Dünyada keşfedilmeyi bekleyen ne çok eser olduğunu düşündüren bir kitap. Çarpıcı bir karşı-ütopya yani distopya olarak dilimize oldukça geç kazandırılmış. Yazarın çizdiği karamsar atmosferde olaylar Mars gezegeninde geçse de günümüz dünyasına hiç uzak değil. Kedi Ülkesi’nin yozlaşmış ve büyülü yaprak bağımlısı Kedi İnsanları, çıkara dayalı ilişkiler, başarısız “devrimler”, her manada için boşaltılmış kurumlar, siyasi oyunlar ve tüm bu yıkımın işaret ettiği o en büyük düşman olan “cehalet” ile fazlasıyla tanıdık bir eser. Ayrıca yazarın renkli hayal gücü ve kültürel bakış açısının getirdiği yorumları dikkat çekici.