Doksan altıncı yaş gününde vefat eden Hüma, ölümünden hemen sonra okumaları için, çocuklarına, gelinlerine,damadına ve torunlarına bir defter bırakıyor , bu defterle, geçmişinde yaşadıklarını ve ailesinden gizlediği tüm sırları tek tek anlatıyor, defter Hüma'nın vasiyeti üzerine öldüğü gece onun odasında, cesedi başında yetişkinler tarafından nöbetleşe okunuyor ...
Hüma'nın inanılmaz bir hayatı olmuş, 1912 yılında, on altı yaşından itibaren yaşadığı aşklar, yaptığı evlilikler, ilk kocası ve onun geçmişindeki erkek sevgilileri ,evet yanlış okumadınız işin içinde biseksüelliğin de dahil olduğu, tutkulu, erotizmle yoğurulmuş, karmaşık bir ilişki yumağı var, ilk evliliğinde Hüma'ya anneannesi tarafından hediye edilen ve dramatik bir hikayesi olan "Aurora'nın incileri" aslında hikayenin baş kahramanlarından biri, ve bu incilerle bağlantısı olan, kaderin bir oyunuyla tarihin sayfalarından çıkarak, Hüma'nın hayatına dahil olan, yosun gözlü bir Mihrace, Şah Nazir Han hikayeye ayrı bir renk katıyor...
O yıllarda patlak veren balkan harbinden de alıntılarla, İstanbul, Londra, NewYork arasında inanılmaz tarihi bir yolculuk yapıyoruz , bir kadının kendi ailesine geçmişini anlatırken, ilişkilerinde yaşadığı erotizmi tüm ayrıntılarıyla anlatması, bazı okuyucuları rahatsız edebilir, zira büyük bir cesaret, ama asıl cesaret Hüma'nın ilişkilerinde korkusuzca yaşadıkları, yalnız defterin sonunda özellikle bir kişiye notu var,yirmi beş yaşındaki küçük torunu Hüma'ya..
Ailesinde kendisine en çok benzeyen ve özel bir sevgi beslediği torununa, tarihe bir yolculuk yapmasını söylüyor, bir banka kasasında sakladığı bir başka defterin anahtarını bırakıyor, torunu Hüma babaannesinin geçmişine, onun yaşadığı şehirlerden başlayarak ikinci bir yolculuğa çıkıyor, yani ikinci kitapta çıkacak :)
Kitabın tek eksisi bazı bölümlerin fazla uzatılması, , farklı bir kurgu, farklı bir hayal dünyası sizi bekliyor, Nermin Bezmen gerçekten harika bir yazar :)
http://gulunkitapligi.blogspot.com.tr/