Günler hızla 6 Nisan'a gelirken sayfalarda bir o kadar hızlı geçiyor.Yazarın dili tek kelime ile şahane.Bir tek sayfasında bile sıkılmadan hızla geçebiliyorsunuz.Sonunda bayram'da Bosna'daki insanlarla birlikte sizde o kanlı baklavadan tadıyorsunuz.
Sonrası ise malum herşey tek kelime "Katliam"
Buz gibi ama bir taraftanda yürekleri yakan bir savaşın ortasında buluyorsunuz kendinizi..Hayatları,bedenleri ellerinden alınan kadınlar,en az kadınlar kadar işkence çeken erkekler ve satılan çocuklar.
Suada'nın penceresinden baksanızda diğer insanları da oldukça iyi takip edebiliyorsunuz.Edina'ya yapılanlar,Ayşa,Fadila ve diğer tüm hepsi için ayrı birer işkence hayatı başlıyor.
Savaş Bosna'ya acımasızca çökerken Bosna'lıların dimdik duruşunu okuyorsunuz.
Tüm herşeyden önemlisi de tüm bunların gerçek olması..
Okurken ağlayabilirsiniz,okurken tüm bunları yapanlardan nefret edip yapılan işkencelere dayanamayıp yarıda bırakabilirsiniz.Bu katliam'a gözlerini kapatan canilere küfredebilir ve Demirel'in yaptıklarıyla gurur duyabilirsiniz.Okurken o yaşanılanları sizde içinizde yaşayabilirsiniz.Her ölen bir bedenle sizden de birşeyler eksilebilir.