Aslında klasik bir aşk hikayesi. Adamın biri bir kadını çok sever ama kız kötü adamlara yar olur.
Tabi bu kabataslak hali. Halil Cibran yazmışsa ardına bakmak lazım. Bir kere kötü adam burada kilise tarafı. Bir piskopos. Kilise yine taşlanır ve kadının toplumdaki yerinin bu dinde de ne kadar ayaklar altına alındığı anlatılır.
Edebi dili Cibran'a özgü doğu oryantalizmi.Acaba cidden Lübnan'da insanlar birbirleri ile de böyle mi konuşuyorlar? Aşklarını anlatırken cennetvari bir havaya mı bürünüyorlar anlamadım.