http://dilarabook.blogspot.com/2018/06/lydia-in-company-of-killers-7-ja.html
Sinir krizleri eşliğinde kitabı bitirmiş bulunmaktayım. Ya bir kere de benim istediğim gibi davranın arkadaş! Başımıza türlü türlü çorap, dert ördü bunlar. Yeni kitaba kadar nasıl sabredeceğim hiç bilmiyorum.
Normalde yan karakterlerin olayları daha çok ilgimi çekse de seride, bu kitapta bir an önce Izabel'in bölümleri gelsin diye bekledim. Olaylar gerçekten çok heyecanlıydı, aksiyon bir an bile durmadı.
Şimdi kızdığım, yegane günah keçim ilan ettiğim Izabel'e bile bu kitapta ufak ufak hak verirken, Victor, Fredrik, Niklas size ne oluyor bacım? Nora konusuna girmiyorum çünkü kendisi kitapta neredeyse hiç gözükmediğinden pek fikrim yok kafasında dönen tilkiler hakkında. Hayır zaten olaylar fena bir yerlere gidiyor ekstra neden insanı kalpten götürüyorsunuz kardeşim bir sakin olsanız değişik değişik hareketler yapmasanız olmuyor mu!
Yazar Meksika bölümlerini çok uzatmamıştı bu açıdan sevdim, diğer karakterlerin ise yaptığı şeyler çoğunlukla Izabel'in paçasını kurtarmak için yapılan hareketlerdi, ah ah koca koca imparatorluklarında devrilmesini sağlayan hep biz kadınlar, hepsi maymun oldular kızın çevresinde.
Seri katil Kızıl Lotus hakkında da yeni gelişmeler var, hani şu devlet ve Fredrik'in sözde yakalamak için iş birliği yaptığı, yazarcığım orayı da es geçmemiş bize fenalıklar geçirtecek şeyler yazmış.
Neler oldu neler söylemiyorum, söyleyemiyorum, hep spoiler. Şunu bilin ama, karakterler üşenmemiş, yine bir sürü şey saklamışlar bizden. Onlar ayrı bir kritik konusu zaten. Kim bilir daha açığa çıkmayan neler neler var.
Umarım serinin devamında kitaplar daha uzun olur, Lydia çok kısa geldi.