Osman şirket sahibi zengin bir adamdır. İş için gittiği şehirde alkollüyken ve kötü hava şartlarından dolayı arabasıyla bir kıza çarpar. Kız hastaneye kaldırılır ve kötü yaralıdır. Kızın babası ise kızını beşik kertmesi durumundan kurtarmak için Osman'ı tehdit eder. Ya kızı ile evlenecek ya da tanıdığı savcı, önemli adamlar sayesinde hapse girmesini sağlayacaktır.
Osman mecburen kabul eder evlenir fakat karısından da ailesinden de nefret eder. Karısı Gülay ile yola çıkar ama onun yüzüne bir kez bile bakmaz.Karısının köylü çirkin bir kız olduğundan emindir. O böyle düşünür ama çevresindekiler öyle düşünmez. Karısı oldukça dikkat çekicidir. Yemek için durduklarında ilk kez karısına bakar ve şok olur karşısın da çok güzel kızıl bir kadın vardır. Etkilenir ama belli etmez ve her fırsatta sinirini ondan çıkarmaya başlar. Gülay ise zorla evlendirildiği için Osman'ın yaptıklarına söylediklerine karşı tepkisiz kalır sesini çıkarmaz. On sekiz yaşındadır ve tıp kazanıp dondurmak zorunda kalmıştır. Okuluna dönmeye karar verir. Kocası ile aralarında ki çekime rağmen ayrı yaşarlar ayrıca ayrılma fikri de vardır. Fakat işler düşündükleri gibi olmaz ikili büyük bir aşkın içinde bulur kendilerini.
Okuduğum ilk FMArsal kitabı ondan mıdır bilmem yeri bende ayrı. Gülay ne güzel bir karakterdi her şeye katlanması o masum halleri çok güzeldi. Osman'ın o kıskanç halleri başlarda yaptıkları gözüme çok itici geldi. Haklı olsa da durumu çok abarttı. Bu kadar kabalığa gerek var mıydı. Gülay'ın ise bu kadar sessiz kalması iyi değildi. Buna rağmen sevdim, alıştım sanırım kitabı sevdiren de bu durumlardı. Adamın neden yaptığı belli.
Güzel bir ikili olmuşlardı sevdim.