Bu kadına bayılıyorum yahu!
İlk kitaptan beri merak ettiğim hödük O'Neill ile Eleanor'un hikayesine sonunda kavuştum ve kısa bir sürede bitirdim.
Öncelikle kapak orjinal ve çok uymuş. Ben çok beğendim, Pegasusun bu şekilde orjinal kullanmasını seviyorum. Ek olarak çeviriyi de çok beğendim. Çevirmenin ellerine sağlık.
Sean, ailenin belki de Cliff'den bile çapkın olan biricik oğlu, dört yıl boyunca ortadan kaybolur ve bu süreç içerisinde başını binbir türlü derde sokar, bir çok olay yaşar bazıları Eleanor'un kalbini oldukça yaralar, bazıları ise kadının sonsuz anlayışı ve şefkati ile iyileşir.
Devlin'in kardeşine yakışır bir şekilde hödüklük ve odunlukta sınır tanımayan Sean yıllar sonra evine döndüğünde, ona aşık olan küçük Eleanor'un büyüyüp çok güzelleştiği ve bir İngiliz ile evlenmesine sayılı günler kaldığını görür.
Bundan sonrası oldukça hareketli olaylar, sinirden Sean'ı parçalama isteği ve Eleanor'un kesinlikle aşkını onlarca kez gördüğümüz bölümler ile devam ediyor.
Şunu da söylemeden geçemeyeceğim, normalde Peter'ın konumundaki birinden kitaplarda her türlü şirretlik görülür ve bunlar beklenir, o ise kesinlikle mükemmel erkekti. Keşke onun da kitabı olsa da okusak.