bu.
O kadar hayran olduğum Chase, Georgina ismininde bir KADIN çıktı. Ben de dedim. "Tamam, yazar zaten saçmalıyordu, şimdi bu tercihle bildiğin s...tı." dedim.
Neyse efendim başladık kitaba. Giriş kısmı ve ilk 2 bölüm gerçekten sıkıcı ve berbattı. Gelgelelim ne olduysa yazar bir anda usta yazar seviyesine geçiş yaptı.
Hatırlarsanız kitabın başından beri Duncan isimli bir gazeteci arkadaşımız vardı. Yazar 5. hikaye yazarsa onun üstünden gider diyordum çünkü merak ettiğim bir karakterdi. Ancak yazar öyle yapacağıma bizim Chase ile bir ilişkisi olsun demiş ve iyi demiş. Gerçekten de birbirlerine çok yakıştılar.
Ama bu seride en sevdiğim karakter Chase'in kızı Caroline oldu. Yalnız 9 yaşındaki bir çocuk için fazla farkındaydı her şeyin ve yaşına göre çok olgundu. 13-15 arası olsa daha iyi olurdu bence.
Hikaye de sonradan öyle bir açıldı ki kendimi resmen kaptırdım okumaya. Gerçekten tam aradığım historical kurgularından biri oldu.
Sonuç olarak berbat olan bu seri güzel bir kitapla son buldu. Böylece benim için de bu yazar bitti. Sonraki kitaplarını okumayacağım.