Hakan Günday'ın okuduğum ilk kitabı. Ve umarım son olmayacak.
Bence şimdiki zamanın sosyal medya çocuklarını tatmin eden bir kitap.
Bol bol altını çizdiğim yerler oldu. Güzel tespitler yapılmış kitapta, piçler üzerinden. Ve mizahi yönü ise tatmin edici.
Karakterlerin birbirine çok fazla benzeyip sadece küçük ayrıntılarla birbirlerinden ayrılması aslında piçleri itici kılıyor. Ama Cenk'in tişörtlerini, Barbaros'un Birleşmiş Milletler Örgütü'nde çalışma isteği, Afgan'ın kundakçı karakteri ve en çok Hakan'ın "Bir kitap okumuştum. Adını hatırlamıyorum..." diyerek başladığı hikayeleri hayal gücünüzle birleşiyor. Kitabın en güzel yanlarından biri aslında bir soundtrack'e sahip olması. Kitabı okurken bahsedilen o şarkıları dinlemek piçlerin arasındaymışsınız hissini yaratıyor. Herkes okumasın bu kitabı. Eğer sevdiyseniz sadece iyi anlaştığınız arkadaşlarınızla paylaşın. Eğer içinde kendinize ait bir şeyler bulduysanız sadece bunu anlayabilecek kişilere önerin bu kitabı. Çünkü geri kalanlar beğenmeyeceklerdir. Neden diye soracaklardır. Ama "Neden" sorusu piçliği yok eder.
Kitapta geçen müziklerin bir çoğunu ise not almıştım:
David Bowie-Sound and Vision (Electric Blue)
Black-Wonderful Life
Bouga-Belsunce Breakdown
İbrahim Tatlıses-Yalnızım Dostlarım
The Stranglers-La Folie
Village People-I am what I am
Rocky Horror Picture Show-Touch-A, Touch-A, Touch me
The Velvet Underground&Nico-Femme Fatale
Steve Miller Band-Serenade
Henry Mancini-Pink Panther Theme
Hot Chocolate-You Sexy Thing
Dean Martin-Innamorata
Frank Sinatra-My Way
The Cure-Just Like Heaven